"YARIM BIRAKTIĞIM İŞİ TAMAMLAYACAĞIM"

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili aday adayı Çetin Arık ile projelerinden konuştuk. Geçen seçim döneminde CHP'den 2. sıra milletvekili adayı olan Çetin Arık, Bu dönem yarım bıraktığım işi tamamlayacağım” diyor. Kayseri'de doğdum, Kayseri'de doydum” diyen Arık, Gönül rahatlığıyla da aday adayıyım. Halkın sorunlarını bilen birisi olarak buradayım” diye de ekliyor. İşte Çetin Arık!

 

 

 Çetin Arık kimdir?

   1971 yılında Kayseri'nin Sarız ilçesinde doğdum. İlk, orta ve liseyi Sarız'da okudum.  Sarız Lisesi'nin dershaneye gitmeden Tıp Fakültesi kazanan öğrencisiyim. Ben oradaki öğrencilere bir model oldum. Bunun için de çok mutluyum. İlk tercihim olan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra yine ilk tercihim olan Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı'nda Araştırma Görevlisi olarak hizmete başladım. Oradaki görevimi bitirdikten sonra kısa bir süre Kayseri Doğum Evi'nde çalıştım. Daha sonra özel bir hastanede Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak çalışmaya başladım. Yani ben Kayseri'de doğdum, Kayseri'de büyüdüm, Kayseri'de, okudum, Kayseri'de çalışıyorum. Halkımla sürekli iç içeyim. Gönül rahatlığıyla da aday adayıyım. Halkın sorunlarını bilen birisi olarak buradayım.

 

 CHP vekil aday adaylarını teşkilatına teslim etti. Çoğu ilde ön seçim yapıyor.  Siz ön seçimi mi tercih edeceksiniz, yoksa genel merkezden atanmayı mı?

   Ben ön seçimi tercih edeceğim. Genel merkezimiz Kayseri'de eğilim yoklaması şeklinde karar aldı. Yaklaşık 8 bin civarında üyemizin katılacağı bir seçim olacak. Ben bu karara çok sevindim. Çünkü halk kendi vekilini kendi seçecek. Şu anda da bütün aday adayı arkadaşlarımız, halkımızla, partimizle, partilimizle, üyelerimizle iç içeyiz. Buradan da hepsine başarılar diliyorum. Centilmen bir yarış olacak. Bütün arkadaşlarımla aynı fikirde olduğumuzu düşünüyorum. Bizim amacımız Cumhuriyet Halk Partisi'nin başarılı olması. Biz Cumhuriyet Halk Partisi'ni Türkiye'de nasıl iktidar yaparız, bu gaye içerisindeyiz. Bunu şunun için söylüyorum, bu seçim gerçekten bizim olmazsa olmazımız diye düşünüyorum. Bugün karşımızda Cumhuriyet değerleriyle kavgalı bir hükümet var. Sanki aralarında BDP ile gizli bir anlaşma var. Tek başlarına seçime giriyorlar ve amaçları, barajın altında kalır AKP hükümetini tekrar iktidara getirip kendi isteklerini yapmak diye düşünüyorum. Nedir bu istedikleri? Öcalan'ın istediği şu, kendisi Doğu'da bir Kürdistan devleti kurmak istiyor. AKP'nin istediği de şu, Türkiye'ye başkanlık sistemini getirmek. Yani benim ülkemi demokrasi treninden indirip, diktatörlük trenine bindirmek istiyorlar. Ama unutmasınlar ki, karşılarında CHP var ve bugün CHP asla ve asla buna müsaade etmez. Biz 7 Haziran seçimlerinde halkın iktidarını, halk için çalışan, halk için üreten, halkın sonunu içselleştiren, komşusu açken tok yatmayan Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarını kurağız.

   Özgecan Aslan ile Fırat Yılmaz Cakıroğlu'nun öldürülmesi için neler söylemek istersiniz?

   Ateş düştüğü yeri yakıyor. Ailelerine baş sağlığı diliyorum. Burada bir toplumsal ayrışma üzerinden siyaset yapan hükümet var. Kadın erkek eşit değil diyen bir hükümet var. Kadını evde içselleştiren, kadını toplumsal hayatın dışına iten bir siyasi iktidar var. Durum böyle olunca AKP'nin önderleri ve savunucuları çıkıp şöyle demeçler verebiliyor: Tahrik etmeseydi, kısa giyinmeseydi bunlar olmazdı.” Ya da hamileyken dışarı çıkılmaz gibi çağ dışı söylemleri var. Maalesef bu söylemler, bu cani insanları, ben bunlara insan dahi demek istemiyorum, bunları cesaretlendiriyor. Bizim iktidarımızda özgürlükler, demokrasi, insan hakları olacak. Kadına birinci derecede değer verilecek. Biz yurtta sulh cihanda sulh diyen bir devletiz. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh tüm vatandır” demiş. Burada bugün bir karış toprağımızın çekilmesini içime sindiremiyorum.

    Projelerinizden bahseder misiniz? Milletvekili olduğunuzda düzeltmeye nelerden başlayacaksınız?

Ben bir hekimim ve şu anda bir sağlık çalışanıyım. Sağlıkta özel sektörde hizmet eden bir hekimim. Vatandaşların durumunu görüyorum. Bizim öncelikli hedefimiz Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidar olması. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ulusal bütünlüğü için Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidar olması lazım. Bir nebze de olsa benim bunda katkım olacaksa, ben bundan gurur duyacağım.

 

Sağlıkta dönüşüm adı altında bir takım projeler sunuldu. Yapılanları yeterli görüyor musunuz?

 

   Sağlıkta dönüşüm projesi adı altında ve bugün hükümetin en çok oy aldığı bir projeleri var. AKP hükümeti, Herkes istediği hastanede istediği hekime sıra beklemeden, ücret ödemeden, muayenesini olacak, tetkiki yapılacak, tahlilini yaptırıp çıkacak, biz muayenehaneciliği kaldırıyoruz” dedi. Ama bugün içinde olduğum duruma bakıyorum. Paran kadar sağlık hizmeti devam ediyor. Paran varsa sağlık hizmeti alıyorsun. Yani bugün yüzde iki yüz oranında katkı payı alıyorlar. Hasta geldiği zaman devlet için 12 lira katkı payı ödüyor, muayene için katkı payı veriyor, tetkik için katkı payı veriyor. Birde ameliyat olması gerekiyorsa onun için bir katkı payı veriyor. Eczaneye gittiğinde her ilaç için katkı payı veriyor. Gerçekten durum içler acısı.  Devlet eliyle alınan ve vatandaşın sömürüldüğü bir düzene girmiş durumdayız. Oysa sağlık hizmeti anayasal bir haktır. Bugün Yeşil Kartlı hastalar özel hastanelere gelemiyorlar, kabul edilmiyorlar. Öncelikle bunu bir değiştireceğiz.

Bunun dışında sağlık alanında ne gibi düzenlemeler olabilir?

 

Devlet Hastanelerinde de Performans Sistemi diye bir sistem var. Yani ne kadar çok hasta bakarsanız, ne kadar çok tetkik isterseniz siz o oranda puan alıyorsunuz. Aldığınız puan oranında da ücret alıyorsunuz. Kaliteye, niteliğe değil niceliğe bakılıyor.  Devlet hastanesinde bir hekim iki yüz civarı hastaya bakabiliyor. Bakabilir mi, bakamaz. Halkımızda da hekimler hakkında şöyle yanlış bir kanaat oluşabiliyor;  acaba bu tetkik benim için gerekli midir, doktor söyledi ama acaba bu ameliyat benim için gerekli miydi. Böylece bir güvensizlik ortamı oluşuyor. Ama gerçekten de son dönemde bu performans sistemine baktığınız zaman ciddi anlamda ameliyatlarda, müdahalelerde artış olduğunu görüyoruz. Doktorların para için bunları yaptığını zannetmiyorum ama nefistir, bu yola sapılabilir diye düşünüyorum. Bu hükümette koruyucu sağlık hizmetinin puanı sıfır. Aslolan insanların hastalanmasını engellemektir. Bunun bu hükümette hiçbir değeri yok. Bizim birinci önceliğimiz koruyucu sağlık hizmeti olacak. O zaman ekonomide de bir rahatlama olacak.

 

   Seçildiğiniz takdirde il yönetimi ile aranız nasıl olacak?

    Benim hiçbir yönetimimle, hiçbir il örgütümle, hiçbir üyemle bu zamana kadar problemim olmadı. Onların sorununu hep kendi sorunum gibi gördüm. Partililerimin, üyelerimin, vatandaşımın acılarını paylaştım. Bu mutlu günlerinde yanlarında oldum ve ben onların gönüllerindeyim. Ben bunu çok iyi biliyorum.  Ben CHP'nin her üyesinin gönlünde Çetin Arık'ın olduğunu biliyorum. Bugün bende onun rahatlığı ve huzuru var. Koşuşturmuyorum, bir panik halinde değilim. Biliyorum ki üyelerimizi en fazla 8, en az 4 kişi oy verecek. Burada bir de Çetin Arık'a oy vereceklerini çok iyi biliyorum. Onlara da sizin vasıtanızla tekrar teşekkür ediyorum. Benim iddiam şu, ben Kayseri'nin her kesimine siyasi görüşüm ne olursa olsun hizmet eden bir hekimim. Bugüne kadar bana gelen 35 bin civarında hastamın kaydını tuttum. Az bir rakam değil bu. Doğum sancılarının mutluluğa dönüştüğü gecenin 2'lerinde 3'lerinde yanlarında ben vardım. Benim elimi tutuyorlardı. Ben her gece mutlaka ve mutlaka bir doğumdayımdır. Benim hastam aradığı zaman gitmek durumunda da değilim. Ebe hanım yaptırsın diyebilirim ama mutlaka yanlarında olurum ve yanlarında olmaya da devam edeceğim. Onlar benim özverili çalıştığımı biliyorlar. Onun için ben Kayseri'de kadın hareketini başlatacağım. Ekibimizle beraber Cumhuriyet Halk Partisi'nin bütün üyeleri, başkanlarıyla beraber Kayseri'de biz en az 3 milletvekilini mutlaka çıkaracağız.

 

   Geçen dönemdeki seçim hakkında neler söylersiniz?

   Geçen dönemi çok iyi hatırlıyorum. Ben ikinci sıradan milletvekili adayıydım. Oradaki hastalarıma teker teker teşekkür ediyorum. 2011'de benim 2. sıradan milletvekili adayı olduğum seçimde bizim oyumuz 56 binden 94 bine yükseldi. Türkiye genelinde oylarını en çok artıran şehirlerin başında Kayseri geliyor. Tabii ki bu bir başarı değildi. Olumsuzluklar, imkânsızlıklar vardı.  Bu sene başaracağız diyorum. Yarım bıraktığımız işi bu seçimde tamamlayacağız.