Kabullenmeniz bile zor oldu değil mi?
13 sene önce aranıza giren birisini. Öyle ya, durduk yere işinize aşınıza çomak soktu. Yazdı, çizdi, yeri geldi eleştirdi.
Hak olan şeyleri söyledi değil mi?
Kabullenemediğiniz şeyleri yaptı. Mustafa Cengiz´den başka yabancı dil bilmeyen gazeteci güruhu ile karşılaştı. Anlam veremediniz üç dört dil bilen birisini kabul etmeniz zor oldu. İhanet ve düzen içerisinde çevrelediğiniz bu düzeni bozdu değil mi? Yalan yanlış beyanlarla korku saldığınız fakülteden uzaklaştırılmanızı, nasıl oralara geldiğinizin bir hesabını vermeniz gerektiğini sorgulatmanızı, nasıl diploma alındığını belgeletmenizi aslında korku imparatorluğu kurduğunuz bu şehirde ne kadar yalnız olduğunuzu hatırlattı size. Yalakalık yapmadan dik durabilmeyi, kitap, dergi, broşür ve adam satmadan da gazetecilik yapmayı belki de hatırlattı.
Tecavüze yeltenmeden İslam kisvesi altında haksızlık neden yaptığınızı, çalışarak, gayret ederek bir yerlere varılabildiğini, yalansız, dolansız ve iftirasızda işlerin yapılabildiğini anlattı belki de. Hiçbir belediyeden yardım, reklam ve ilan almadan da bir hayatın varlığını, kendi halinde de yaşanılabileceğini?.
Daha neler neler.
Kendinizden hep bir şeyler katarsınız. Anlayan zaten anlar. Kimseden de anlayış beklemeden. Yardım istemeden yaşamak. Onurlu ve vakurlu durabilmek için. Mücadele etmek, hırsa kapılmadan, helalinden kazanarak yoluna devam etmek. Hiçbir şantaja boyun eğmeden dik durmak ve hatta yeri geldiğinde diklenmek. Omurgalı olmak, omurgalı davranmak. Zalim ve haksızlık karşısında susmamak.
Başınıza bir şey geldiği zaman insanların ohh demesine de aldırış etmemek. Ama bu arada suçlu ile suçsuzu ayırt etmek. Sosyal medyada fütursuzca sallamak. Deli---kanlı olmamak. Her şeyin bir hesabı var. Hesap günü burada adliyeler, diğer tarafta mahkeme-i Kübra unutmayın. Bu tarafın tebligatı elinize ulaşır yakında diğer tarafın tebligatı yüce Mevla´m bilir.
Kimse bilemez.
Önce 25. Dönem Milletvekilimizle çalışmamızı kıskananlar sonra İl Başkanlığımızda basın danışmanlığı, Ömer Gülsoyun Ticaret Odası seçimlerinde Basın Danışmanlığı, Suriyelileri karşılamadaki görevimiz, 15 Temmuz için yazdığımız kitabımız, her gün TV1 ekranlarında ?´Kayseri Gündem Programımız´´, Her Cuma ve Pazartesi günleri KONTV de Gündem Özel Programımız, Habertürk Gazete ve TV Temsilciliği, TRT Haberdeki görevimiz derken bu şehirde daha başka yapılacak ne kaldı ki dercesine yaptığımız işler ve sonuçta ?´imtihan dünyasında sınıfta kalmamak için uğraşmaya devam´´.
O yüzden zor adamım ben gerçekten zor.
Beni bilen bilir.
Büyükkayseri gazetesinde günlük yazdığımız yazıları da ekleyelim. Bu arada 13 yıldır sürdürdüğüm haber sitemiz de devam ediyor, metropolhaber.net aralıksız ve anında günlük sıcak haberlerden oluşan sitemiz her zaman haber için hazır. Bu kadar işin içinden nasıl mı çıkıyoruz. Dua, dua ve yine dua ederek.
Başka türlü çıkışımızda mümkün değil. Anlatılacak çok şey var ama biz işimize bakalım. Çünkü laf ile peynir gemisi yürümez.
Tabi yemeye çalışırlar.
Ama zor adamım ben hazmımda zor yenmem de.
Ne mi yapıyorum.?
Durmak yok yola ve çalışmaya devam.
Niye mi?
Rüzgâr kayadan sadece toz alırda ondan.
Bu gün kimseye küfretmedim.
Çok şükür.
Ama küfür hakkı saklı olan üç Kayseri dümbügü var. Sıra ile yapılacak ne varsa yapılacağından emin olun.
Kalın Sağlıcakla.
