KOMİSYONCU YÖNETİCİLER KİM?

Hes Kablo Kayserispor Kulü Başkanı Berna Gözbaşı, Tv1’de katıldığı “Sporkolik” programına bir birinden önemli ve çarpıcı açıklamalarda bulundu. Tv1’de Doğan Havur’un hazırladığı ve Genel Yayın Yönetmenimiz Metin Sönmez ile Kayseri Anadolu Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Kösedağ’ın yorumcu olarak  katıldığı programda çarpıcı yorumlar yapan Başkan Berna Gözbaşı geçmişte bazı yöneticilerin oyunculardan komisyon aldığını dile getirerek, “Bazı futbolcular diyor ki 200 bin Euro benim hesabıma yatırdılar, 100 bin Euro’sunu çekip tekrar yöneticiye verdim” diyorlar. Bu olayı yargı çözer” dedi.

"BORÇLAR HAVADA UÇUSUYOR"

Kayserispor dışında benim dışımda herkes çok konuştu çok kritik geçiyor süreç. Borçlar havada uçuşuyor. İçinde bulunduğumuz durumu paylaşmak istedim. Süper Ligin ilk kadın başkanı olarak ben kararlıydım. Sportif anlamda futbolcular etkilenmesin diye buralar sorumluluk makamıdır. Kendim tercih ederek aday olarak gelseydim farklı olurdu. Liglere gelirsek Kasımpaşa maçından sonra Türkiye’de vakalar görüldü. Fenerbahçe deplasmanına gidecektik bu arada vakalar artıyor kimse ne olacağını bilmiyor fakat bir türlü erteleme gelmiyordu. Futbolcular tedirgin olmuştu bu konuda çok duyarlıyım. En son bir akşam Tweet attım hakemden, futbolcudan, teknik adamdan bahsettim. İlk tweette bu liglerin iptal olmasını istedim. İnanılmaz bir etkileşim aldım. Kimsenin sağlığı ile oynamaya hakkımız yok. Bir karikatür ile TFF liglerin iptal edilmesini sağladı. Biz zaten ligler iptal olmasaydı Fenerbahçe maçına çıkmama kararı almıştık çağrımız karşılık buldu buna da gerek kalmadan süreç takip edilmeye başlandı futbolcular evlerinde çalışmaları sürdürdü. Süreç uzadıkça tedirginlikte artmaya başlamıştı. Ne olacağı belli değildi. Mali kayıp sağlık kaybı ve aradan 2 ay geçti futbolcuların sorunları artmaya başladı. Bu dönemde takımı bir arada tuttuk. Hırvatistan’da deprem oldu hocamızın evi de hasar gördü buna rağmen hoca evine gitmedi ve takımı bir arada tuttu. Bu arada kulübün tüm ihtiyaçlarını giderdik. Şuan bir futbolcumuz dışında tam kadroyuz. Tesisleri izole ettik ben dahil kimse gitmedi. Hocamız ve 5-6 kişi dışında kulübe girip çıkan olmadı.

 

"ÇOK ZOR MAÇLARIMIZ VAR"

Ne olacağı belli olmayan süreçte o an düşme falan yoktu. Bu işin bir takvimi var. Kararda çıkmadı tepki gösterdik. Ankaragücü ve Kayserispor ilk yarıda onlar transfer yapamadı bizimde durumumuz belliydi. Haklı bir rekabet içinde olamadık. O gün 7 kulüp aramızda konmuştuk. Yani her şey yolunda gitmezse lig uzayacaksa devam edemeyeceksek düşmenin ligden kalkmasının gündeme alınmasını önerisi yaptık. İkinci yarı iyi bir çıkış yakaladık ama 100 yılda bir çıkan virüs hepimizi etkiledi. Daha sonra toplantı yapıldı ve oynanmasına karar verildi. Malatyaspor örneği mesela 6 kişide pozitif çıktı bir gün sonra negatif çıktı. Bende hikmet hocayı aradım dedim ki hocaya bir günde iyileştiniz hocam dedim. Beşiktaş da oldu Erzurum da oldu nihayetinde karar karardır. Takımımızın morali ve motivasyonu yerinde her ihtiyaçlarına koşuyoruz. Çok zor maçlarımız var. Ama bu süreçten sonra her takım eşit futbolcularımıza ligde kalmamız gerektiği telkininde bulunarak motive ediyoruz. Ancak oyuncularımızın birçoğu grip oldu. Belki de takım olarak bilmeden biz bu korona virüsü atlatmış olduk. Artık sakatlarımızda iyileşti. Keşke 40-50 gün daha önce gelseymişim takım olduk aile olduk artık fikstürle yarışacağız.

 

 

"KIRMAYACAĞIM KİŞİLER DEVREYE GİRDİ"

Bir akşam 10.30’da telefonum çaldı sayın bakanımız arıyordu borçlar tavada futbolcuların elinde feshetmişler belgeleri vardı. Belediye başkanları milletvekilleri Ankara da toplanmış sayın bakanımız herkes seni duyuyor dedi. Yüküm çok işim çok bakana teşekkür ettim. Bu kez Rıfat Hisarcıklıoğlu aradı. Bana durumu anlattı. Kadınların nereye gelebileceğini söyledi 45 dakika konuştuk. Bana düşünmem için ertesi günü beklememi söyledi. Kıramayacağım insanların devreye girmesiyle görevi kabul ettim. Bu kadar erkek var düşüncesiyle bu iş bana da düşer dedim ama bana düştü.

