İlişkiniz nasıl başladı? İki farklı branş, iki başarılı isim?
Oğuz Saltabaş: Çok kritik yerden başladık sanki
Özge Yavaş: Yazın tatile gitmiştim. Orada tanıştık arkadaş çevresinde, ilk orada bir araya geldik öylece orada tanışıp devam etti.
Oğuz Saltabaş: İlk adımı kim attı diye sormadın ama.. Tatile aynı otele gelmişler, ortak arkadaşlarımız vardı. Orada tanıştık, öylece başladı ilişkimiz. Çokta mutluyuz yani.
Birbirinizin maçlarını takip ediyor musunuz?
Oğuz Saltabaş: Ben kadın basketboluna çok uzağım, şöyle uzağım bir sene öncesine kadar hiçbir bilgim yoktu ama Özgey´le beraber, artık nasıl oynandığını, en ince detayına kadar öğrendim. Ve çok takip ediyorum şuan. Tabi ki başarılı bir sporcu, mili bir oyuncu her zaman arkasındayım. Bu konuda en büyük destekçisiyim.
Özge Yavaş: Ben onun basketbola ilgisizliği kadar, futbolda öyle değilim, futbolla da ilgilenirim. Babam da eski bir futbolcu olduğu için bir ilgim var. Takip ediyorum ama Oğuz´la birlikte daha çok ilgilenmeye başladım.
Kamptan kampa oluyor görüşmeleriniz. İlişkininiz nasıl devam ediyor?
Özge Yavaş: Bu sene ayrıldık. Geçtiğimiz sene aynı şehirdeydik en azından hafta sonu görüşme imkanlarımız oluyordu. Şu anda sağ olsun Oğuz fedakarlık gösteriyor. Hemen hemen iki haftada bir yanıma geliyor. Bu hafta da gelecekti. Şansına ben buraya geldim. O yüzden sık görüşebiliyoruz aslında. Şu ana kadar çok uzun özlemini yaşayamadım. 1 ay oldu 1 buçuk yıl oldu özlemini yaşayamadım. Yani benden çok o fedakârlık gösteri şu güne kadar.
Oğuz Saltabaş: Fedakârlık tabi ki yapıyorum. Aslında şöyle ikimiz sporcu olduğumuz için birbirimizi çok iyi anlıyoruz. En ufak bir yerimiz ağrısa, şöyle yapmalısın gibisinden tavsiyeler veriyor, anlıyoruz. Şimdi şöyle hafta sonu onun da maçı oluyor benim de. Ondan sonra ki gün izinli oluyoruz ikimizde, avantajlıyız bu konuda. Görüşme ihtimalimiz çok yüksek. Ama farklı bir şehirde olunca bu sıkıntı oluyor. Fedakârlık elbette yapılacak, onu da ben yapıyorum sanırım. Ama hiç yadırgamıyor tabi ki. Mutluyuz yani.
Tribünde sevgiliniz sakatlanınca veya zorlu mücadelelerde neler hissediyorsunuz?
Özge Yavaş: İlk böyle başkalarını izlediğim zaman, çok abartıyorlar, böyle abartmaya gerek yok diyordum ama gerçekten de o duyguyu yaşamak başka bir şeymiş. Nasıl söyleyim sana böyle bir anda canından can gidiyor gibi bir şey oluyor.
Oğuz Saltabaş: Ben ilk maçı hatırlıyorum, birkaç pozisyon oldu Özge yere düştü, bileğini tutunca ben böyle şeyler yaşayacağımı hiç düşünmüyordum, yani kalkıp hakemlere demediğim şey kalmadı, çok sinirlendim bir yandan da sağlık durumunu takip etmek zorundayım, insanlara Özge´nin durumunu soruyorum. O anı yaşadım yani, farklı bir duygu. Lakin çok güzel bir duygu.
Karşımızda iki profesyonel sporcu var. Saha içindeki hallerinizle, saha dışındaki hareketleriniz farklı mı?
Özge Yavaş: Aynı değilim kesinlikle. Saha içinde daha hareketli, daha hırslıyım, heyecanlıyım ama saha dışında sakin bir yapım var. Evde oturmayı severim zaten. Evde oturayım, kitabımı okuyayım, kahvemi içeyim, öyle bir hayatım var. İçeride ve dışarıda çok farklı karakterler. Mesela bir günü; sabah erken kalkarım, bir köpek sahibi oldum onunla birlikte daha erken uyanıyorum. Onunla vakit geçirmeyi seviyorum, onunla birlikte sahile gidiyorum idmanlarım haricinde onunla yürüyüş yapmış oluyorum. Onun dışında evdeyim, kitap okuyorum, film izliyorum, yabancı diziler izliyorum. Polisiye´de Ahmet Ümit´i okurum, İlahi aşkla alakalı Sinan Yağmur´u severim şu anda Osho´ya daldım. Onun kitaplarını okuyorum.
