DENİZ´İN BİR RÜYÂSI VAR
Kayserispor´un başarılı genç oyuncusu Deniz Türüç Büyük Kayseri Gazetesi´ne konuştu. İlk hedefim, ?Milli takım formasını giymek? dedi.
Kayserispor´a 2015-2016 sezonunda transfer olan ve geldiği günden bugüne kadar önemli işlerin altına imza atan genç oyuncu Deniz Türüç ile Spor Muhabirimiz Memduh Borazan sizler için keyfili bir röportaj gerçekleştirdi. Futbola 4 yaşında başlayan ve birçok tecrübeye sahip olan Deniz Türüç´ün ilk hedefi Milli takımda oynamak ve daha sonra 3 büyük takım veya Avrupa´da oynamak istiyor.
-Seni tanıyabilir miyiz?
29 Ocak 1993 doğumluyum. 23 yaşındayım. Hollanda da doğdum büyüdüm. Evli ve bir çocuk babasıyım. Eşimin ismi Ayden Türüç. Oğlumun ismi Shauna 3 yaşında. Sağ açık sol açıkta oynuyorum. Aslında mevkim orta saha. Sol ayağım etkilidir ve sağ ayağımı da kullanıyorum. Hollanda´n Kayserispor´a transfer oldum.
-Futbola nasıl başladın?
Futbola 4 yaşında başladım. 9 yaşından itibaren 18 yaşına kadar Twente alt yapısı gördüm. Hollanda´nın en iyi alt yapısından bir tanesi FC Twente? Ajax, Feyenoord beraber. 18 yaşında Twente´den ayrıldım ve De Graafschap takıma geldim ve 1 sene burada oynadım. Bir sene sonra Go Ahead Eagles takımına gittim. 3 sene Go Ahead Eagles´de oynadım. 17 sene sonra şampiyonluk yaşadık. Birinci Ligden bir üst lige çıktık. İlk sene takımı ligde tuttuk ve daha sonra Kayserispor´a transfer oldum.
-Kayserispor´a transferin nasıl gerçekleşti?
Tolunay hoca beni çoktan beri Türkiye´ye getirmek istiyordu. Karabükspor´dan beri beni tanıyor ve istemişti. O dönemlerde daha ben Türkiye´yi düşünmüyordum. Hollanda´da çok iyi sezonlar geçiriyordum. Galatasaray ve Beşiktaş´ta geldi ayağıma tekliflerle. Ben kendim gelmeyi düşünmüyordum. Karabük´ten 3 sene sonra Tolunay hoca Kayserispor´a geldi. Gene transfer etmek için beni uğraştı. Ben daha sıcak baktım bu duruma. Çünkü Kayserispor´a gelmeden önce futbolcular bir kulüp duyduğunda ilk olarak Google´den stadyuma bakmak, şehire bakmak benim eniştem yani ablamın eşi Kayserili. Ne kadar rahat bir şehir olduğunu anlattı. Bende dedim öyleyse hoca isterse başkanımız iyi insansa. Başkanımız gördüğüm kadarıyla çok iyi birisi başkanımız. Ahmet Yıldız sağ olsun beni burada gezdirdi. Zaten çok çok istiyordu, Kayserispor´a transferim hocanın sayesinde oldu. Kayseri´ye geldikten sonra Recep Mamur başkan ve Ahmet Yıldız abi büyük rol oynadılar.
-Hollanda ile Türkiye arasında futbol anlamında fark var mı?
Evet Hollanda ile Türkiye arasında fark elbette var. Hollanda da futbol biraz daha taktiksel yumuşak daha büyük alanlar bulursun. Türkiye´de ise taktik biraz daha az. Daha çok duygusal üzerine daha çok fizik üzerine bir de daha az alan buluyorsun ve daha sert bir lig. Daha zor bir lig. İlk sene bende kötü maçlar oynadım. Alışma dönemim oldu. Robin Van Persie hale her maç oynamıyor, Wesley Sneijder ilk senesi çok az oynadı. Lukas Podolski hala ayak uyduramadı daha Türkiye´ye. Türkiye çok farklı ve zor bir lig fiziksel açıdan ve sert geçiyor.
-İlk senen ile ikinci seneni nasıl değerlendiriyorsun?
İlk sene dediğim gibi kendi babamla ve menajerlerimle çok konuştum. Bana dediler ki 20 maçtan sonra Deniz hala alışmadın mı! Şimdi alışmadıysan ne zaman alışacaksın dediler. Benim dediğim herkese aynısı oldu. İlk sezon böyle başladı, böyle olacak. Ben elimden geleni yapacağım savaşacağım çünkü futbolcular öncelikle bir yüzde yüz kendini maça vereceksin. Geçen sene her maç bunu yaptım. Geçen seneki yaptıklarımın bu sezon faydasını görüyorum. İyi ki yapmışsım. Ekstra olarak az yaptım, çünkü dediğim gibi alışma sürem vardı Bu sene biraz daha tabi sorumluk aldım. Hakan hocayla da konuştuk. Sağ olsun beni her zaman oynattı. Bana dedi bu takımda önemli bir oyuncu olabilirsin dedi. Mücadele et dedi. İşini yap dedi ve senin için çok güzel şeyler olabilir dedi. Sende o kapasite var dedi. Güçlüsü, fiziğin var, süratlisin, iki ayağına da kullanıyorsun dedi. O açıdan biraz daha öz güvenli başladı bu sezon. İnşallah bu çizgi aynen böyle devam eder. Bende kendimi iyi hissediyorum. 5 asist 2 gol. 11 maçta bende çok iyi. Bu sezon daha fazla gol atarım inşallah. Bizim takımın buna ihtiyacı da var.
-Kariyer açısından hedeflerin nedir?
Öncelikle herkesin bir hedefi mutlaka vardı. Benim hedefim takım olarak takımımı ligde tutmak. Daha doğrusu ilk 10 bitireceğiz. Takım açısından 5 puanımız daha olsa daha farkı yerlerde olurduk. Hedefim takımımı ligde tutmak ve daha iyi yerlere getirmek.
Milli takım dolayı oldu gidip mi gitmeyeceğim mi diye bekledim, ama Fatih hoca bu sefer çağırmadı. İnşallah önümüzdeki sefer çağırır. Milli takım hedeflerimden bir tanesi. Bir gün yeniden Avrupa´ya dönmek istersin yani. Ya üç büyük takımdan biri olacak ya da Avrupa olacak. İlk hedefim Milli takım forma giymek daha sonra Avrupa da oynamak.
-İki senedir Kayseri´den ve Kayseri´nin neleri sevin neleri beğendin?
Kayseri çok güzel bir şehir. Hem büyük şehir hem de küçük şehir. Bir buçuk milyon insanımız var yaşayan ama yapacak az bir şey var. Yollarımız geniş tertemiz bir şehir. Türkiye´nin en güzel şehirlerinden biri Kayseri. Çok seviyorum ve beğeniyorum. Ailemle yaşıyorum burada çok şükür onlarda memnun Kayseri´de olmaktan. Bomba olayları felan Kayseri´de hiç olmuyor. Başkanımız 30 seneden beri neredeyse bu işi yapıyor. Ahmet abi ne zamandan beri futbolun içinde. Hocamız ben kendim kişilik olarak taktiksel açıdan güçlü hocayı Türkiye´de olduğunu bilmiyordum. Her anlamda Kayseri çok güzel bir şehir çok seviyprum. O da ister istemez sahaya yansıyor.
-10 numaralı formayı giyiyorsun, senin için özel anlamı var mı?
Geçen sene ben geldiğimde 10 numarayı Diego Lopes almıştı. Onu da bozmak ve kırmak istemedim. 11 numara boştu ve 11 numarayı aldım. 10 numara değerli tabi çoğu futbolcu orta sahada ve ön bölgede oynayan futbolcular 10 numarayı giymek ister. Çünkü futbolun en güzel numarası benim için benim için anlamı o. Tabi ki bir baskı var, o formanın hakkını vereceksiniz. Benim için sıkıntı yok. Ben 4 yaşından beri futbol oynuyorum. Neredeyse 20 sene oluyor. Baskıyı FC Twente de oynarken de yaşadım. Düşmemek için ne demek olduğunu ligde tutmak takımı ne demek olduğunu biliyorum. Çünkü Hollanda da 3 sene onun için oynadım yanı. 23 yaşında olmama rağmen 150 maç var.
-Türkiye´deki taraftarı nasıl buluyorsun?
Hollanda da stadyumlar o kadar büyük değil, ama büyük stadyumlarda var. Her zaman bütün stadyumlar ful. Demek istediğim bizim stadyumlarımız büyük, daha güzel ama taraftarımız yok. Bizim derken bütün Türkiye´de takımların yok. Çok az taraftarımız var. Benim duyduğuma göre Pasolig ile alakalı bu. Futbolcular arasında da konuşuyor, ne yazık ki bizim içinde kötü oluyor. Birisi misafir olarak Kayserispor stadyuma geldiğinde önceden bir seyirciden korkmalı. Ondan sonra seyirciden sonra on bir on bir oynayacağını on iki, on bir oynamalısın aslında. Benim öğrendiğim bildiğim bu. Hollanda da böyle çünkü. Zamanında böyle değilmiş bütün stadyumlar dolarmış. Ne yazık ki taraftarımız yok yani. Bizi desteklemeye gelseler çok daha iyi şeyler olabilir.
-Unutamadığın bir anın var mı?
Benim Gaziantep´de yaptığımı, Hollanda da ligde kalma maçında oldu. Hollanda da bir gol bir asist yaptım Gaziantep´de iki gol attım. Go Ahead Eagles, Heracles´e karşı 1-0 geri düştük. 1-1´de asist yaptım birini kendim attım. O maçı hiç unutmuyor bir de Gaziantepspor maçını da kolay kolay unutmam. Çünkü hem takım için hem de benim için çok güzel bir anı oldu.
-Kayserispor´un bu sene durumunu nasıl değerlendiriyorsun?
Aslında çok basit, futbol bir detay işi. En az hatayı yapan maçı kazanır. Bu hayatın kuralı. Öncelikle başladığımıza bizim burada Akhisar´a 2-0 yenildiğimiz maçta ilk 60.dakikada oynadığımız futbola karşı 2-3 gol atsaydık kimse şaşırmazdı. Bursaspor maçında rakibimiz 10 kişi kalmış biz bir kişi fazlayız ve 1-0 öne geçtik. Bursa maçını yeneceğimize yere bir şey hatalarla mağlup olduk ve 3 puan bıraktık. Fenerbahçe maçında son dakikada gol yiyoruz beraber kaldık. Bu iki maçta hak ettiğimiz karşılaşmalar. Kasımpaşa maçında 1-0 öndeyken maçı 2-0 veya 3-0 yapacağımız yere yeniliyoruz kırmızı karttan sonra. Osmanlıspor maçı son saniyede bir gol yedik ve haksızlık oldu. 4 maçta toplam 9 puan kaybettik, eğer bu 9 puanı daha koyduğumuz zaman 18 puan yapar şuan 4.sırada olmamız gerekiyordu. Demek istediğim futbolda çok küçük detaylar maçın sonucuna etki ediyor. Biz takım olarak gösterdiğimi futbol şuan 18 puan olsaydık hiç kimse şaşırmazdı. Çünkü takım oturdu, herkes bir birini tanıyor. Biraz daha bireysel hatalarımızı dikkat edebilirsek Kayserispor daha iyi yerlere gelecek. Osmalıspor karşısında son dakikada golü yemeseydik şuan 7.sıradaydık. İyi ile kötü arasındaki çizgi çok ince. Bizde şimdi ne yazık ki biraz kötü tarafta duruyoruz istatistiklere baktığımız zaman ama aslında hak ettiğimiz yer değil yani Ben herkese dedim biz böyle devam edersek çok güzel yerlere geleceğimiz inanıyorum.
-Eklemek istediğin bir şey var mı?
Benim ile bu röportajı gerçekleştirdiğin için çok teşekkür ederim abi. Emeğine yüreğine sağlık. Futbol camiasında taraftar çok önemli. 12 adam oluyor takım için. Bizi taraftarımız hem kötü günümüzde hem iyi günümüzde Kapalı Kale´nin yaptığı gibi yaparlarsa bizi hem mutlu ederler hem de bizi başka yerlere getirirler. İnşallah da inanıyorum ki de önümüzdeki maçlarda bizi desteklemeye gelirler.
(Röportaj-Fotoğraflar: Memduh BORAZAN)