Yalçın ARAL

Tarih: 10.06.2020 10:35

KOVİD-19 VİRÜSÜNÜN DÜNYADA Kİ 2. DALGA SENARYOLARI;

Facebook Twitter Linked-in

Virüsün en önemli çıktısının;

ABD seçimleri süresince yaşananlar, dünyadaki KOVİD-19 salgınını,  ABD’DE olan olayların yanında dünyanın başka ülkelerinde olan olayları da bu doğrultuda değerlendirmek gerekmektedir. 

 

Dünyada ve ABD’DE şiddet kullanılarak ırkçı bir polis tarafından bilerek ve göstere göstere katledilen siyahi George Floyd için gerek ABD içinde gerekse de başka Batılı ülkelerde yapılan gösterilerin virüs salgınının ikinci dalgasının başlaması ve ekonomilerin daha da çökmesine yönelik bir hamle olduğu görülmektedir.

 

Dünya ülkelerine yayılan bu gösterilerin durumu incelendiği zaman; 

 

ABD'de siyahi George Floyd'un ırkçı polis cinayetine kurban gitmesinin ardından virüsün tam olarak kontrol altına alınamayan başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkede başlatılan ırkçılık karşıtı protestolar incelendiği zaman;  

İNGİLTERE;

ALMANYA;

FRANSA;

HOLLANDA;

 

Brezilya, Avusturya, İsveç,  Bulgaristan , Avustralya, Meksika, Yeni Zelanda ve daha dünyanın bir çok ülkesinde ABD’de öldürülen George Floyd için protestolar olduğu da bir gerçektir. Bu gösterilerin virüs tedbirleri hiçe sayılarak yapılan gösteriler olduğunu da atlamamak gerekir. Sosyal Medya üzerinden sokağa çıkmaların organize olması da organizatörlerin sosyal medyayı çok iyi kullana bilen Globalcileri çağrıştırmaktadır. Türkiye’deki Gezi olaylarında da aynı metodun kullanıldığını da atlamamak gerekir. Zaten, Globalcilerin güdümünde olan FETÖ ve  PKK- PYD-YPG ile iç içe  bulunan İNTİFA Terör örgütlerinin bu protestolara destek vermesi de oluşturulmak istenen durumu net olarak ortaya koymaktadır. Her ülkede ABD’de öldürülen Floyd için yapılan protestolarda aynı sloganların kullanılması da ayrı bir detay olarak not edilmesi gerekmektedir. Ayrıca ABD dışında ki ülkelerde neden gösteri yapılır neden yakıp yıkma ile beraber yağmalamalar olur? Hiç bir şeyin tesadüf olmadığı gerçeği ile olayları değerlendirmekte fayda vardır.  

 

Dünya’da bu tezgahlar çerçevesinde gelişmeler olurken KOVİD-19 salgınında Türkiye’nin de çok dikkat etmesi gerekmektedir. Boş yere ikinci dalga olgusunu sabıkalı olan DSÖ’nün veya başka odakların dikkat çekmesinin tesadüf olmadığının da bilinmesi gerekir. 

Başta İstanbul’un ve diğer büyükşehirlerin Türkiye’de virüsün merkezleri olduğu gerçeği unutulmuş gibi;

Türkiye’de yasak olmayan hafta sonu tatilini kapsayan Cumartesi ve Pazar günlerini değerlendiren, psikolojik olarak dışarı çıkma isteği olan vatandaşların dışarıda oluşturdukları süre içindeki davranış şekilleri virüs ile mücadele den uzak bir durumda gerçekleşmesinin hoş olmadığı görülmektedir.

