Utanmazlığın ve aymazlığın had safhalara ulaştığı şu günlerde özellikle yaptığım televizyon programlarında insanların neden sapık düşüncelerle neler yaptığını ve toplumda birden bire gençlerimizi neden kaybettiğimizi tartışıyoruz. Aile danışmanları, sosyal pedagoglar, psikologların ortak noktası ?´gençlerimizi kaybediyoruz´´.
Neden? Sorusuna cevap pekte bulamadık.
Aile dedik doğru, arkadaş dedik, doğru.
Bu aslında bir günlük uğraşlar sonucu ortaya çıkan bir şey değildi. Cinsel sapkınlık aslında bir hastalıktı. Ama bu hastalığa neden olan toplumu bozan bir çok dengesiz işler yapılıyordu. Bunlarda ilki 1980 li yıllarda ortaya çıkartılan ve ucuz taksitlerle adeta bedava denilecek şekilde gazetelerin bile dağıttığı videolarla başladı. Pornografi yayıldı. Ardında sex dergileri malum medya tarafından basılarak her yere alenen asıldı.
İşte küresel medya, küresel güç ve küresel sermaye baronları Türkiye´yi ele geçirmeye 1950 li yıllardan itibaren başlamışlardı ve uygulama yollarından biriside bu tür materyallerdi ve işlerine devam ettiler.
Türk insanı 1950 li yıllarda ülkenin zor zamanlarında çalışıp didindiğini Ağopun meyhanesinde harcamaya başladı. Kültürümüz özellikle müzisyen ve şarkı sözü yazanlar adeta bzilerle dalğa geçmeye Türk aile yapısını ve köy hayatını bile bozmaya başladığı şarkılar ve türküler üretmeye başladılar.
Biraz örneklerle devam edelim; Dam üstünde un eler, tombul tombul memeler, (Urfa yöresinin türküsünün sözüne bakın-Anonim- yani söyleyeni belli değil) Biz halay çekerken bizimle kafa bulan küresel güçler cinselliği ortaya çıkartarak milletin memesine baktırmaya çalışıyorlardı.
Anlamadık.
Diğer bir türküde ise; Entarisi ala benziyor, şeftalisi bala benziyor, benim yârim bana benziyor. (Şeftalisi bala benziyor!)
Aman eller duymasın, sakın eller duymasın, gel yanıma gel gel, tomurcuk nağmelerin, çözüver düğmelerin, göreyim sinelerin, gel yanıma gel gel. (Bu türkü ile ahlaki değerleri hiç sayılırken oynayan başka bir toplum daha bulamazsınız)
Bu türküyü açıklamaya bile gere yok. ´Duvara mıh çakarım, Sen sallan ben bakarım. Yağlığın kirlendikçe, Sen yolla ben yıkarım. Day day day durmuş, Kız fistanın yırtılmış, Kız kimlere ellettin, Yar kimlere ellettin, tombul memelerini.
Bunu hangi pezevenk yazdı ise bilmem ama gece fiyatını bildiğine göre iyi bir gavat olmalı; Halimeyi samanlıkta bastılar. Şalvarını gül dalına astılar. Gecesini bin beş yüze kestiler.
Ben bugün yârin bağına girdim, ay benim canım bir hoşum bu gün. Tomurcuk güllere de ellerimi sürdüm, Baygınım canım kokladım bugün. (Kubat)
Hemen hemen hepimizin bildiği diline doladığı TRT arşivlerinde de bulunan bir türkü;Kırmızı kurdele, Yavrum ben sana melez gömlek alayım. İndim derelerine, bilmem nerelerine, Kaytan bıyıklarımı sürsem nerelerine.
Portakal dilim dilim, Gel otur benim gülüm. Dola kolların boynuma, Sok ellerin koynuma, Bir gece eğle beni, Her zaman eğle beni. (Şanlıurfa)
İndim dereye taş bulamadım. Kendime göre eş bulamadım. Aman melekem kavur balıkları. Akşama getirecek kabadayıları. Aman neresinden neresinden. Tuttum karının eteğinden. Tuttum karının memesinden.
Bunları ben yazmıyorum. Kültür hazinesi türkülerden alıyorum. Tabi millet kurtuluş savaşından çıkmış. Eğlence merkezleri ve seyfi sefa yaptıranlar ya sonradan güya islamı seçen dönmeler ya da gayri Müslimler. Gayri Müslimler, savaşta elini sıcak sudan soğuk suya vurmayan insanlar bizim kültürümüz gibi yutturdukları erotizm içeren türküler, şarkılar.
