İSTEDİ VE BAŞARDI

İSTEDİ VE BAŞARDI

Ali Ahamada´dan Kayserispor kalesini devralan ve oynadığı maçlarda herkes tarafından takdir gören kaleci Muammer Zülkifar Yıldırım son röportajını Büyük Kayseri´ye verdi.

Mersin İdman Yurdu´nda gösterdiği performans ile sezon başında Kayserispora transfer olan Muammer, kariyerinde ilk kez Mart kampında A Millî Takım kadrosunda yer almayı başardı. Üstelik daha önce hiç Genç Millî Takım tecrübesi yokken. 25 yaşındaki başarılı file bekçisi, hayat hikâyesini Spor Muhabirimiz Memduh Borazan´a anlattı.

 

-Osmalıspor maçı sonrası Milli takıma davet edildi?

-Saz çalmayı ve Türkü söylemeyi çok seviyor?

-Hedefi 4 büyüklerde oynamak ve daha sonra Avrupa´da oynamak?

 

 

??-Muammer Zülfikar Yıldırım kimdir?  

14 Eylül 1990 doğumluğum. Ben doğduğum zaman ailem Diyarbakır´da yaşıyormuş. O yüzden Diyarbakır´da doğmuşum. Bir aylıkken ise babamın Sincan Belediyesi´ne tayininin çıkması nedeniyle Ankara´ya taşınmışız. Yani tüm çocukluğumu Ankara´da geçirdim. Ben Ankara´da büyüdüm. Ankara´da oturuyorum. Ailemle yaşıyorum.  Futbola da o yüzden Ankara´da başladım. Ancak Diyarbakır´da hâlâ akrabalarımız var.

-Diyarbakır doğumlusun ancak futbola Ankara´da başlamışsın?

Futbola amatör takımda başladım. Ankara Esnafspor´da. Ankara Esnafspor´dan 2006 yılında Türk Telekomspor alt yapısında geçtim. 1 yıl sonra profesyonel oldum. 2010 yılına kadar Türk Telekomspor´da oynadım. 2010 yılında kulüp kapandı ve Van Belediyespor´a geçtim. 2 yıl Van Belediyespor´da oynadım.   2 yıl sonrasında Mersin İdman Yurdu´na transfer oldum. 3 yılda Mersin İdman Yurdun´da serüvenim oldu.  Bu senede Kayserispor´a geldim.

-Kısa zamanda çok iyi bir noktaya geldin. Bu süreç senin için nasıl geçti?

Küçüklüğümden belli bekliyordum. Hayallerim hedeflerim vardı çünkü kendime güvenim, kendime inanıyordum. Bir şeyleri başarabileceğimi biliyordum. Çalışarak takibi ki.  Van Belediyespor iyi bir süreç geçirdim. 2 yıl dolu dolu oynadım, 3.Lig´de. İyi de bir sezon geçirdim iki yıl boyunca.  Ondan sonra birkaç takım vardı isteyen ama Mersin İdman Yurdu oldu.  Mersin İdman Yurdu´nda güzel bir süreç geçti.  Mersin´de ilk sene oynayamadım.  Fazla şans bulamadım. Ondan sonra ki senelerde hocalarımda güvendiler, şans verdiler ve iyi değerlendirdim ve şimdi Kayserispor´a geldim.

-A Millî Takım kadrosuna ilk çağrıldığını duyduğunda neler hissettin? Yeniden davet bekliyor musun?

Herkesin hedefidir Milli takım oynamak.  Ben Mersin İdman Yurdu´nda oynamaya başladığım süreçte hedefim artık Milli takımdı. İstiyordum gerçekten arzuluyordum. Çok çalışıp bir gün davet edileceğimi biliyordum.  Fatih Terim (hocanın) çağıracağını biliyordum.  Bekledim, sabrettim ve sağ olsun Fatih hoca da performansımı değerlendirdi ve beni Milli takıma çağırdı.  İki tane hazırlık maçı vardı.  Avusturya ve İsveç maçları vardı.  Şuan Kayserispor´dayım.  Kayserispor´da da oynuyorum. Çok şükür iyi de oynuyorum.  Osmalıspor maçı sonrası yeniden Milli takıma davet edildim ve bunun için çok mutluyum. Ay-Yıldızlı forma altında  performansımı sahaya yansıtmak istiyorum.

/resimler/2016-11/8/1513160055176.jpg

-Yaptığın kurtarışlardan dolayı, taraftarın ayrı bir sevgisini kazandın. Özellikle Beşiktaş, Gaziantepspor ve Antalyaspor maçlarında. Kendi performansı neye borçlusun?

Hani klasik olacak ama çalışma borçluyum. Mental olarak hazır tutuyorum kendimi.. Oynamıyorum diye kendimi salmıyorum. Hep hazır sanki oynayacakmış gibi hazırlanıyorum ve bekliyorum. Galatasaray maçında hazır olmasam kafa olarak, oynamıyorsun moralin bozuk diye o maça öyle çıksam daha farklı olacak belki. Ben mental olarak hazırdım. Böyle olunca da ister istemez başarı kaçınılmaz oluyor yani. Çok çalışmaya bağlıyorum performansımın iyi olduğunu.

-Gelecekteki kariyer hedeflerin neler?

Hiçbir zaman hedefler bitmemeli ve bitmezde. Benim önceki hedeflerim Süper Lig´e çıkıyım. Sonra Süper Lig´e çıktım oynayım, oynadım.  Oynadıktan sonra Milli takım dedim, Milli takımda oynadım.  Şimdi 4 büyük ve Avrupa diyorum. İnsanların her zaman hedefi olması lazım. Hedef olmazsa başarı olmaz çünkü. Hedefin olması gerekiyor. O hedef doğrultusunda çalışmak gerekiyor, kendini sıkmak gerekiyor, ciddi almak gerekiyor,disiplin olması gerekiyor. Benim hedefim öncelikle Kayserispor´da uzun süre oynamak, kaptanlık yapmak. Gerçekten çok iyi bir kulüpteyim. Klasik değil, gerçekten düzenli, güzel bir kulüpteyim. Şehir olarak olsun, taraftar olarak olsun, kulüpteki yönetim olsun, yöneticiler olsun, personeller olsun hep iyi niyetli insanlar var burada. Ben Kayserispor´un gerçekten yürekten söylüyorum, içtenlikle söylüyorum başarılı olmasını isterim. Ben her zaman Kayseri ve Kayserispor´da olmak istiyorum. İster istemez hedefimde 4 büyük takımlar var.

-Kayserispor´dan teklif aldığında neler hissettin?

Kayserispor ile ilgili bir transfer görüşmemiz var dediler. Menajerlerim olsun, Hakan hocam olsun. Gerçekten ciddi düşündüm hemen. Biliyorum çünkü Kayseri´nin düzenli olduğunu söylüyorlardı. Güzel bir şehir olduğunu da iyi bir takım olduğunu da tanıdığımı bildiğimi hocalarımızda var zaten. Umduğum gibi de buldum. Direk geldim. Alıştım. Çünkü Burada aile orta mı var. Çalışanlar olsun, yöneticiler olsun, takım arkadaşlarım olsun hiçbir zaman egoist insanlar yok burada hep alçak gönüllü insanlar var. Kolej takımı havasında. Herkes burada eşit. Kimse kimseden üstün değil. Zaten ister istemez kaynaşıyorsun. Bu yönünü sevdim Kayseri´nin. Burası gerçekten çok düzenli bir kulüp. Kayserispor başarıyı hak ediyor.  İnşallah burada başarılı olacağız hep beraber.

 /resimler/2016-11/8/1558488233654.jpg

-Kayseri´yi nasıl buldun, gezme fırsatın oldu mu?

Erciyes Dağına gittim çok beğendim. Kayseri gerçekten çok güzel bir şehir. Mersin İdman yurdu´nda oynadım. Mersin´de deniz olduğu için biraz daha avantajlı.Mersin´den sonra Kayseri diyebilirim. Ankara, Kayseri aynı ben alıştığım için biliyorum.

-Boş zamanlarında neler yapmayı tercih ediyorsun?

Önce türkü dinlemeye çok severim. Her türlü şarkı dinlerim de özellikle daha çok türkü ön planda. Kendim mırıldanır, söylerim önceden merak vardı. Sonra bir bağlama merakımı çekti böyle. Geçen sene Mersin´de Servet (abi) Çetin beraber kursa da gittik. Beraber öğrendikte. Azda olsa öğrendik. Hoşumuza gidiyordu. Bence her insanın imkân varsa insanın bir müzik aleti ile uğraşması gerekiyor kesinlikle çünkü rahatlatıyor insanı. Boş zamanlarımda alırım evimde 1-2 saat takılırım bağlama ile. Müziğimi dinlerim. Bence her futbolcunun ya da sporcunun bir müzik enstrümanı ile uğraşması lâzım. Çünkü bu stres ortamında, oyuncuyu çok rahatlatan ya da maçlara daha farklı motive eden bir şey bu bana göre. Maçlara da türkü dinleyerek ya da bağlama çalarak hazırlanıyorum.

/resimler/2016-11/8/1603549489781.jpg

-Kayseri´deki taraftarı ve futbola olan ilgini nasıl buldun?

Pasolig olayı gerçekten genel olarak Türkiye´de kulüpler sıkıntı yaşıyor.  Taraftarlar Pasolige karşı ister istemez cephe aldılar. Pasolig çıktığından bellidir taraftar sayısı düştü. Gerçekten yarı yarıya düştü. Bütün stadyumlarda, hatta dört büyük takımlar görmek mümkün. Bence Kayseri´deki taraftar futbolu bilen taraftarlar var. Çünkü ben yorumlara bazen bakıyorum. Söyledikleri doğru olan taraftarlarda var. Futbola ilgisi olan bilgili insanlar. Ben daha da desteği bekliyorum.  İçerideki daha da coşkulu doldurmamız  gerekiyor.  Bize destek gerçekten gerekiyor bu sene.  İyi oynuyoruz, şansız mağlubiyetler aldık.  Her zaman destekçimiz olsunlar. Bizim yanımızda olsunlar.

-Kayserispor´u bundan sonraki haftalarda nasıl görüyorsun?

Kötü bir futbol yok. Kötü futbol olsa diyebilirsin hani kötü bir takımımız var diye. İyi oynuyoruz şansız gol yiyoruz, mağlup oluyoruz, biz atamıyoruz, gol yiyip mağlup oluyoruz veya 10 kişi kalıp mağlup oluyoruz. Biliyorsun kaç tane örneği var. Ama gerçekten biz yakışmıyor burada olmamız gerekiyor.  Hepimiz üzülüyoruz, gerçekten hepimizi kahroluyoruz ama bunun üstesinden de gelecek olanlarda biziz ve kısa zamanda da kesinlikle dönecek bu ibre bize. Hep böyle gitmeyecek. Kesinlikle başarılılar, galibiyetler puanlar gelecek ve üst sıralara kesinlikle çıkacağız.

-Takımdaki birlik ve beraberlik nasıl?

Ben ilk gün geldiğimde hemen takım arkadaşlarım yanıma geldi. Şakalaştık, konuştuk sohbet ettik. Hemen böyle kaynaştık. Burada ortam gerçekten iyi.  Yabacı birisi hiç yabancılık çekmez burada hemen kaynaşır. Tanıştıktan sonra burada çok sıcak bir ortam var. Aile birlikteliği var.

-Eklemek istediğin bir şey var mı?

Çok teşekkür kardeşim. Keyifli bir röportaj oldu. Emeğinize sağlık. Taraftarımızın bize güvensin hep yanımızda olsunlar. İyi günde kötü günde yanımızda olsunlar. Bu süreç Allah´ın izni ile  geçecek çünkü. Hep böyle gitmeyecek.İyi oynuyoruz, iyi bir takımımız var sadece biraz şansısız, ama bunu telafi edeceğiz.Gerçekten inansınlar bu takım hak ettiği yere gelecek. (Röportaj: Memduh Borazan)

 /resimler/2016-11/8/1606242148927.jpg  /resimler/2016-11/8/1607309337674.jpg

 

 

 

 

 

 

 



Anahtar Kelimeler: İSTEDİ BAŞARDI