 

"TEPKİ GÖSTERDİM"

Erol Bedir döneminde başkan yardımcısı oldum. Daha sonra Hikmet Karamanın Kayserispor’a geldiğini Facebook’tan öğrendim. Tabi bir Whatsapp grubumuz var bu durumu bende izah edip tepki gösterdim. Hatta Mehmet Çakmakuyar’da benim karımda bilmiyor dedi. Ben de senin karın yönetimde değil dedim. Bir şey yapmaya çalışıyorsun ama karşınızda moral bozucu işler çıkıyor. Ben hep destek olmaya çalıştım.

 

"BİZ ÇOK BORÇLU KULÜBÜZ"

Şimdi herkes her yere atanabiliyor. Sorumluluğu daha çok hissedebilmemiz gerekiyor. Ben o kadar çok ince eleyip sık dokuyorum ki burası şehrin emaneti adı Kayserispor. Her şey kontrol altında tutuyorum. Biz çok borçlu kulübüz. Kulüp tarihinde görmediği kısıtlamalarla karşı karşıyadır. Harcama lüksümüz yok. Bakan bey beni getirdi diye hesap vermeyeceğim diye bir durum yok. Kaça sattık, kaça aldık, mutfak masrafı gibi giderleri tek tek kalem altına alıyoruz.

 

"MALİ DURUMU BİLMİYORDUM"

Mali durumu bilmiyordum. 4 başkan yardımcısının görevi farklı. Ne olursa paylaşıyorum. Bazı şeyler net paylaşılmadığı içinde haberiniz olmuyordu. Sürekli bir borç ve paraya ihtiyaç vardı. Takımın ağır bir borcu var ama neden oluştuğunu bilemedik. Söylüyorlardı geçmişten geldi diye falan bu arada benimde işlerim yoğun. Bizim bildiğimiz borç 140 ile 180 milyon TL arasındaydı. 3-4 kere toplanıldı belediye başkanlarıyla toplanıldı. Futbolculara da kızdım. 4-5 ay maaşını almadıysan antrenmanlara da çıkıyordun maça da çıkıyordun. Geçmişten 70-80 bin lira borçla alındı üzerine 80 bin lira borçlanmak normaldi. Bu dönemde kur uçtu faiz uçtu oturduk borcu çıkardık. Finans doçenti var. Beni şimdi arıyorlar abla 150 oldu, 200 oldu, 250 oldu, 300 oldu dedim stop olay ciddi yere gidiyor. Şimdi bunun açıklanıp açıklanmaması beni telkin ettiler. Bunu açıklamayın diye. Ben bundan rahatsızım hangi dönem olursa olsun gerek Recep Mamur başkan dönemi gerek Erol Bedir dönemi Haseki başkanın ismi çıkıyor. Bakan bey kime emanet ettiyse orayı sahip olması için emanet etmiştir. Biz 160-180 borç biliyorduk. Borç ise 331 milyon çıktı.  Mustafa Tokgöz’de buradaydı Mustafa açıklama dediler.  Oldu ya bir hafta, bir ay sonra bıraktık 3 hafta da siz ne yaptınız bu parayı demezler miydi. Mustafa  Tokgöz’e telefonu kapat bu borcu açıkla dedim. Kur her gün oynuyor. Raporlar var bağımsız denetimden geçiyor. Rapor da diyor ki 100 milyon zarar etmiştir diyor. 180+100 de zarar etmiş 280 milyon. Bağımsız denetçiler çalışıyor. Kulüpte çalışıyorlardı pandemi süreci başlayınca ara verdik son raporlar kaldı. Yani sonucu benim söylemem olmaz.

 

"ADLİ MAKAMLARDA"

Artık sonuçta adli makamlarda devrede vekilimiz Baki Ersoy’da mahkemeye vermiş kulübü ilgilendiren bir konu bizden istenilen bilgileri sunacağımızı söyledik. Zarar mı var suiistimal mi var adli makamlar karar verecek. Şimdi Erol başkan geçmiş yönetimle uğraştı benimde şimdi onlarla uğraşmam. Ben rakamlarla uğraşırım sonuçta burada iyi yönetilmemiş süreçler var savurganlık var gereğinden fazla borçlanmak var ama burada suç var mı bunu yargı karar verir. Ben şuan mali tablosuna bakalım kulübü 73,6 milyon borçla Recep Mamur’dan alıyorsun. Bunun 58 milyonluk kısmını avukatlık giderleri faiz kur farkı mahkeme giderleri gibi 86 milyon lira olarak ödüyorsunuz. O dönemden bize kalanda var. Ama 86 milyon. 86 milyon 2 sene de 300 küsur milyon oluyor. Kulübümüzün şuan ki fotoğrafını görmek istiyoruz.