Gelin, yenge isimleri bizlerde namus sayılır.
Ama oraya da el atmışlar.
Gelini gelini Türkmen gelini, Ömrümde görmedim böyle gelini. Gelin kavramı yok sayılıp evlenen birisine bakma yaygınlaştırılmak için kültürümüze kadar girmiş. Bir başka türküde ?´dolandımda geldim´´ Emirdağı türküsü.; dol andımda geldim emir dağından, üzüm yedim gız babayın bağından, katmer mi ediyon tereyağından, eritte kat yüreğimin yağından? Kaldır gelin, kaldır koca budunu, zlim kocan bilmez senin tadını..
Bir başka türkü, Ar gelir osman ağa ar geliiir. Safiye´ye karyola dar gelir.
Halkalı şeker, canım seni çeker.
Bunların tamamı şarkı, türkü sözlerinden alıntı.
Bir başka değerimiz ise askerlerimiz.
?´O şimdi asker, canı neler ister´´ gerçektende askerlerimizi sevmek mi, aşağılamak mı?
Ayşle Hatun Önal; sarılmandan belli kıracan mı belimi
çok canim acıdı çeksene elini
sarılmandan belli kıracan mı belimi
çok canim acıdı çeksene elini
sarılmandan belli kıracan mı belimi
çok canim acıdı çeksene elini
sarılmandan belli kıracan mı belimi
çok canim acıdı çeksene elini
çeksene elini
Bandıra bandıra ye beni, doyamazsın tadıma. Balınan pekmez yala yala bitmez
Şebnem Ferah; "İçine girdiğin küçük kaygan deliği, yeni ve büyük bir dünya mı sandın?"
Sezen Aksu; "Malımı al mülkümü al, olsa gel samur kürkümü al. Yerimi yurdumu uykumu, tende en kuytumu al "
Seren Serengil; Bu gecenin hatrına, giriver koynuma, sana yapacaklarım var"
Gökan Tepe; "Pantolonunu sevdim, çıkar onu bebeğim, hadi gel bize gidelim"
Kayahan; Sarı şekerim hadi bize gidelim, bana şekerini ver"
Teoman; Aksın bacaklarından oluk oluk, milyonlarca doğmayacak çocuklarım"
Murat Dalkılıç; "Bi güzellik yapsana, gece benle kalsana, kitabına uydur gel uysa da uymasa da. Çekeceğin var elimden, alacaklıyım teninden, ne dediğimi anladın sen acil durum uyansana!"
Bir başka şarkı sözü; "Ölür müsün be sevgili, azıcık ucundan versen"
Emre Altuğ; "Avuçların yanacak, bedenim çırılçıplak. Bu gece ateşim bedeninde yanacak. Sıcak çok sıcak, sıcak daha da sıcak olacak"
Tüm bunlar daha benim seçebildiklerim.
1950 li yıllardan beri örneklerini çoğaltacağımız birçok türküde ve şarkıda cinsellik ve erotizm kullanılarak bunların çok normal olduğunu dillerimize doladığımız türkülerle bizleri alıştıran zihniyet hiç bitmedi bitmeyecekte. 2000 li yılların başında ise ?´çorabı da kaçmış kıl oldum abi tarzi türkülerle bizlere dayatılan gayri ahlaki sözler ve müzikler gençlerin kanına işledikten sonra esrar içerken yakalanan dizi oyuncuları, alkol içerken yakalanan sanatçı bozuntuları olur tabi ki.
Çünkü onlar bir proje.
Ve bu proje nasıl bir dayatmadır ki 65 yıldır uygulanıyor ve kimse gıkkk ını çıkartmıyor.
Son yirmi yılda tecavüz oranları artmış, gençlerin alkol, uyuşturucu ve sigara bağımlılığı 10 lu yaşlara inmiş, çoğu çocuk aile efradı, çoğu komşusu ve öğretmeni tarafından tecavüze uğramış, ensest ilişkiler çoğalmış ve gençlerimizi kaybetme noktasına gelmişiz.
Diyeceğim o ki, kendi toplumumuza dayatılan türküler ve oyun havaları ile toplumumuzu bozmaya çalışan güle oynaya ahlaksızlığı halay çekerek kutlayan başka bir toplum daha olmaz.
Gelin oyunu bozalım.
Niye mi?
Sonrasında çok ama çok pişman oluruz da ondan.
