Tefrika girmeden bir millete düşman giremez. İşte Mehmet Akif Ersoy zamanında yaşayacağımız bu durumları anlattığı şiirinden bir alıntı. Devamı da aslında bizlere ders niteliğinde.
Seçim bittiğine göre artık tefrikayı bulma zamanı geldi. Dalkavuklar şimdilik piyasadan çekildi. Zalimin zulmü gibi. Bir haller oldu memleketimize. Kimse kimseyi istemez, kimse kimseyi çekemez oldu. Şimdilerde moda Ankara´ya şirin görünmekten geçiyor ki herkes kendini ön plana çıkartma çabasında.
Ne oldu?
Neredeler her gün açıklama yapan STK lar?
Bu memleketin başının belasıdır aslında STK lar. Onlara göre yensin, içilsin ama hesap sorulmasın. Ağanın kesesinde yurt dışı seyahatleri, kooperatif üyelikleri, yemekler şimdide sıra ramazan dolayısı ile iftar sofralarına geldi. İfrat sofraları iftihar sofralarına dönüştü. Örgütlenme, hak, hukuk hak getire.
Ramazan sofraları siyasi kulislerin yapıldığı yerler oldu. Adına iştişare deniliyor. Bir gün boyunca aç kal. Tabi ki oruç tutmak aç kalmak değil. Zengin sofraları önünüze gelsin. Ballar, kaymaklar, etler, sütler sonrasında yemek duasına amin denilsin.
Oldu.
Kimi kandırıyorsunuz, kimi kandıracaksınız?
Hangi gün fakirin sofrasına oturdunuz? Halinden anladınız. Gelsin künefeler, gitsin kaymaklı ekmek kadayıfı. Olmadı nevzineler. STK diye bahsettiklerinizin sofralarında bulunanlar bunlar isterseniz geçen sen tüm iftihar davetlerinden foto atabilirim.
Demem o ki, hayır kurumları bile iftar yemeği veriyor. Lüks yerlerde, hani kanımızı emanet ettiğimiz yer orası. Ama Kayseri nin en ihtişamlı düğün salonunda şehrin Protokolleri ile yensin içilsin. Nasıl olsa bağışçı çooook. Arkadaş size bağışçınız millete iftar mı iftihar mı yemeği yiyin diye emanet etmedi ki bu bağışları. Bu sebeple bu sene bari gelin fakirin, fukaranın yanında olalım. Garibin gurabanın ihtiyaç sahiplerinin yanında olalım. El gördü lük işler yapmayalım ne dersiniz?
Tekrar gündemimize dönelim.
Seçimden önce hani tanınmış simaları şehrimize getirip her konuda fütursuzca konuşturan STK Lar vardı ya onlar nerede? Sindiler, pustular mı? Yoksa Anklara ve İstanbuldaki tefrikacılar para mı göndermiyor, adam mı?
Bunları da açıklamak gerekir.
Bu arada kimse sizi çok sevdiği için falan durmuyor. Bizim bir davamız var. Bizlere verilen bir görev var. Birde Reis. Herkes bir dava için duruyor. Hariçten gazel okuyan müdürler kaba bir tabir olacak ama gavatlığın lüzumu yok. Sağda solda konuşacağınıza gelin yüzümüze konuşun. İl başkanının yanında el pençe divan duran ama arkasından olmadık şeyler söyleyen muhterem siz gitti gidecek muhabbetini kıcıçını kaldırmadığınız masanızdan ancak internetteki sitelerde bulabilirsiniz.
Bu kadar çapsız insanların oluşturduğu çarpık düzen Kayseri´de yıkılmadığı sürece hiçbir şey olmaz.
Sıranızı bekleyin.
Temmuz başı kongre zamanları belli olur. Ak saç beyaz saç( sen anladın onu) ortaya çıkar. Kayseri çoook ama çok şeyler gebe. Biraz sabır edin emir aldığınız abileriniz var ya, bakalım bu şekillenen durum içerisinde nereye yerleşecek. Gerçi siz müsayitsiniz bir yere yerleşmese bile size yerleşir çünkü sizde maharet ve meziyet kallavi olduğundan bekle o da olur.
İki lafta turuncuya..
Bak arkadaş herkesin işi var gücü var. Benim geçmişim belli geldiğim yer belli. 52 yaşında elimde kamera ile rızkımı arıyorum gel benimle ilgili sağda solda yazdığım köşelerle ilgili de konuşma. Senin hayatını köşe diye yazarım bebelerine okutursun.Seni ne amıcaaaların nede abilerin.Dilini tut. Sonra dilin bir yerine kaçar. İşine bak, gücüne bak. Gez, toz. Ama dilin dursun. Nefsini ıslat et. Yoksa hakkındaki pis ve kirli kokular yavaş yavaş ortaya çıkar ortada kalırsın. Gerçi çıksa da pek üstüne alınmazsın.
Efendi ol.
Bu günlükte bu kadar.
Kalın Sağlıcakla.