Yalçın ARAL

Tarih: 27.03.2020 14:22

YENİ DÜNYA DÜZENİ VE KORONAVİRÜS’ÜN GETİRDİKLERİ

Facebook Twitter Linked-in

Koronavirüs Çin’in Vuhan kentinden Dünyaya yayılmasından sonra YENİ DÜNYA DÜZENİ çerçevesinde algı ile nelerin toplumlara pompalanmak istendiğine dikkat etmek gerekir.

Bu yönlendirilmek istenen olgulara bir göz atmakta fayda vardır;

                   rapor edilmiştir.

 

Dünya geneline bakıldığı zaman son oluşan rakamlara göre;

         Tabi ki hastalığın tespitten sonra 8- 10 günü geçmesi gerekir ki hastalıktan kurtula bilme olasılığı artsın.

Ne zaman bir ülkelerde yeni vaka tespit edilme sayısı ciddi şekilde azalır veya sıfırlanır ancak o zaman salgın kontrol altına alınmış demektir.   

Dünya Sağlık Örgütü raporlarına göre 1 vakadan 67gün sonra vaka sayısının 100 bine ulaştığı, 100 binden 11 gün sonra vaka sayısının 200 bine ulaştığı , 200 binden 4 gün sonra vaka sayısının 300 bine ulaştığını belirtmektedir. Bu verilerde göstermektedir ki virüsün yayılma hızının çok yüksek olduğudur. Bu durumda göstermektedir ki izolasyon ve karantina uygulanmadığı zaman virüsün ciddi şekilde Ülkemizi, bölgemizi ve dünyayı etkileyeceğidir.

ABD’DE salgın ile ilgili uzmanların en kötü senaryolarına göre, ABD’de 160 ile 240 milyon kişinin koronavirüsten etkilenebileceği ve 200 bin ile 1,7 milyon kişinin hayatını kaybedebileceği belirtilmektedir. Salgının bu durumda aylarca hatta bir yıldan uzun sürebileceği tahmini yürütülürken senaryoya göre ABD’DE 21 milyon kişinin hastaneye yatabileceği belirtilmektedir. Bu öngörülen rakamlara göre ölüm oranının ABD’DE % 1 seviyesinde olabileceği öngörülmektedir. Şu an dünyada ölüm oranının tespit edilebilen ve  etkilenen kişilerin sayılarına göre % 4 ler seviyesinde seyrettiğidir. Tespit edilemeyenlerinde hastalığı ayakta veya hafif geçirmekte olduğu gerçeğini de atlamamız gerekir.  Zaten dünya genelinde senede 650.000 kişinin gripten ( solunum yolu enfeksiyonundan ) öldüğü belirtilmektedir.  Dünya genelinde Ülkeler bazında rakamlara bakıldığı zaman: Bu rakamlar en son verilere göre alınmış olup her an rakamların değişe bileceğinin de bilinmesi gerekir.

                            Virüs tespit edilmiş kişi sayısı             Ölü sayısı       İyileşen kişi sayısı

İTALYA                      74.386                                               7.503                         9.362

ÇİN                              81.292                                               3.287                       74.055

ABD                             69.223                                               1.054                        619

İSPANYA                   49.515                                               3.647                          5.367

ALMANYA                  41.434                                                  224                          5.931

İRAN                            27.077                                               2.077                          9.625

FRANSA                     25.600                                               1.331                          3.900

İSVİÇRE                     10.897                                                  153                             131

GÜNEY KORE            9.241                                                  132                          4.144

İNGİLTERE                  9.529                                                  465                             135          

 

Bu durum çerçevesinde ve Hükümetimizin yaptığı açıklamalar doğrultusunda değerlendirmeler yapılması gerekmektedir. Türkiye’de bir de “INFODEMİ”  virüsü vardır ki! İNFODEMİ: Aşırı ve asılsız bilgi veya haber salgınının, toplumda korku ve paniğe yol açarak, esas salgının yönetimini zorlaştırması olarak ifade edilen bir terimdir. Kısacası İNFODEMİ “Kara bilgidir ve  öldürür.” Yetkili olmayan kişilerin gerçek dışı yaptığı açıklama veya yorumların tamamıyla halkı paniğe sürüklemek için yapılan açıklamalar olduğunun iyi bilinmesi gerekmektedir. İNFODEMİ’NİN çok tehlikeli ve bulaşıcı bir virüs olduğunu, zaten sosyal medyada dolaşan yalan haberlerden bu durum teyit edilmektedir.

İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu; Sosyal medya provokatörlerinden 410 kişinin yakalandığını, bu meseleyi tahrik ve istismar etmek isteyenlerin olduğunu. Sosyal Medya hesaplarından tespit edilen 1.748 hesabın % 65’İNİN FETÖ-PKK bağlantılı olduğunu belirterek Vatandaşlarımızın en üst düzeyde tedbirlere uyduğunun görüldüğünü. Bunun yanında istisnaların olduğunu, uymayanlar  konusunda gereği yapıldığının da bilinmesi gerekliliğini, bu kapsamda Koronavirüs genelgesine uymayanlardan 1.542 iş yerine idari ceza, 207’sinede adli işlem yapıldığını belirtmiştir.

Yalan beyanın tamamen morali sıfırlayarak kaos yaratmak olduğunun bilinmesi gerekir. Toplumun ruhunu zehirleyecek bir söylem veya eylem içinde bulunanlar ve nefret pompalamanın özgürlükle ifade edilemeyecek kadar vahim bir konu olduğunun bilinmesi gerekir. “Sınırsız özgürlük delilere mahsustur.”

Biz bu senaryoyu maalesef Çernobil olayında da yaşadığımızı tekrar hatırlayalım. O zamanlar radyasyondan etkilenme oranına göre en az zararı Türkiye görmesine rağmen içimizdeki kendini bilmez ve maşa olarak kullanılan bu odaklar ekonomik olarak Türkiye’nin daha fazla zarar görmesini sağlamışlardır. Bunun yanında da o zamanlar Türkiye’de NÜKLEER SANTRAL yapılması konusunun da gündemde olduğunu unutmayalım. Çernobil olayından sonra bu odakların halkın kafasını karıştırmalarından dolayı NÜKLEER SANTRAL yapımından da o zamanki Siyasi Otoritenin vaz geçmek zorunda kaldığını da  atlamayalım. 

Her zaman belirtiğim üzere, eğer bir olay yaratılmışsa bunun bir çok çıktısı vardır;

Vekalet savaşlarından virüs savaşlarına evirilen YENİ DÜNYA DÜZENİ mücadelesinin eğer aralarında anlaşamazlarsa bir sonraki evresi artık sıcak savaştır. Bu yaratılan virüs ile Dünya yeniden şekillenerek ciddi bir dönüşüm sürecine girmiştir. Hiç bir şeyin tesadüf olmadığı gerçeği ile olan olayları değerlendirmekte fayda vardır.

 

Türkiye’deki hastalık durumu ve seyri;

% 80 hastalığı hafif atlatıyor.

% 15 kısmı ciddi bir tedavi sürecine giriyor, yatarak süre uzaya bilir.

% 5 kısmı ciddi şekilde etkileniyor. Bu kesimde üst yaş gurubu ve kronik hastalığı olanları kapsadığı istatistikler teyit etmektedir. Hayatını kaybedenlerin de büyük miktarda bu kesimden olduğu görülmektedir.

BU 14 KURALA UYARAK, RİSK ALMAYALIM VE GEREKENİ YAPALIM,

KORONAVİRÜS ALACAĞINIZ TEDBİRLERDEN DAHA GÜÇLÜ DEĞİLDİR.

Bu felsefe ile hareket edilmesinde her zaman fayda vardır. Uzmanlara göre mücadelenin başladığı andan itibaren 2 ay çok kritik. Bu süre zarfında azami ölçüde tedbirli ve sabırlı olunması gerekmektedir.

