KAYSERİ`DE BAĞIMLI SAYISI ÇOK

Türkiye'de uyuşturucu kullanımının en yüksek olduğu illerden birisi Kayseri. Himaye Madde Bağımlıları ve Aileyi Koruma Derneği Başkanı Hülya Turhan, uyuşturucu bağımlılığında en büyük görevin ailelere düştüğünü söyledi.

Kayseri Himaye Madde Bağımlıları ve Aileyi Koruma Derneği kurucusu ve başkanı Hülya Turhan, bir bağımlının annesiydi. Bu konuda Kayseri'de açıklık olduğunu düşünerek kendi gibi bağımlı gençlerin ailelerine hizmet vermeye adamış kendini.  Kendi çocuğu uyuşturucunun yakasından kendisini kurtarmış ancak diğer gençlerin hayata daha sağlıklı tutunması için çaba sarf ediyor. Hem gençlere hem de ailelere uyuşturucuyu anlatıyor… Dernek üyeleri de uyuşturucu kullanmış gençlerin aileleri ve bu konuda sorumluluk hisseden insanlar…

Kayseri'de bağımlı sayısı çok yüksek

Hülya Turhan, çok acı bir şey söylüyor, Türkiye'de uyuşturucu kullanımı had safhada. Kayseri'de daha fazla. Çünkü biz yaptığımız çalışmalarda yüzde 80'ni illaki uyuşturucuyu denemiş. Bunun için çözüm gerekiyor.”

Bağımlı çocuğu olan ailelerin yaşayış tarzını ve ne yapması gerektiğini gazetemize anlattı. Uyuşturucu kullanın çocukları olan ailelerin günlük ve sosyal hayattan uzak kaldıklarını belirten Turhan, Kullanıcının akrabası ya da ailesiyseniz en uç noktadasınızdır. Ben o acıyı biliyorum. Derneği kurmamın en büyük nedeni bu. Annelerin neler yaşadığını biliyorum. Bir anne çocuğunun kullanıcı olduğunu öğrendikten sonra ona ulaşamazsınız. Etrafındaki kim ne derse desin anlamaz. Ne anlatılsa boş. Hani bir söz vardır ya ‘En tehlikeli hayvan, çocuğunu kaybedendir' diye, aynen onun gibi işte. Bağımlı bir çocuğun annesi iseniz eğer hastalanamıyorsunuz bile. Grip bile olamıyorsunuz. Onun yüzünden hastalandığınızı düşünüyor çünkü. Güçlü olmak zorundasınız. En büyük görev ailelere düşüyor. Aileler öyle bir hale geliyorlar ki, yaşamayı yemek yemeyi unutuyorlar. Birçok konuda sıkıntı yaşıyorlar” diye konuştu.

Ebeveynlerin yaşadıkları daha zor!

Turhan, ebeveynlerin yaşadıklarının çok zor olduğunu belirterek, Annelik içgüdüsü var ya, annelik içgüdüsüyle hareket ettiğiniz zaman uyuşturucu kullanan bir çocuğun varsa akıl ve mantığın devre dışı kalıyor. Olaya tamamen duygusal bakıyorsun. İşte o yüzdende çalışmayı bile unutuyorsunuz. Çocuğu gözlem altında tutmanız lazım bırakıp gidemiyorsunuz, sen gittiğin zaman çocuğun ne yaptığını bilmiyorsunuz çünkü. En büyük sıkıntı buradan doğuyor. İşsiz kalıyorsunuz, sahip çıkanınız yoksa devlet tarafından bir desteğiniz yoksa maddi manevi bir desteğiniz yoksa hiçbir şey yapamıyorsunuz. Bu sefer hem çocuğun hem de ailenin de psikolojisi bozuluyor. O zamanda aile içi şiddet ortaya çıkıyor. Aslında tamamen hepsi bir birine bağlı faktörler” olduğunu ifade etti.

Haber: Berna Utaş Utangan