Bu yenilgi ağır oldu. Elbette, Kayserispor´un 3. Kaleci ile maça çıkması bir dezavantajdı, handikaptı. Fakat, Marius Sumudica´ya ne demeli?
Avrupa hedefi koyuyorsunuz, rakibiniz Fenerbahçe ve siz Amerika´yı yeniden keşfe çıkıyorsunuz; hadi canım sende? Bu Rumen´in akıllanacağı filan yok. Lig´in ilk maçında Galatasaray´a karşı 3´lü savunma denedi; 5 oldu, u kez Fener´e aynı anlayışla çıktı, gol sayısı yine aynı oldu. Yahu arkadaş, senin derdin ne? Anladık, kenarda tiyatro yapıyorsun da, takımın kaderi ile ne demeye oynuyorsun?
Şimdi, 5-0´ı bir kenara bırakalım. Orta yerdeki futbol için söylenecek söz var mı?
Kayserispor rakibine karşı adamakıllı hücum bile edemedi. Hocanın sistem deliliğine, onlar da ayak uydurmuş, 8 ile 12. Dakikalar arasında skorun 2-0´a gelmesinden sonra resmen tükenmişlik sendromu yaşadılar sanki? Bu dakikadan sonrası yoktu adeta. Rakip istediği gibi oynadı, canın istediğini yaptı soyunma odasına giderken de 3. Golü de bulunca fiş çekilmiş oldu.
Devre arasının dönüşü, yine beklentilerin altında kaldı. Kanarya oyunu tuttu, alanı daralttı, sahada istediğini yapmaya devam etti. Deyim yerindeyse, elini kolunu sallayarak, Kayserispor kalesine hücum etti. Malum, 4, sonra 5 derken Kadir Has´ta herkes bunalıma girdi doğrusu? Hadisenin özü, Teknik Direktör Sumidica çok büyük bir hata yaptı, futbolcular da buna ayak uydurunca ortaya sezonun en ağır yenilgisi çıktı.
Bu saatten sonra yapılacak en makul şey, hafta boyunca Fenerbahçe yenilgisi unutarak ve dahi ders alarak Trabzon´a hazırlanmak olacak. Zira bu takımın acilen toparlanması ve silkelenmesini lazım. Geride 7 hafta ve alınabilecek 21 puan var.