"100 MİLYON ANADOLU KULÜBÜNE YETER"

Bizim yayıncı kuruluşta 100 civarı gelirimiz var. Süper Lig’de oynayan Anadolu takımını zarar ettirmek çok zor. Dernek işi sorumluluk yok istediğini yap git kimse hesap sormuyor. Avrupa’daki kulüpler neden şirket genel kurula gidiyorsun ben yapmıyorum diyorsun yaptığın böyle kalıyor ama şirket olursa bu kadar savurganlık yapılabilir mi. 68 milyon gelirin varsa 100 milyon borçlanabilir miyim. 100 milyon gelirin olsa hiç bir sıkıntı çekmeyiz. Anadolu takımı alt yapıyı bütçeyi sponsoru doğru yönetirse gelirini düzün kullanırsa bunlarla birlikte aldığı destekle net söylüyorum kara geçer. Devre arasında 10 günde 9 oyuncu aldık. 1 milyon 793 bin Euro sadece ve 85 bin Euro menajerlik ödedik buda içerisinde. Tarih boyunca menajerlik fiyatları çok yüksek. Erol Bedir dönemindeki menajerlik parası derken tarih boyunca yüksek.

 

"1 KURUŞ BEDELİ ÖDENMEMİŞ"

Mensah’tan ben nasıl para kazanacağımı bilemiyorum. Mensah’ın 2,8 milyon Euro bonservis bedeli var bir kuruş ödenmemiş. Ya siz neden İngiltere’de 200 milyon Euro’yu uyduruk bir şirkete danışmanlık ücreti veriyorsunuz 300 bin Euro taksitini ödeseydiniz. Bakın 3 dönem transfer yasağı istiyor Atletico Madrid.  2.8 milyon Euro oraya vereceksiniz üzerine Mensah’a verdiğimiz para yüzde %40 7-8 milyon Euro nasıl bulacaksınız. Bunlardan Mensah’ın haberi de yok.

 

"200 BİN EURO YATIRIP, 100 BİN EURO GERİ ALDILAR"

Bazı futbolcular diyor ki 200 bin Euro benim hesabına yatırdılar, 100 bin Euro’sunu çekip tekrar verdik diyorlar yöneticiye verdim diyor. Her süreci doğru yönetmek gerekir. Bu olayı yargı çözer. Bizim 260-270 neyse kura göre değişiyor bakın bunun 140 milyon lirası anaparası 97 milyon faizle birlikte 140 milyon ziraat bankasına yapılandırma borcumuz var. Şimdi ben bide şunu anlamıyorum. Ben bir iş kadınıyım bir işletme hayatını devam ettirebilmek için yapılandırma yapılır. Biz burada Şekerbank yapılanmış deniz faktöring yapılanmış yönetici parasını almış. Bizim 8 milyon Euro’luk bekleyen davalarımız var. Ben olsam nasıl yapardım. Futbol ailesine ve kulüp yaşasın diye bakın Trabzonspor öyle yaptı. Ben olsam şöyle yapardım. Banka borcu 150 milyon bildiği için o yapılandırdığını sanıyor. Ama borç 300 küsur olunca bir şey yapılanmıyor. Ben şöyle yapardım. Bir şekilde futbolcunun üzerine çıkarmış yani onun yolu bulunmuş. Bilmiyorum o detayı. Ya bizim borcumuz 300 küsur milyon. Bizim de şu kadar 8-10 milyon Euro’luk daha da benim kapattığım çok var onları da tek tek söyleyeceğim. Şimdi futbolcularla anlaşabiliyorsunuz bakın ben geldim ne yaptım o süreç yarım kaldı transferi 20,6 milyona çıkardım ne yaptım hepsi fesih etmiş Adebayor gelmiş bırakmış. 8 milyon borç kalacak. Tavares’te öyle kalacak. Ben bunların hepsine al 150 bin Euro, al 50 bin al 15 bin Euro ile engelledim. Hatta bana da bir arkadaş yazdı. Senin ne işin var dedi. Geleceğe borç bırakmak istemiyorum ki. Biz 1 milyon, 707 milyon Euro’ya 9 oyuncu aldık. Transfer yasağı geldi. 1,3 milyon Euro ödedim. Niye 95 bin Euro vaktinde ödenmediği için. Bu şehrin parası. 35 kişinin böyle bir durumda yetkili olması mümkün değil. Yetki verilir o kişiler görüşür. Bankayı kandırma yok. Bilançonda 150 milyon borç varsa bankada senin kredini 100 milyon diye çıkarır. Futbolcuya ödenir. Bilmiyorum o detayı. Şimdi olayı detayından çok yapılandırma önümüze gelen engellerin  Douglao 1 milyon 300 ise N’Guemo 1 milyonsa bankadan da bir kaynak yaratılıp hukukçuyla oturup şimdi paranı ödüyorum ben bunu hep yapıyorum. Sabaha al 250 bin Euro’yu sil 750 bin Euro’yu al 50 bin Euro’yu sil 300 bin Euro’yu bunlar yapılarak bakın ben bugün o 8 milyon Euro’yu 2,5’e düşürürüm. Borçların yarısı banka diğer yarısı da bakın bu dönemde Mart’ta ve Şubat’ta 10 milyon faiz ödedik. Bu yapılandırma olduğu için gelirini zaten banka otomatikman faizini alıyor.  Ben göreve başladım 70 milyon 540 bin 937 ödeme yaptık. Bu tutarın yüzde 61’i futbolculara yüzde 4’ü teknik kadromuza yüzde 8’i de prim ödemelerimize yüzde 10,66 milyonu da bankaya yapılan faiz ödemesi, personel maaşları, piyasa borçları vergi ve SGK ödemeleri bakın ben onları çok düzenli ödüyorum. Çünkü yöneticiler burada sorumlu. Şimdi buradan uygulamak gerekiyor ki 70 milyon 540 bin liranın yaklaşık yüzde 51’i yarısı yaklaşık 35-36 milyonu vadesi geçmiş borçlar. Yani harcamaların yarısından fazlasını biz önceki dönemde ödenmesi gerekenleri ödedik. Bir de futbolculara vadesi geçmiş ödemeler var. Nakit girişleri de söyleyelim. Bu 70 milyon ödememizin yüzde %37’si yani yaklaşık 26,3 milyon lirası bizim federasyondan naklen yayın yerinden maç kazandık işte UEFA gençlik geliştirmeden isim hakkından. 12 milyon 750 bin lirası ilk dönemde hatırlarsanız.

