Tarih: 31.01.2019 09:48

Bu yöntem KOAH hastalarına nefes aldırıyor

Facebook Twitter Linked-in

 Acıbadem Kayseri Hastanesi Göğüs Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Bayram Metin, bronkoskopik yöntemle amfizemli akciğerin hacminin küçültülmesini sağlayan ?Valf veya Koil´ uygulamaları sayesinde KOAH hastalarının artık daha rahat nefes alarak yaşam kalitelerinin artırıldığını söyledi. 

Sigara kullanımına bağlı gelişen bir hastalık olan KOAH hastalığının başlangıçta hava yollarında daralmaya neden olarak nefes darlığı ve kronik öksürük şikayetleri şeklinde belirti verdiğini belirten Doç. Dr. Metin, ?Hastalık ilerledikçe hava yolu daralması nedeniyle hava akciğerlerde hapsoluyor ve işe yaramayan hava baloncukları akciğeri dolduruyor. Bu durum akciğerin sağlam bölgelerinin de havalanamayacak duruma gelmesi sonucunu doğuruyor. Bunun sonucunda da karın boşluğu ile göğüs boşluğunu ayıran ve solunumun ana kası olarak nitelendirilen diyafram tamamen düzleşiyor; hareket kabiliyetini yitirdiği için de hastanın nefes kapasitesi büyük ölçüde azalıyor? dedi. 

İleri evrede Valf veya Koil yöntemleri devreye giriyor 
Amfizemin erken aşamasında hastalar için sigarayı bırakma önerilerinin yanı sıra genellikle nebül ve inhaler tedavi yöntemleri kullanıldığını kaydeden Doç. Dr. Metin, hasta ileri evre olarak nitelenen 4. evrede ise göğüs içerisinde basınç artışına neden olan amfizemli alanın küçültülmesine yönelik cerrahi ve bronkoskopik volüm küçültme yöntemlerinin gündeme geldiğini ifade etti. 

Bronkoskopik volüm küçültme yöntemlerinden en sık kullanılanları Valf (kapakçık) ve Koil (akıllı sarmal tel) yöntemleri olduğunun altını çizen Doç. Dr. Metin, ?Bu yöntemler temelde ışıklı-kameralı bir tüp aracılığı ile ağız yolundan soluk borusuna girilerek yapılan bir akciğer endoskopisi eşliğinde gerçekleştiriliyor. Ortalama 45 dakikada gerçekleştirilen bu uygulamalar için hastanın vücudunda herhangi bir kesi yapılmıyor? diye konuştu. 

Sağlıklı alanlar daha iyi kullanılır hale getiriliyor 
KOAH geri dönüşsüz bir hastalık olduğundan volüm küçültme yöntemlerinin hastalığı tamamen ortadan kaldırmadığını ve hastanın işlem sonrasında her halükarda ilaç kullanmaya devam etmesi gerektiğini dile getiren Doç. Dr. Metin, ?Ancak işlem sonucunda akciğerin işe yarayan alanları daha iyi kullanılır hale geldiği için hastanın oksijen ihtiyacında ve ilaç kullanma miktarında ciddi azalmalar meydana geliyor. Hastanın nefes kapasitesinde ve yürüme mesafesinde kayda değer artışlar sağlanıyor; hasta günlük hayatta kendi ihtiyaçlarını daha rahat görebiliyor? ifadelerini kullandı. 

İşlem öncesi hastanın sigarayı bırakması şart 
Hastaya hangi yöntemin uygulanacağına işlem öncesinde çekilen akciğer tomografisi ile karar verdiklerini söyleyen Doç. Dr. Metin, sigara içmeyen hastalarda yöntemin uygulanmadığını sözlerine ekledi. 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —