Gebelikte nasıl beslenilmesi gerektiği ile ilgili açıklama yapan Acıbadem Kayseri Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Hümeyra Taşçıoğlu şunları söyledi: “Fazla kilolar varsa gebe kalmadan önce sağlıklı beslenmeyi hedef edinerek ideal kiloya ulaşılmalıdır. Beden kitle endeksi normal olan gebelerde önerilen kilo alımı 9 kg-12,5 kg arasındadır. Gebelik esnasında aşırı kilo alımı durumlarında; yüksek tansiyona daha sık rastlanır. Bu durum ise gebelikte ve doğumda sorun yaşanmasına sebep olur.
Gebelikte en çok dikkat edilmesi gereken şey, iyi kalitede protein kaynaklarını tüketmektir. Çünkü protein depolanması ve gereksinimi gebelik ilerledikçe artar. Protein ihtiyacının; ideal kombinasyonlarda aminoasit içermelerinden dolayı; et, süt, süt ürünleri, yumurta, kümes hayvanları ve balık gibi hayvansal gıdalardan karşılanması önerilir. Yalnız yumurta az pişmiş değil taze ve iyi pişmiş tüketilmelidir. İçinde pişmemiş et olan çiğ köfte gibi besinler bu dönemde asla tüketilmemelidir.
Gebeliğin ilk üç ayında besin gereksinimi gebelik öncesi ile aynıdır veya hafif artmıştır. Sonraki dönemde ise yaklaşık 300 kcal ek enerji gerekir. Bu da her öğünde 1-2 kaşık fazla tüketilerek karşılanabilir. Mutlaka bir öğün et, bir öğün sebze olacak şekilde ve öğünlerin yanında salata, yoğurt/ayran, ekmek/pilav/makarna/çorba gibi tahıllar eşlik edecek şekilde öğün planı yapılmalıdır.
Omega 3 ve Omega 6 doymamış yağ asitlerinden zengin olan balık tüketimi olmazsa olmazlar arasındadır. Gebelik süresince haftada 2 kez balık tüketilmelidir. Balık tüketilemiyorsa da balık yağı ile desteklenmelidir. Yapılan çalışmalarda balık yağının anne karnında, bebeğin zihinsel ve bedensel gelişimi üzerine olumlu etkilerinin olduğu görülmüştür. Ayrıca gebeliğin son dönemlerinde bebekte beyin ve retina gelişimi için gereklidir.
Günde 2,5-3 litre su içilmelidir. İnsan bedeninin %55-60`ı sudur ve yenidoğan bebeğin su oranı %70 civarındadır, ayrıca gebelik döneminde yediğiniz besinler plasenta ve kordon sayesinde su aracılığıyla bebeğe taşınmaktadır.
Her gün aldığınız kafein miktarını azaltmanız gerekir. Kafein, kahve, çay ve çikolata gibi bazı yiyecek ve sıcak içeceklerde doğal olarak bulunur. Ayrıca bazı yumuşak içeceklere ve enerji veren içeceklere de katılır. Günde 300 mg’dan fazla kafein almamak önemlidir. Çünkü yüksek miktarda kafein doğumda bebeğin kilosunun düşük olmasına ve hatta düşüklere yol açabilir.
Gebelikte bulantı ve kusmalar özellikle gebeliğin ilk üç ayında daha belirgindir. Çok yağlı ve baharatlı yemeklerden, ani hareketlerden kaçınmak gerekir. Sabahları kuru ekmek, çubuk kraker bulantıyı bastırabilir. 2-3 saatte bir sandviç veya meyve gibi hafif gıdalar rahatlama sağlar. Ayrıca sıvı alımı yemeklerle birlikte değil yemek aralarında alınmalıdır.
Gebelikte kanda demir, kalsiyum, magnezyum ve çinko düzeylerinde bir miktar azalma gözlenir. Folik asit, vitamin B6 ve vitamin B12’de yarıya yakın azalma oluşur. Bakır ve D vitamini düzeyi ise artar. Gebelikte beslenme için yeterli kalori ve protein içeren, uygun kilo artışını sağlayacak tüm dengeli diyetler, genellikle demir hariç gerekli tüm mineral ve vitaminleri içerirler.
Folik asit desteği nöral tüp defektini, doğumsal kalp hastalıklarını, yarık dudak-damak riskini azaltmaktadır. Nöral tüp defektlerinin çoğunluğu günde 400-600 mcg folik asit alımı ile önlenebilir. Folik asit kullanımına gebelikten en az bir ay önce başlanmalı (tercihen 3 ay önce) ve gebelikten sonra en az bir ay, mümkünse 12. haftaya kadar devam edilmelidir.
Düzenli egzersiz yapılması önem taşır. Özellikle de her gün yapılan 30-45 dakika yürüyüşün bebeğinizin hareketleri, doğumunuzun rahat olması, fazla kilo almamanız ve stresinizi yenme üzerine çok önemli katkıları bulunmaktadır. Gebelik döneminde yapılan egzersiz bağırsak hareketlerinizi artırarak kabızlığa engel olur.”