A’dan Z’ye her şeyi özledik. Gezmeyi, eğlenmeyi, oturmayı, misafir etmeyi, gitmeyi, parkları, çocukları, tokalaşmayı, sarılmayı özledik. Futboldaki heyecanı, neşeyi, kalabalığı statları, golleri özledik. Sahaları, futbolcuları, formayı özledik.
Ne olacak bilinmez geçiyor günler sıkıntılı ev karantinasında… Dünyayı etkisi altına alan virüs kısacası her şeyi yerle bir etti. İş, sanat ve futbol dünyası neye uğradığını şaşardı. Kimin aklına gelirdi gün gelecek herkes bir birinden ayrı kalacaktı. İş yerlerine kepenkler vurulacak, sokağa çıkılmayacak, futbol oynanmayacak diye…
Türkiye’nin en çok özlediği bence futbol olsa gerek… Gerçekten çok ama çok özledik futbolu… Ne olacak ne kararlar alınacak hala bilinmiyor. Liglerin tatil edilmesinin ardından şimdi nasıl karar ya da kararlar alınacak merak konusu oldu.
Endişeyi bekleyiş bu gidişle süreceğe benziyor. Zira virüs Dünya genelinde can almaya devam ediyor… Akıllarda kalan sorular saymakla bitmez. Liglerin durumu nasıl olacak?.. kaldığı yerden mi devem edecek yoksa bu sezon iptal mi edilecek?... Futbolcuların ve teknik direktörlerin sözleşmeleri alınan karar sonrası uzatıldığını düşündüğümüzde acaba ligler devam mı edecek düşüncesi de akıllara gelmiyor değil. Sezon kaldığı yerden devam ederse, önümüzdeki sezon nasıl işleyecek?. Yani şu anlamda federasyonun alacağı kararlar çok önemli…
Her şeyin kıymetini herkes daha iyi anlamış olsa gerek… Özlemek, hayret çekmek ve bunlara ilaveten endişeli bekleyiş tarifi zor bir anlatım… Eski günler eskisi gibi olmayacağını artık bir gerçek… Futbol eskisi gibi olmayacak, statlar eskisi gibi hiç olmayacak, mesafeler virüs korkusu ile yine korunacak, kimse kimseye fazla yanaşmayacak… Olsun eskisi gibi de olmasa normal yaşantımıza biran önce dönmek kadar mutlu edici bir şey olmasa gerek…
Özlem ve hasret çektiğimiz her şeye yeniden kavuşmak dileği ile sağlıklı kalın, mutlu kalın ve evde kalın…
