Metin SÖNMEZ


VEDA YAZISI

  Başlangıçlar da zordur, vedalar da.   Fakat bizim mesleğin öğrenilmiş çaresizliği arasında bu git-geller vardır, olmaya da devam edecektir.


  Başlangıçlar da zordur, vedalar da.
  Fakat bizim mesleğin öğrenilmiş çaresizliği arasında bu git-geller vardır, olmaya da devam edecektir.
  31 Ağustos 2020'de, yani bugün itibariyle elinizde tuttuğunuz Büyük Kayseri Gazetesi, günlük yayın hayatını noktalıyor.
  Kolay değil, 30 Aralık 1996 yılında yayın hayatına başlayan ve tarafsızlık ilkesiyle ilk gününden bugüne kadar her safhasına omuz verdiğim, 20 yıldır da Genel Yayın Yönetmenliği'ni yaptığım Büyük Kayseri Gazetesi ile gönül bağımız olmasa da, yollarımız ayrılıyor. Bu ayrılığın sebebi, Kayseri'de günlük olarak yayımlanan 14 gazetenin birleşmesi sonucu oluşturulan yeni üç yayın kuruluşu…
  Herkesin anlayacağı dilden söylersek, bundan sonra kâğıt baskı olarak Kayseri'de üç adet günlük yerel gazete olacak. (Yeri gelmişken, onlara yayım hayatında başarılar dileyelim.) Anlaşılacağı üzere, Kayseri medyasında, gazete dünyasında bir değişim, dönüşüm rüzgârı başladı. Şimdiden ahkâm kesip bir öngörüde bulunmak elbette yanlış, zaman her şeyin ilacı… Gelişmeleri  görmek lazım.
  Acısıyla tatlısıyla 24 yıllık bir serüvenin sonu. Büyük Kayseri Gazetesi'nde ilk günden beri görev yapan-yapmış tüm emekçilere, büyüklerime-küçüklerime peşinen teşekkür etmek boynumun borcu.
  Yeniden bugüne dönersek, Büyük Kayseri Gazetesi'nde, birlikte görev yaptığım nazımı niyazımı çeken, omuz omuza verdiğimiz bu büyük mücadelede hep yanımda olan, dimdik duran kardeşlerim dediğim, yol arkadaşı olduğum, aynı yolu birlikte yürümekten büyük haz duyduğum muhteşem bir ekibime ayrı bir parantez açmak durumundayım…
  Yazı İşleri Müdürüm Bekir Aslantaş, 20 yıllık emeğinle, alın terinle çok şey kattın bu gazeteye; yüreğine sağlık.
  Spor Müdürüm Erhan Kan, yanıma ilk geldiğinde lepiska gibi saçları vardı… Şimdi tarayacak saçı zor buluyor… Dönüp baktığımda, 20 küsur yıl da onunla bu yolu gururla, onurla yürümüşüz. İyi ki varsın dediklerimin arasında kalmaya devam edecek…
  Memduh Borazan, acar spor muhabiriydi ilk geldiğinde.  Askere gitti, olgunlaştı, 10 yıl alnını kırıştırmadan bu gazeteye emek verdi, yürek verdi. Eline sağlık.
  Durdu Aslantaş, gazetenin her sorununa yetişen adam. Her yere koşturdu, hep yanımızda yakınımızda dimdik durdu…
  Osman Refik Uçmak, gazetenin dışında kalan yükü çeken değerli kardeşim…
  Emine Salı, son üç yılda gazetenin ablası, annesi…
  Baskıda Kahrımızı çeken Sedat Öztürk ve Mehmet     Çiçek…
  Kadromuzda olmamasına karşın, içimizden biri gibi bu gazeteyi benimseyen, özümseyen ve her zaman bizimle yol yürüyen Resul Erdoğan ve Alpaslan Polat…
  İnanın bu saydığım isimleri ve gazeteye kattıklarını sayfa sayfa yazabilirim ama işi dramatize etmek istemiyorum…
  Bu isimlerle bu bayrağı yere düşürmeden tertemiz, lekesiz bir biçimde taşıdığım için kendimi şanslı addediyorum.
  Kocaman yüreklerinize, gönüllerinize, benimle mesai arkadaşlığına kattıklarınızla hepiniz, alınlarından öpülmeyi fazlasıyla hak ediyorsunuz. Yüreğinize sağlık.
  Apayrı bir teşekkür de, bu gazetenin sahibi, iş insanı Yılmaz Büyüknalbant'a…  Bir gün dahi, ama tek bir gün dahi, “Bugün manşette ne var… Hangi haberler yer alıyor gazetede” diye sormayan, gazeteyi, siz okuyucularımız ile birlikte bayide gören,  güvenini her fırsatta alenen ifade eden, patrondan çok “ağabey” olarak yanımızda duran Yılmaz Büyüknalbant; siz de iyi ki olarak aklımızda mıh gibi kalacaksınız…
  Tabii ki, en önemli teşekkür de siz okuyucularımıza… Bizi hiç yalnız bırakmadınız, yalnız hissetmemize izin vermediniz;  hep var olun.
  Başka bir mecrada buluşuncaya dek, hoşçakalın.