"35 MİLYON TL BERNA GÖZBAŞI TARAFINDAN ÖDENEN ESKİ YÖNETİM BORÇLARI"

Artem’ bir anda 550 bin Euro ödemek zorunda kalmıştı. Orada birikmiş borç vardı. Transferde orada bankadan kredi kullandık. Şimdi ne oldu 26 milyon federasyondan 12 milyon bankadan geri kalan 30 milyonda bunun 29 milyon 790 toplamda 30 milyona yakın bana ait geri kalan 1,5 milyonu da 4 yöneticimizden. Mustafa Tokgöz, İsa Gün, Ali Kaynar, Mustafa Gülsoy. Ben bu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ben geldiğimde oyuncular paralarını almamışlardı. Belli ödemeler tabi ki yapılmıştı ama benim taraftan kime ne ödendi diye detaya gireceksem. Oyuncuların 2 türlü ödemesi var. Bonservis ödemeleri bir de maaşları var. Ben geldiğimde maaşları ödenmeyen oyuncular vardı. Ben geldiğimde eski borçları saymayım. Artem Kravets 560 bin Euro ödemişim. O dönemde ödenmesi gereken. Benden önceki döneme ait yoksa ben şimdi ki dönemde ödediğim maaşlarını söylemiyorum. Aymen’e 55 bin Euro ödemişim. Ondan sonrada ödemedim. Aymen’e ödemiyorum ya adam sakat. Bonservisine 37 bin Euro ödemişim. Djedje’ye 172 bin Euro ödemişim. Bunlar bak o dönemin. Lopes’e 70 bin Euro ödemişim. Pedro’ya 106 bin Euro ödemişim. Douglao 1 milyon 300 Euro ödemişim. Eskiden kalma Rotman’a ödemişim 60 bin Euro. Tavares’e ödemişim 35 bin Euro. Kana Bıyık 92 bin Euro geldiğimin ertesi günü federasyondan aldığım. Toplam 3 milyon 63 bin 248 Euro eski yönetimin normal oyuncuların maaşları artı 13 milyon TL mesela Aksel Aktaş’a ödemişim 102 bin TL Alpay Çelebi’ye ödemişim, 9 bin TL, 7 bin TL meybıra ödemişim, Hasan Hüseyin Acar’a 700 bin TL gidiyordu çocuk son dakika sağ olsun Mustafa Tokgöz ödemişti. Örnek diye veriyorum. Yasir Subaşı’na ödemişim 415 bin TL, Ziya Alkurt’a ödemişim 535 bin TL gibi gibi. Bunlar hep 35 milyon TL Berna Gözbaşı tarafından ödenen eski yönetim borçları.

"2,5 YILDA TOPLAM KAYITLI 54 MİLYON TL SPONSORLUK GELMİŞ"