Şunun bilinmesi gerekmektedir; KOVİD-19 mücadelesinde Türkiye çok iyi yönetilen bir süreçten geçerken, vatandaşlar tarafından tedbirler gevşetildikçe tehdidin arttığı görülmektedir. Bu mücadele vatandaş ile beraber topyekûn bir mücadeledir, bu doğrultuda KOVİD-19 tedbirlerine de halkımızın harfiyen uyması gerekmektedir, aksi takdirde Yurtdışı Türkiye düşmanlarının ve içimizdeki uzantılarının oyununa gelmiş oluruz. Geçmiş olsun ziyareti sebebiyle bir ilimizde 190 kişiye virüs bulaşması bunun yanında başka bir ilimizde ki asker uğurlamasında 58 kişinin virüsle enfekte olması kabul edilir bir durum değildir. Bu durumların, kendi ayağımıza kurşun sıkmaktan başka bir farkı da yoktur. KOVİD-19 verilerinde dünya ortalamasının ve REFAH toplumu verilerinden çok daha iyi bir durumda olmamız bundan sonrada oluna bilineceğinin teminatı olmadığının bilinmesi gerekir. KOVİD-19 virüsü ile mücadelenin, yaşadığımız sürece devam edecek bir süreç olabileceğinin de bilincinde olunması önemlidir. 

 

Türkiye’nin de KOVİD-19 salgınında, ABD gibi Türkiye’nin de virüs üstü yapılmak istendiğini de atlamamak gerekir. Hala bu odakların her türlü fırsatı kullanarak ve oluştura bilecekleri çatlaktan Türkiye’nin içine sızma girişimlerinin olabileceğini de atlamamak gerekir. Türkiye düşmanı odakların, niyet ve gönüllerinden geçen temennileri de, “Türkiye’nin KOVİD-19 salgınında İtalya ve İspanya’dan daha kötü verilere sahip olması gerekliliği idi.”  Sosyal medya aracılığıyla bu odakların her seferinde algı ile doğru olmayan haber ve verileri servis yapan gerek Yurtdışı Türkiye düşmanlarının gerekse de içimizdeki uzantılarının olduğunu da atlamamak gerekir. 

Bunun yanında, Türkiye’de yaşanan son olaylara bakıldığı zaman gerek maneviyat üzerinden ayrıştırma gerekse de Kürtler üzerinden ırkçılık çatlağı yaratılmak istendiği de görülmektedir. Bu tip çatlakların her zaman Yurt dışı Türkiye düşmanlarının ve içimizdeki uzantılarının peşinde olacaklarının da atlanmaması gereken bir durumdur. Bu tip hamlelerin amaçları Türkiye’de ABD’DEKİ gibi kaos ortamı yaratmaktır. İçinden geçmekte olduğumuz bu süreçte bu tip oyunlara düşülmemesi gerekmektedir. 

Dünya nüfusunu azaltma projesi olarak da görülen bu virüsün ABD’DEN sonra merkezinin yüksek nüfus içeren Latin Amerika Ülkeleri ve Afrika ülkeleri olacağı da bir gerçektir. Afrika kıtasının başka bir özelliği de ciddi şekilde yer altı zenginliklerine sahip olmasıdır. Afrika kıtasını kontrol eden güç hammadde üzerinden dünyadaki üretimi ve bu sayede dünya ticaretini de kontrol edeceğinin bilinmesi gerekir. Bu durumda göstermektedir ki, Afrika ülkelerinde KOVİD-19 salgını ciddi şekilde ağırlığını gösterecektir. Ne zaman dünyada YENİ DÜNYA DÜZENİ oluşursa ancak o zaman AFRİKA ülkeleri gerek KOVİD-19 gerekse de her türlü virüs salgını karşısında  huzura kavuşa bilir.  

KOVİD-19 salgınından sonra en erken toparlanacak ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Dünyada güvenli liman konumunda ve en ön sıralarda yer alan ülkemizin önünün çok açık olduğu da bir gerçektir. Bu durumda hem devletimizin ve devlet sektörlerinin hem de özel sektörün virüs sonrası dünyadaki yeni düzene çok iyi hazırlıklı olması gereken bir süreçten geçmekte olduğumuzun bilincinde olunması gerekmektedir. 

Ayrıca,  ABD VE REFAH toplumlarından ve para birimlerinden uzak durulması gereken bir süreçten geçilmekte olunduğunu  tekrar belirtmek isterim. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —