Eskişehir`deki Gezi eylemleri sırasında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz davasında mahkeme kararını açıkladı. Mahkeme, Ali İsmail Korkmaz`a son tekmeyi atan polis memuru Mevlüt Saldoğan`a 10 yıl 10 ay hapis cezası verdi, silah ve biber gazının kullanıldığı dava sonucunda anne Emil Korkmaz, bu ülkede adalet yok diye haykırdı!
Eskişehir’deki Gezi eylemlerinde yaralandıktan sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın Kayseri’de görülen 7’inci duruşması sabah saatlerinde başladı. Kararın açıklanmasını bekleyen Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz’ın ilk sözleri, “Hak ettikleri cezayı alsınlar” oldu. Dün karar bağlanan Ali İsmail Korkmaz davasına Korkmaz ailesinin yanı sıra Taksim Dayanışması’ndan Mücella Yapıcı ve Can Atalay, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, CHP’li vekiller Sezgin Tanrıkulu, Hüseyin Aygün, HDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş ve Erol Dora katıldı. Duruşma hareketli başladı. İçeride ve dışarıda yoğun güvenlik önlemlerinin vardı. Duruşma salonunda resmi ve sivil polislerin seyirci sıralarında yoğun şekilde oturmasına avukatlardan itiraz geldi. Bazı izleyiciler Ali İsmail Korkmaz tişörtleriyle duruşmaya geldi.
“Sanık Saldoğan, duruşmaya telekonferans sistemiyle katıldı”
Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, tutuklu sanıklardan Mevlüt Saldoğan, İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever ve Ebubekir Harlar, tutuksuz sanıklar Yalçın Akbulut, Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in yargılanmalarına devam edildi. Geçen duruşmaya ameliyat olduğu için katılamayan tutuklu sanık Mevlüt Saldoğan, bu duruşmaya telekonferans sistemiyle katıldı. İddia makamına mütalaa konusunda değişiklik olup olmadığı soruldu. İddia makamı, daha önceki mütalaayı aynen tekrar ettiğini bildirerek, sanık Yalçın Akbulut’un tutuklanması talebini yineledi.
Sanık İsmail Koyuncu, tahliyesini isterken, sanık Ebubekir Harlar, “Ben kimseyi dövmedim, öldürmedim. Polisin yakala demesiyle yakaladım. Hiçbir suçum olmadığını bile bile yatarım. Benim için adaletli davranmanızı isterim” dedi.
“Bu gençleri sokağa düşürenler asıl katillerdir”
Tutuklu sanık Mevlüt Saldoğan, “Görüntülerdeki benim zor kullandığım şahsın Ali İsmail olduğu ispat edilememiştir. Sözde tanık Semih Berkay Yapıcı’nın teşkilatıma, devletime kin ve nefret dolu yazısından yola çıkılarak orada bahsedilen şahsın Ali İsmail Korkmaz olduğu iddia edilmiştir. Bu şahıs 6 değişik ifade verilmiştir. Sanığın lehine ve aleyhine olan bütün delilleri toplamakla yetkili cumhuriyet savcısı susmuştur. Benim zor kullandığım şahıs Ali İsmail Korkmaz olsaydı o saatlerde beyin kanaması geçirmesi gerekirdi. Ali İsmail 18-20 saat sonra beyin kanaması geçirmiştir. Gezi Parkı demokratik hak kullanmak ise halkın canına, malına kast etmek nasıl bir demokratik hak kullanılışıdır. Bu demokratik bir hak kullanılışı olmadığı ortadadır. Sizin kararınız belli. Ben vicdanınıza bırakıyorum. Gerçek bir katil aranıyorsa Gürkan Bey ilk duruşmada demişti ki ‘Günah keçisi istemiyorum’ Ben kendisine katılıyorum. Gerçek katil sanık sandalyelerinde olan arkadaşlarım değil. Öldürecek kadar cesareti olmayanlar, bu güzelim gençleri sokağa düşürenler asıl katillerdir. Katili benim teşkilatımda değil Gezi Parkı’nın arkasındaki kişilerde arayın. Ben yıllarca, namusumla görevimi yaptım. Ben kimseyi kasten yaralama ve öldürme kastı ile hareket etmedim. Bir polis memurunun mesleğe başladığı zaman yaptığı yemine bağlı kalarak hareket ettim. Benim yalan söylemediğim arta yerde. Asıl katiller polisler değildir” demesi duruşma salonunu karıştırdı. Duruşma salonunda bulunanlar, mahkeme başkanının savunmaya müdahale etmemesine tepki gösterdi.
“Anne Korkmaz, yığıldı kaldı”
Gezi olayları sırasında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz davasında karar açıklandı. Mahkeme, sanık polis memuru Mevlüt Saldoğan’a `ölüme sebebiyet vermek` suçundan 13 yıl hapis cezası verirken bunu 10 yıl 10 ay hapse çevirdi. Diğer polis memuru Yalçın Akbulut’a ise önce 12 yıl hapis cezası verilirken ceza 10 yıla indirildi. Savcı mütaalasında sanık polis Saldoğan`a müebbet istemişti. Mahkemenin kararı açıklamasının ardından salon karıştı. Müdahil avukatlarının bulunduğu bölümde müdahil isimlerle polisler arasında tartışma yaşandı, bir polisin silahını çektiği görüldü. Kararla birlikte korumalar şemsiyeler açarak heyetin salondan çıkarılmasına eşlik etti. Karar en çok Ali İsmail`in annesini üzdü. Anne Emel Korkmaz, kararı duyunca oturduğu sandalyesinde yığıldı kaldı, hiçbir şey söyleyemedi ama acısı yüzüne yansımıştı.
“Son tekmeyi vuran 10 yıl aldı”
Heyet saat 11.00’de yerini aldı, ardından derin bir sessizlik çöktü salona. Ankara Numune Hastanesi’nde tedavi gördüğü öne sürülen davanın 1 numaralı sanığı Mevlüt Saldoğan ile bağlantı kuruldu. Sanık Saldoğan da ekrana geldi. Mahkeme Başkanı kısa bir konuşma yaparak davayı şu sözlerle özetledi: “Hep beraber bugüne kadar getirdik, müzakeremizi yaptık, bir kanaate ulaştık, mahkeme kararları demokratik kurallara göre tepkiler gösterilebilir. Dört ayrı başlık altında topladık kararımızı, karar sonrası istirhamım bunu salon dışında demokratik çerçevede yapalım.”
Başkan ardından "Kasten insan öldürme ve bu suça iştirak suçundan cezalandırılmak istemiyle kamu davası açılmış ise de delillerle ulaştığımız kanaat şöyledir`` dedi.
Dördü polis olmak üzere sekiz kişinin yargılandığı davada, Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi sanıkların son savunmalarını aldıktan sonra kararını açıkladı. Mahkeme heyeti tutuklu yargılanan polis memuru Mevlüt Saldoğan’a `kasten yaralama sonucu adam öldürmeye` sebep olmaktan 13 yıl hapis cezası verirken, cezada indirim yaparak 10 yıl 10 aya düşürdü.
Sivil tutuklular İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever`e `ölüme neden olma` suçundan 8’er yıl hapis cezası veren mahkeme, takdir indirimleri ile 6 yıl 8 ay hapis cezasına karar verdi.
Ebubekir Harlar isimli sanığa `kasten yaralamadan ölüme sebep vermekten` 8 yıl hapis cezası verilirken, yarı oranında indirim yapılarak 4 yıl hapis cezasına çevrildi. Mahkeme, Harlar`ın tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurup tahliyesine karar verdi.
Tutuksuz yargılanan polis memurlarından Yalçın Akbulut’a 12 yıl hapis cezası veren mahkeme, cezayı 10 yıla düşürdü, ayrıca Akbulut’un tutuklanmasına karar verdi. Şaban Gökpınar ile Hüseyin Engin ise beraat etti.
Karar sonrasında salonda bulunanlar karara tepki gösterdi ve slogan attı. Duruşma salonu karıştı.
Polis silah çekti
Kararın açıklanmasıyla birlikte salon karıştı. Avukat Ömer Kavili karar okunurken salondan çıktığını belirterek kayda geçirilmesini istedi. Ardından Korkmaz ailesinin heyete yönelik tepkileri oldu, salondakiler Ali İsmail Korkmaz sloganları attı. Müdahil avukatlarının bulunduğu bölümde müdahil isimlerle polisler arasında tartışma yaşandı, bir polisin silahını çektiği görüldü. Kararla birlikte korumalar şemsiyeler açarak heyetin salondan çıkarılmasına eşlik etti. Salonda uzun süre alkış çalıp sloganlar atan izleyiciler adliye önünde gösteri yapan grubun yanına gitti.
“Bir gencin hayatı bu kadar ucuz olmamalı”
Mahkeme çıkışı kararı değerlendiren Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, “Ben oğlumu kara toprağa verdim, onlar ellerini kollarını sallayıp birkaç yıl yatıp çıkacaklar. Türkiye’de adaletin olduğuna inanmıyoruz. Adalete olan güvenimiz sarsıldı. Bir gencin hayatı bu kadar ucuz olmamalı. 19 yaşındaki çocuğu döverek öldürüyorlar ve 10 yıl hapis cezası veriyorlar. Bu mu bu ülkenin adaleti? Bu ülkedeki adalet bu mu? Ali’nin nasıl katledildiğine bütün dünya şahit oldu. Bütün dünya biliyor. Ben bakamadım görüntülerine. Bugüne kadar bakamadım. Bu kadar ucuz olmamalıydı oğlumun canı`` dedi.
Baba Şahap Korkmaz da hiç beklemedikleri bir kararla karşılaştıklarını söyleyerek, "Oğlumun hayatı bu kadar ucuz olmamalıydı. Adalet, suçluyu koruyor, mağduru daha da mağdur ediyor. Tahliyeler de birer skandal" dedi. (Haber Merkezi – İHA)