Şimdi buradaki sorun gelirinizin giderinizi tutmaması. Ben geldim geleli hiçbir sponsorluk almadım. Onların hepsi bu dönem önümüzdeki dönem kırdırılarak alınmış. Hatta 1 milyon lira da buradan kaybı var. Ben o kaybı istiyorum gruptan. O isim hakkından sponsorluklardan benim dönemime gelen bir şey yok. O sponsorluklar o dönemde ihtiyaç olmuş kullanılmış. Holdingi 25 civarında diye biliyorum. Şeker’den 2 milyon diye biliyorum. Gelmeyince paralar benden önce gitmiş. Olmayan paranın peşine düşmüyorum. Bizim holding de 1 milyon lira alacağımız görünüyor. Değerli CEO’ ya gittim dedim ki Sayın CEO bizim 1 milyon lira alacağımız görünüyor deyince durumu bana o anlattı ya dedi ki öyle bir aradılar ki hadi 15 dakika içinde parayı yatırmazsam bütün takım dağıldı gidiyor. O yüzden o da elinden geleni yapıp destek olmuş. 2,5 yılda toplam kayıtlı 54 milyon TL sponsorluk gelmiş. Bize ulaşan yok. Erciyes Holding’in 25 milyon önümüzdeki seneyi de kapsıyor aslında bu 25 milyonu holding 10-10-5 diye 10-5-10 diye verecekti. Bizde şunu alacaktık ama yok. Yani sadece holdingin isim hakkından 2 milyondan fazla gelir kaybı var. Zaten bu kırdırmaların sonu nereye gidiyor biliyor musunuz bu borç nereden kaynaklanıyor diyoruz ya 53 milyon lira faiz gideri var yani finansman maliyet var. Hesap basit 140-53. Bu dönemde 53 milyon finansman gideri var ve bu finansman giderlerinin faiz giderleri benim dönemimde ödendi. Bankaya onlar borçlandı faizlerini hem de bakın bir takım zarar eder mi dediniz ya biz Mart ayında ligin sonuncu takımıyız 13 milyon lira bankada bizim paramız vardı. Bakın hoca maaşlarını ödüyorum primlerini ödüyorum ya çok prim verdin diyenler de oldu. Buna rağmen 13 milyon vardı. Banka 7,3 milyon lira Şubat ve Mart’ta lig durdu 4 milyon lira faiz aldı Ziraat Bankası bizden. 7,3 milyon lira 2 ayda biz bide faiz ödedik. Prim ödedik, borç ödedik bir de faiz ödedik. 2017 yılında 7 milyon TL’den finansman gideri nasıl faiz giderlerimiz artıyor görebilirsiniz. 24 milyon, 24 milyon 10 milyon.

"6 MİLYON TL TASARRUF ETTİK"

Geçmiş döneme ait seyahat giderlerinde dikkatimi çeken enteresan şeyler var. Benim derdim burada birilerini yermek falan değil. Herkes geçmiş dönemde yaptıkları hatalardan ders almalı ki kulüp yaşasın. Siz şikâyet ediyorsanız bir dönem önceden bana borç kaldı diye bunu 2 sene anlatıyorsanız sizde aynı hataları yapmayacaksınız. Ben yapmamak için çırpınıyorum. Mensah, Pedro yani öyle çok para edecek değil ama Recep Başkandan 40,5 milyon Euro’luk oyuncu satılmış. Tamam,70 milyon borç aldınız, 86 milyon olarak ödediniz ama 40 küsur milyonlukta o dönemden gelir kaldı. 80 milyonun 40’ını aldın 40 bu nasıl 300 oluyor ya aklım almıyor. Şimdi detaylara gelelim. Şimdi biz bu dönemde 9 oyuncuyu aldık. Menajerle düşündük bir kıyaslama yapayım. Aylık maaşları düşürdük. Eylül, Ekim 2019 ayları içinde aylık ödediğimiz maaş yani o dönem 7 milyon 300 bin TL. Nisan ve Mart 2020’de bizim bu ay ortalama maaşımız 5 milyon 600 bin TL. Şimdi onlar 100 bin Euro’ya oyuncu almış ben aldım 20 bin. Gustavo ile Artem 100 bin Euro aylık garanti para oynuyor. Toplamda 1 milyon 700 bin Euro’ya aldım diyorum. Bir Artem 1 milyon 700 bin Euro yapıyor. Biz anlaşmalı oyuncuları gönderdik maaşları düşürdük falan derken benden önceki dönemle benim aramda 6 milyon lira tasarruf ettik bir kere. 1,7 milyon TL ödemeleri düşürdük.

 

"BANKOK'A 53 BİN TL"

Seyahatte 2017 yılında 2 milyon 555 bin TL seyahat gideri var. 2018 yılında 3 milyon 952 bin TL, 2019 yılında 5 milyon seyahat gideri var. Biz de kulüp yönetiyoruz. Ben kızımın biletini Şahika Turizm orada sorabilirsiniz. Ben bir uçağa kendim işim yüzünden gecikiyorum diye aradaki gecikmeden çıkan cezayı kendim ödedim. Sosyal medya danışmanımız medya danışmanımız kulüp için çalışıyor maaşını veririm onun biletini kendim alırım. Böyle ailemizi dünürümüzü falan kendimiz göndeririz. 2019 yılının ilk 2 ayında onların dönemde 1 milyon 166 bin TL, 2020 aynı dönem ilk 2 ayında 660 bin TL. Mart ayında yok. Benzer şekilde 2018 yılının son 3 ayında 1 milyon 670 bin TL olan seyahat gideri 2019 yılında 1 milyon 760 bin TL. Geçtiğimiz sene devre arası kampı 808 bin TL'yi yaptırılmış ben Türkiye’nin en lüks otelinde yaptırdım 295 bin TL'ye. Bilemem ben kimlerle gittiklerini. Bakın 808 bin lira nere 295 bin lira nere. Garip destinasyonlara da seyahatler var. Turizm şirketine borcumuz var işin içine girince bende birçok şeyi görüyorum. Kadınsın futboldan anlıyorsun anlamıyorsun muhabbeti çok yapıyorlar. Cinsiyetçiliğe de kızıyorum. Benim okuduğum spor yönetimi ve psikolojisiyle, aldığım kurslarla erkeklerle yarışırım. İnsan bilmediği işi yönetemez. Bana bir açıklama yapar mısınız Bankok’ta Thailand’da başka bir uygulamamı var. Bir yöneticimiz business biletle Bankok’a gider niye kulübe fatura eder. Kardeşim 53 bin lira fatura. Ben kızımla Amerika’ya gidebilirim businessla gidiyoruz ben 24 saat kalıp geliyorum. 20 bin lirayı geçmiyor. Yani 50 bin, 60 bin faturalar havalarda uçuyor. Biz de kulüp yönetiyoruz. Bülen Bölükbaşı’nı gönderdim ben hocayı almaya oteli bile kendinden ödedi çocuk. Biz görünce mi sehven olmuş 2 yıl sonra. Yönetimi bırakırken ayırsaydı. Mehmet Çakmakuyar’dan gelen mesaja göre kendi işi için gitmiş. Ben görmeden düzeltseymiş. Bakın seyahate bakın 5 milyon Euro’ya çıkmış. 2019’un yarısında yönettiler ya. Madem bu kadar seyahat ettiniz 1 kişinin seyahat masrafı 1,5 milyon lirayı geçiyor. Ben dünyaya her ay 10 milyon ihracat yapıyorum ben bu kadar seyahat etmiyorum. Aldığınız oyuncular ne bu kadar seyahatin sonucunda gittin oyuncu baktın. Geçen sene belli bir sırada biten takım nereye gitti. Niye bu transferler yapıldı. Şimdi birinde korona çıksa bizim takımımız zengin değil. Kadro genişliğimiz yok. Şimdi 3 yıl oynamamış oyuncu, ben kadınım anlamıyorum anlayanlara soralım. Bütün yazışmalar mevcut. Adama önce 600-700 bin Euro teklif ediyorsunuz 1 gece sonra 880 bin Euro’ya çıkarıyorsunuz. 880 bin Euro nedir ya ben 250 bin Euro’ya şahane adamlar aldım ya. Adamı getiriyorsunuz ha. Dakika oynadı o gün Facebook’ta yazmıştım her halde ben. 248 dakika oynayan adama 800 bin Euro dava geldi. Sözleşmesini inceliyorum özel madde koyuyorsunuz. 30 gün içerisinde parasını almazsa feshetme hakkı veriyorsunuz. FIFA’nın bile 60 gün hak tanıdığı ihtar çekmek için bir ortamda  siz kendi oyuncularınız zaten 4-5 ay maaş almamışlar bu adama aniye 30 gün feshetme hakkı veriyorsunuz. Adamı getirip 150 bin Euro peşinatını ödeyip geri kalanı nerede belli değil kim aldı belli değil adam feshedip gidiyor emekliliğini Kayserispor’dan kazananlar. Hukukçumuz çok değerli avukatımızı değiştirdik. Bizim avukatımız masanın her yerinde oturmuş. Bu borcu 200 bin Euro’ya düşürdü. Buradan zaten emeklilik piyangosu vurmuş baktı ki buradan para gelmeyecek gitmiş başka kulüple anlaşmış. Douglas için 95 bin Euro ödenmediği için 25 Nisan’da sözleşmesini feshediyor. Otelden Douglao’yu aradım buldum yalvardım ben o kadar söz verildi ki inanmıyorum dedi kendimi inandıramadım dava neticesinde 95 bin Euro yerine 1 milyon 310 bin Euro ödeme yapıldı. Bu hatayı yapan bunun bedelini şirket olsaydı ödeyecekti. 150 bin Euro vadesi geçmiş bir başka futbolcunun ödemesine 980 bin Euro geldi. Buldum araştırdım. Kana Bıyık’la konuştum aman çocukların ne tatlı ne şirin dedim neler yaptım. Sonra bana sen ne iyi başkansın dedi. Adam emeklilik piyangosunu kazanmış 1 milyon Euro’yu kazanmışım ben sabah sana 250 bin Euro yatıracağım dedim. Karşılıklı 3 aşağı 5 yukarı anlaşırız dedim. Öyle bekliyoruz. Bia, 117 dakika oynamış bu adama yine 980 bin Euro. Bugün Euro 8 lira düşünsenize ödemelerin şeklini. Bu kulüplerdeki artık bir hastalık dosyalarda haklı fesihler var. Ben diyorum ki Erol Bedir bu hataları yapmasaydın paralar anormal derece de yükselmezdi. Artem’e para verdim eğer vermeseydim kurtulamazdık. Mesela Bilal bize 11 milyon TL’ye mal oldu. Ben gelir gelemez buna yetişemedim. O hengamede yetişemedim. Trabzon’da oynadığında buradaki farkı bizden isteyebilir 1 milyon 455 Euro’ya bir transfer mal olmuş ortada yok. Biraz dikkat ya. Eski yöneticiler sayın bakanla çok sık mı görüşürdü bilmiyorum. Yüzde 100 eminim sayın bakan Kayserispor dönemindeki en rahat dönemi geçiriyor. Çok seyrek ararım onun dışında aramam. Hiçbir şekilde bu görevi bana verdi her gün arayıp ne diyeceğim ben ona. Sonuçta burayı yönetiyorum. Bizim 31 Ekim 1 Ocak 2017 arasında toplam giderimiz 498 milyon arası 156 milyon fark var. Borçlanma kurlar davalar küt diye 1 milyon ekleniyor düşüyor. İnsanın canı yanıyor rakamlar çok büyük ya bunu nasıl yaptın. Çağırdım konuştum. Bu nasıl anlaşma bu yaptığın yanlışı düzelteceksin. Benim tüm yaptıklarımdan yönetimi haberi var dedi. Şimdi bu olay yargıya intikal eder kamu davasına dönebilir. Benim yapabileceğim bir şey yoktur. Dava açılmıştır. Benim isteyip istememem önemli değil.

 

 

"AYAĞINA TOP DEĞMEDEN 400 BİN EURO ÖDENMİŞ"

Kımızı, turuncu  ve yeşil. Kırmızılı halledelim, turuncularla müzakere edelim. Oyuncularla ilgili işin özeti benim anlamadığım. Mesela Deniz Türüç. Deniz Türüç devre arasında 250 bin Euro oynarken 1 milyon Euro’ya çıktı sözleşmesi. Olabilir. Hak ettiğini düşünmüşlerdir. Benim anlamadığım konu şu. 2019-2020 Deniz’in ayağına top değmeden 400 bin Euro ekliyorsunuz Fenerbahçe’den alacağından düşüyorsunuz. Peşin parasını almış deniz 400 milyon Euro. Madem Deniz’e peşinatı ödedik gönderdik Ya neden alıyor. Top oynamadan parayı alıyor. Sözleşme yapıyorum 1 yıllık 400 milyon veriyorum ama oynatmıyorum. Aynı olay geçen sezonda var. Toledo’da da var aynı durum. Deniz Türüç 2 milyon Euro’luk çek ve 930 bin Euro Deniz alacağını almış. Bu durumda neden 400 milyon Euro’ya verdiniz. Değerli paraya da satılmadı. Oynayan oyuncuya parasını öderim. Adebayor 1 milyon 300 bin Euro’ydu. Ben 200 bin Euro ödenim anlaştık. Sonra benden dedi ki benim bavullarınımı Gana’ya gönderir misin dedi 35 tane bavul ve birde masa almış. Onları gönderdim. Yani hak edişi var 850 bin Euro elinde alsa alır. Aynısı Toledo da var. Diyalog kurunca bir kısmını ödedim bazı oyuncuya da. Poulain’de gitmek istiyor 15 bin Euro maaş alacağı var. Bize yani 300 bin Euro bırakıp gidecek. Transferi de olabilir dedik dedim 15 bin Euro’yu bırakırsan gidersin edim. Ama futbolcu 65 bin Euro alacağım var dedi. Bankaya gitmişler yatan parasından 50 bin Euro falan yine öyle olmuş. O beni ilgilendirmez dedim.

 

 

 

 

"BOÇLARI DÜŞÜRÜYORUZ"

Şirketleşme işinde mutlaka birlik olunmalı. Avrupa’daki kulüpler nasıl şirkettenmiş doğru olanda bu. Büyük takımların mağazaları şirket. Avrupa’da da örnekleri var. Bir çalışma yapıyoruz biz bunu sunarız. Yoksa bu bitmeyecek. Önümüze bakalım. Ben gidersem hesap verilebilir olsun, gelende sorumluluğunu bilsin. Sosyal medyamız çok hareketli mesela. Kulüpten arkadaşlarımız var sosyal medyada. Bakın geçmiş başkan 400 bin TL sosyal medya için para aktarmışlar. Bakın bizim sosyal medyamız daha kaliteli.  İki elemanımız var yıllık 24 bin TL giderimiz var. Dergiye 27 bin TL gider. Oraya, para buraya para. Biri çıkmış biride çıkmamış dergiye tasarım parası. Bunlar örnek. Bunların hepsine dikkat ettiğinizde düşüyor. 100 bin gelirle yürütülebilir işte iyi yönetilirse. Marş için 45+45 90 bin TL ödeme yapılmış. Bunlar dedikodu değil. Ben burada kulübe yönetici olup kendine menfaat sağlamak isteyenler olur benim görevim onlara dur demektir. Ya emek ver yana para ver poz verme. Az çok beni anladılar. Bu dönemlerde gelirimiz yok. Bu koltukta oturuyorsanız maaş ta vereceksiniz ödemede yapacaksınız. 6 ay oldu ben geleli. Borçları düşürüyoruz

 

"KAYSERİSPOR'A GÜVEN KALMAMIŞ"

Şirketleşme benim dayatmamla olacak bir şey değil. Sermayeyi toplamanız kolay. İnsanlardan para istiyorsunuz. Kayserispor’a güven kalmamış artık. Bir sürü sanayici var gidiyoruz veriyorum para nereye gidiyor bilmiyoruz diyor. Halka açılabilirsiniz, sermaye artırabilirsiniz, yabancıya satabilirsiniz. Şirketleşmek bu. En önemlisi dernekler kanunundan sorumlu değil şirketler. İşte şirketleşme olursa güven artacak. Şirketin amacı kar atmaktır. Kar etme amaçlı olacaktır. Normalleşme sürecinde futbolcular evlerine gidiyor, tesislerine gidiyor. Artık sıkıldılar. Düşerse takımımız hep beraber oturacağız. Gelirimiz düşecek. Ancak şuan ki borçlarla ilgili kaynağı toplamamız lazım. 8 milyon Euro borcu 2-3 milyon Euro’ya düşürmemiz gerek. Düştüğümüz yerden de kadroyu koruyup çıkmamız lazım.  Oyuncularımız motive. Ama bu futbol. Hayatımın en kara kadınlar gününü Kasımpaşa maçında yaşadım. Oyuncular çıkıp oynayacak. Sosyal medyamız var. Bir şekilde destek görmeliyiz. Bu takımın bu şehrin takımını yaşatmalıyız. İlk kez düşmeyecek ama hızlı çıkması için kenetlenmemiz lazım. Yeni bir Kayserispor yaratmak bu borçtan daha da pahalıya mahal olacaktır. Yeter ki bir destek alalım. Borçları eritelim. İlk maç oynandığında gelirlerimizde gelecek. Yayıncı kuruluş 3 hafta oynadık ödeme yapmadı. Bekliyoruz. Bu dönemde de futbolculara ödeme yapan en iyi ödeme yapan kulübüz. Diğer takımlar geriden geliyor. Gönül isterdi ki faiz ödemeseydik oynamadıkları ayı bile öderdik futbolculara. Ligde kalmak istiyoruz. Aldığımda düşmüştü bu takım. Futbolcuların kafası gitmiş. Bir mucizeyi gerçekleştirmek istiyoruz. Geçmişle kavga etmek istemiyorum. Adli makamlar gereğini yapacak. Artık lige odaklandık.

"ÇALIŞMASAYDIM REZİL OLURDUM"

Ben hayatım boyunca egemen yerlerde yönetici oldum. Tecrübem var. Belki bunları bilmesem garip gelirdi. Benim için kadın erkek işi yok. Futbolla ilgili sorulara da cevabını veriyorum. Futbolu bilmeyip yönetimi bilsinler. Eğer çalışmasaydım rezil olurdum. Ben bu kadar maddi katkı verdiğim halde benim hiç iş yerimin reklamını görmediniz. İş dünyasında zaten tanınıyorum. Kendimi reklam edip sahneye çıkacak amacım yok. Zaten vakit fakiriyim. Bu ekstra. İşinizi yapıyorsunuz, kulübe gidiyorsunuz çıkamıyorsunuz. Antrenmana bakıyorsunuz, konuşmanız gereken idari konular oluyor. Uykusuzluk, bitmeyen 90 dakikanın stresi. Ağladığım bile oldu ama seviyorum.  Sayın Cumhurbaşkanımızı kulüp başkanları ile ziyaret ettik. Sonuçta ülkeni Cumhurbaşkanı olarak ayrım değil, eşit olmak zorunda. Başarılı olmamı istedi. Türk kadınları adına temenni etti.  Sonuçta düzgün yönetmeye çalışıyorum. Borçlar düşüyor. Oyuncularımız yetişiyor. Son dönem transferlerden 3’e alıp 10’a satıp para kazanacak oyuncumuz olmadı. Emre ile ilgili kimse bizimle konuşmadı. Emre Demir, Mensah gibi oyuncularla bize gelen bir teklif yok. Kaleci antrenörümüz gerçekten iyi. Lung özellikle kaleci yetiştirmek istiyor. Birçok oyuncumuz yetişir. Öz kaynağa çeviririz. Pandemi döneminde düğünler iptal. Bak insanlar düğün yapılamıyor. Bende dedim ki yönetici arkadaşa gel düğünleri Kayserispor tesislerinde yapın. Buradan da gelir kapısı oluşturmuş oluruz. Kayserispor tesislerinde bir kır düğünü yapılabilir. Burada kazanan Kayserispor olacak.  Gelir ve giderin dengelenmediği için, savurganlık yapıldığı için, alınan hizmetlerde seyahatlerde faiz giderleri olmuş. Adli makamlar da artık devrede. Bunların tek yolu şirketleşmekten geçer.

 

"DUA BEKLİYORUM"

Ben dualar bekliyorum. 8 haftada güzel enerjilerini yansıtmalarını bekliyorum. O ne dedi, bu ne dedi. Hepsi kalsın. 8 hafta içinde süper olalım. Kulübün borçlarını ödeyemez isek transfer yapamayacak. Başkanımız kendi alacağını bağışladı. Artık 8 haftalık zorlu bir süreç. Tam bir ortada bırakıldı. Bu takım ligde kalırsa şampiyonluktan daha iyi bir başarı sağlamış olacak. Transferlerimi daha dikkat yapmak. Kalıcı olması için profesyonel yapacağız. Bir daha bunların konuşulmadığı bir Kayserispor istiyoruz.