Oğuz Saltabaş: Ben saha içine girdiğim zaman dışarısıyla hiçbir bağlantım olmuyor. Varı mı yokumu sahaya veriyorum sadece topa ve gol atmaya odaklanıyorum. Ama saha dışında çok bir zorunluluk hissetmiyorum, o yüzden rahatım. Bende çok film izlerim, çok gezer dolaşırım. Sevgilime zaman ayırırım. Tabi ki bunlar önemli şeyler. Zaten sporcu hayatı dinlenmeyle geçiyor.
Müsabaka öncesi yaptığını totemler, uğurlarınız var mı?
Özge Yavaş: Annemden mesaj beklerim totemim bu. Annemin mesajını okumdan sahaya çıkmam. Maçtan bir saat önce sahaya çıkarım, karşılaşma saat 4´te ise 3´ta sahaya çıkarım. Uğurum o yani.
Oğuz Saltabaş: Ben sahaya en son çıkmayı severim. Motivasyon şeklim farklı çünkü daha çok inanarak çıkıyorum. Ve çok dua ediyorum. En son çıkarak rahat ediyorum. Benim totemim en son çıkmak galiba.
Futbol mu yoksa basketbol mu? Hangisi daha zor?
Özge Yavaş: Bence Baskebol.. Basketbol şöyle daha zor 40 dakika boyunca sürekli koşuyorsunuz, ama futbolda saha içinde bence dinlenme vaktin oluyor. Kendini dinlenmeye alabiliyorsun ama basketbolda öyle bir şansın yok. Durmadan tempo olduğu için 40 dakika koşuyorsun. Bence.
Oğuz Saltabaş: Bende Futbol..Bence futbol çünkü iklimi mücadele çok, sakatlanma riskin bence daha çok, sürekli bir arbede içindesin ama basketbol öyle değil, en fazla bileğin burkuluyor. Bizde adele ile ilgili her sakatlık yaşanıyor artık. Dediğim gibi bir boks maçı gibi yaşıyoruz futbolu. Bence futbol daha zor ve yorucu.
Kariyerinizde kendinize örnek aldığınız isimler var mı?
Özge Yavaş: Benim Birsel Vardarlı örnek aldığım isim. Çocukluğumdan beri örnek aldığım isim o. Çünkü kişilik bakımından, oyun bakımından, bazen oyun tarzımızı, tabi kendimi onunla aynı kefeye koyamam, inşallah ilerde onun gibi iyi bir oyuncu olabilirim. Benzetenler de oluyor bazı hareketlerimizi. Özellikle kişiliği anlamında diyecek hiçbir şey yok. O yüzden hem beğendiğim hem de örnek aldığım isimdir kendisi.
Birsel Vardarlı, özellikle Abdi İpekçi Arena´da çok ağır hakaretlere maruz kalıyor? Siz hiç tribüne maruz kaldınız mı?
Özge Yavaş: Genelde benim soyadımla dalga geçiyorlar. O yüzden bende gülüp geçiyorum, çok rahatsız olmuyorum ondan. Soyadımla barışık olduğum ve sevdiğim için sorun olmuyor.
Kayseri´yi nasıl buldunuz?
Özge Yavaş: Kayseri´ye ilk gelişim değil bu. Kayseri´yi severim ama soğuğu beni çok üşütüyor. Böyle soğuk bir havaya alışkın olmadığım için ok üşüyorum. Onun haricinde Kayseri´yi seviyorum ve beğeniyorum. 4 sene önce Erciyes´i gezme fırsatım oldum. Gerçekten inanılmaz bir yer Erciyes Dağı. Bir daha geleceğim Erciyes´e kayak yapmaya.
Oğuz Saltabaş: Kayseri´ye ilk defa geldim. Soğuğu beni de bitiriyor. Cahit hocayı çok eskiden tanıyorum. Takımda mutluyum ve her şey yolunda gidiyor. Kayseri soğuk olmasına rağmen çok güzel bir şehir. Kayseri´yi birazda olsa gezme fırsatım oldu. Çok planlı bir şehir. İnsanları cana çok yakın. Pastırması gerçekten inanılmaz. Memduh kardeşimi de çok seviyorum.
Peki, kendiniz 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz?
Oğuz Saltabaş: Ben hep önüme bakıyorum. Bu seneyi geçirip seneye ne yapabilirim diye düşünüyorum. Tabi ki bu sene şampiyonluk yaşacağım. Seneye biz bu işi maddi anlamda da yapıyoruz. Gideceğimiz yer kazanacağımız para takibi önemli. Ben önüme bakıyorum, hangi lig olacağını bilmiyorum. Ama hedefim bu sezon Kayseri Şekerspor´da şampiyonluk yaşamak.
Özge Yavaş: Bende aynı şekilde hep önümdeki seneye bakıyorum. 5 sene sonra 10 sene sonra ne olacak diye plan yapmam ama isteklerimin arasında yurt dışında oynamak var. Belki 2-3 yıl. Şuanda belli olmaz Allah sakatlık vermezse 10 sene daha oynarım diyebilirim düşünüyorum. Bir yurt dışı istiyorum aslından o tecrübeyi o heyecanı yaşamak istiyorum. Tabi ki herkesin istediği olarak milli takımda kalıcı olmak istiyorum. Türkiye´de de iyi bir takımda yer alıp kalıcı olup o takımı bir yerlere taşımak istiyorum.
Gönlünüzde yatan bir takım var mı?
Özge Yavaş: Benim öyle şeyim yok. Tabi ki herkes ister ben Galatasaray´da oynadım. İsterim Fenerbahçe´ye Beşiktaş´a gidip görmek oradaki ortamı yaşamak isterim. Benim için büyük takımlar öncelikle hedefim. Ama öncelikle nerede mutluysam orda olmak.
Bugün size bir takım versek ilk beş kurun desek bu takım kimlerden oluşur?
Özge Yavaş: Birsel Vardarlı, Ayşe Cora, Şazieye Evigen, Bahar Çağlar, Nevriye Yılmaz
Oğuz Saltabaş: Burak Yılmaz, Oğuzhan Özyakup, Gökhan Töre? Bir Galatasaraylı olarak Beşiktaş´ı genel olarak çok beğeniyorum.
Kadın Basketbolunda Milli takım hoca sorun oldu federasyonla Ekrem hocayı nasıl buluyorsun?
Ekrem abi ile 1,5 sene çalışma fırsatım oldu. Gerçekten inanılmaz bir antrenör. Bence Türkiye´nin en iyi antrenörlerinden biri. Buna Avrupa´da dâhil. Bene inanılmaz şeyler öğrendim Ekrem abiden. Geçen sene geçirdiğimi sezon belki birçoğunu ondan öğrendiklerimde oynadım. Ekrem abi gerçekten çok iyi bir koç. Aynı zamanda iyi bir insanda.
Ülkemizdeki futbol maalesef holigansızıma dönüşüyor. Futbola yeteri kadar mı değer veriliyor hat tinden fazla mı?
Oğuz Saltabaş: Biz işte onu ayarlayamıyoruz. Bizim sıkıntımız o yani bir maça gidiyoruz, çok beğeniyoruz. Bir olay oluyor çığırından çıkıyor maç. Taraftar tabi ağzına geleni söylüyor. Futbolcu psikolojik olarak zor zaten sahada futbol oynamak. Hem bedenen kendini hazırlıyorsun hem de fizik olarak kendini hazırlıyorsun. Futbolcu olmak gerçekten çok zor. Bir futbol takımına psikolog çok gerekli.
Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Özge Yavaş: Gerçekten çok keyifli ir röportaj oldu. Bizim ile bu röportajı gerçekleştirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Emeğinize, yüreğinize sağlık.
Oğuz Saltabaş: Bizimle böyle bir şey yapmaya karar verdiğiniz günden beri çok mutluyum. İlk defa bir röportaj gerçekleştirdim hem de hayatımın bir parçası olan Özge Yavaş ile. Bizimle bu röportajı yaptığınız için teşekkürlerimi bir borç bilirim. Allah Razı Olsun. Memduh Borazan kardeşimle kısa zamanda abi-kardeş gibi olduk. Bana yapmış olduğu bu jesti hiçbir zaman unutmayacağım. Kayseri halkı Kayseri Şekerspor´u hiçbir zaman yalnız bırakmasın.
(RÖPORTAJ-FOTOĞRAFLAR MEMDUH BORAZAN)