 

         Bu sürecin getirecekleri;

 

 

 

YENİ DÜNYA DÜZENİ oluşurken ABD merkezli iki Lobinin anlaştığı izlenimi de bu çıktılardan algılanmaktadır. Çıktılara bakıldığı zaman Sanal Para ve Dünya Nüfusunun azaltılması ( ileri yaşlı olanların) projelerinin Siyonist Globalci Para Lobisinin projeleri olduğunun ve bu Lobinin İlluminati felsefesine de hizmet eden bir yapıya da sahip olduğunu da atlamamak gerekir. Ana çıktılar bu zihniyete hizmet ediyorsa olayı çıkaranların ve YENİ DÜNYA DÜZENİ ile ilgili hamlelerin bu doğrultuda değerlendirerek iyi incelemek gerekir. Eğer bu iki Lobi aralarında anlaşmışlarsa dünyada bu salgının ciddi bir süre alacağı ve daha fazla insanların hayatını kaybedeceği görülecektir. Türkiye’nin de bu süreçte ciddi bir salgının pençesine girebileceğinin yanında bu olayın veya saldırının da gerek içerideki Türkiye düşmanı odakların uzantıları vasıtası ile salgının önüne geçilebilecek hamlelerin önüne geçmek isteneceği ve toplumda kaosu derinleştire bilecek hamleler içinde olacaklarını da göz ardı etmemek gerekir.

Bu virüsün arkasından, mutasyona uğramış başka kötü bir virüsün ( ikinci bir atak) dünyayı sarmayacağını kimse garanti edemez artık! Dünya Ülkeleri artık bu tip saldırılara  hazırlıklı olmasında her zaman fayda vardır.

Ayrıca bu YENİ DÜNYA DÜZENİNE geçerken bu süreçte  Rezerv para durumunda olan ABD Dolarının ipinin çekileceği ve sanal paraya geçileceğinin de bilinmesi gerekir.

 

Her zaman belirtirim, İnsanın yaşaması için iki şeye ihtiyacı vardır; İnsan yemeden içmeden ve kendini savunmadan yaşayamaz.

Kendini savunmak illaki silahla savunmak olmadığı bu virüs vakası ile yüzümüze vurulmaktadır. Ülkelerin ve İnsanların kendini savunması , hastalıklara, her türlü teröre,  kazalara veya dünyada oluşabilecek olumsuz her şeye karşı savunmak olarak algılanması gerektiğinin önemli olduğu bir sürece girildiği görülmektedir.

 

Türkiye’de virüsten dolayı vefat edenlerin sayısının 44 olduğu bunun karşısında yurt dışında Türk vatandaşlarından virüsten dolayı vefat edenlerin sayısının 29 seviyesine çıktığı belirtilmektedir. Vatandaşlarımızın vefat ettiği ülkelerin Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda , Belçika, ABD ve İsviçre’de olması Türkiye’nin YENİ DÜNYA DÜZENİ oluşurken güvenli limanlardan biri olduğunu da teyit etmektedir.

 

ABD, dünyada bölünme ve iç savaş potansiyeli olan bir ülke olduğunu, Avrupa Ülkelerinin dünyanın en güvensiz ülkeler olma potansiyeli taşıdığını, Türkiye’nin de dünyada güvenli olarak kalacak ülkelerden birisi olduğunu,  nerede ise 1 seneden fazla bir sürede dile getirmekteyim.  Türkiye’de yaşanır mı? diye paraları ile beraber yurt dışına gidenlerde “CANLARINI KURTARMAK” için Türkiye’ye kaçacaklarını! Ama dışarıya kaçırdıkları veya götürdükleri varlıklarının veya paralarının akıbetinin neler olabileceğinin de bilinemeyeceğini de belirtmiştim.

 

Türkiye’nin şansı hızlı karar alarak uygulamaya hemen geçebilmesidir. Bu hızlılık Cumhurbaşkanlığı sistemi ile gerçekleşmekte olduğunun atlanmaması gereken çok önemli bir gerçektir.

Biz güçlü bir milletiz ve hep birlikte başaracağız. Bu badireden ancak ve ancak bir olarak ve hep birlikte Türkiye olarak çıkabileceğimize, bu badireden sonra Türkiye’nin önünün çok açık olduğunun da bilinmesi gerekir.

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —