Boyner Büyük Mağazacılık, iki yıldır 12 Aralık’ı, Mağazacılar günü olarak kutluyor. Bu manada da merkezde görev yapan çalışanlarla, mağazada görev yapan çalışanları buluşturuyor. Merkezde görev yapan her çalışanın sponsor olduğu bir mağaza var ve her sponsor 12 aralık günü mağazasına giderek, kasadan, reyona, depodan diğer bütün işlere kadar görev yapıyor. Kayseri’ye ise Boyner Büyük Mağazacılık’ın Genel Müdürü Deran Taşkıran geldi. Kayseri’de ki Boyner ve YKM mağazalarında çalışan Deran Taşkıran, mağazada görev yapan çalışanların karşılaştığı aksilikleri ve ne kadar zor bir iş yaptıklarını daha iyi anladığını söyledi.
12 Aralık Mağazacılar günü Türkiye’de kutlanan bir gün değildi. Siz nasıl karar verdiniz bu günü kutlamaya?
12 Aralık Mağazacılar günü ilk olarak Hindistan’da kutlanan bir gün. Bizde, geçen yıl Türkiye’de ilk kez 12 Aralık mağazacılar gününü kutladık. Bunu da geleneksel hale getirdik. Bu yılda, merkezde görev yapan yaklaşık 100 kişi Anadolu’ya, farklı mağazalara giderek burada ne iş varsa yapıyoruz. Sabahtan beri kasada, satışta, etiket basımında, depoda, alarm takmada çalıştım.
Mağazada çalışmak size neler kattı?
Benim içinde iyi bir deneyim oldu. Örneğin bir ürüne indirim gelmiş, bende var olan etiketleri yenileriyle değiştirdim. Bu esnada, etiket yapıştırdığımız alet bozuldu. Neredeyse 15 dakika bununla uğraştım. İşte ne gibi aksilikler olur, neden geç kalınır anlamış oldum. Satış yapmak için reyonlara yöneldim. Bir müşteriye satış yapamadım ama onun öncesindeki o heyecanı yaşamak çok güzeldi. Satış temsilciliğinde görev yapan arkadaşların ne kadar zor bir görevi olduğunu anladım.
Sizin firmanızın geliştirdiği ‘sponsor’ projesi var. Bu konuda bilgi verir misiniz?
Bizde sponsorluk anlayışı var. merkezdeki her arkadaşın sponsor olduğu bir mağaza var. Yani o mağazaların merkezdeki sözcüleri gibi onlar. Mağazanın sıkıntısı nedir, eksiği nedir, neye ihtiyaçları var bunları birinci ağızdan anlatıyorlar. O mağazanın merkezde en yakın takipçisi oluyorlar. Bu da daha fazla temsil edilme ve aidiyet hissi kazandırıyor. Biz büyük bir firmayız, sponsonrluk uygulaması sayesinde büyük bir aile olduk.
Neden Kayseri’yi seçtiniz?
Mağazacılar gününde bu yıl Anadolu’da olmak istedim. Bunu arkadaşlara aktarırken de Kayseri’ye gitmek istediğimi söyledim. Bir anda daha önce planlanmamış bir şekilde Kayseri ağzımdan çıktı. Çünkü Kayseri’de büyük bir potansiyel var. İki tane AVM ve 4 tane mağazamız var. Belki İstanbul’da ki kadar büyük mağazalara sahip değiliz ama kazanç var, potansiyel bakımından İstanbul kadar iş yapıyor.
Kayseri’yi gezme fırsatınız oldu mu? Nasıl buldunuz Kayseri’yi?
Kayseri’ye gezme fırsatım olmadı ama potansiyeli çok fazla bir şehir. Hava alanından Forum AVM’ye gelene kadar gördüğüm kadarıyla çok modern bir şehir.
Mağazacılar gününü kutlamak, mağazalarda çalışan insanlara neler kattı?
Mağazacılar gününü her yıl kutluyoruz. Mağazalarda grev yapan arkadaşlar çok zor şartlarda çalışıyorlar. Akşam saat 22’00’a kadar, hafta sonu olmadan hizmet veriyorlar. Bizde mağaza çalışanlarının kıyafetlerini giyerek tüm gün, onlar gibi çalışıyoruz. Bu onları mutlu ediyor.
‘Mağazanın tozunu yutmak’ diyorsunuz, bunu nasıl başaracaksınız?
Biz firma olarak bir karar aldık. Merkezde işe başlayacak her arkadaş bir hafta, bir mağazada çalışacak. Ona belirli görevler vereceğiz. Deyim yerindeyse, mağazanın tozunu yutacaklar. Bu konuda mağaza deneyiminin bize çok büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Hem mağazadaki arkadaşlara kariyer yapma fırsatı tanıyoruz. Bu da iş arkadaşlarımızın kuruma daha da aidiyet kazanmasını sağlıyor.
Mağazalar gününü her yıl kutlayacak mısınız?
İlerleyen süreçte bu günü daha da farklı etkinliliklerle kutlayacağız. Belki ilerleyen yıllarda bunu festival haline getireceğiz. Bugünde buradaki bütün arkadaşlarımızla kahvaltı yaptık. Pasta kestik, müzikler dinledik, çekiliş yaptık. Mağazalarda görev yapan arkadaşları mutlu etmeye çalıştık.
Röportaj: Dilek Bolat