Necmettin ÇUHADAROĞLU


OYUNUN SONU

Gündem o kadar çabuk değişiyor ki, bu gün kafa yorduğumuz bir konu hakkında yarın başka bir gündem ile adeta değiştiriyoruz.


Aslında politik meseleleri iyi analiz etmek siyasi hafızayı diri tutmak adına da gündemi takip ediyoruz.
Ak Parti kurulduğundan beri ne isteniyor?
2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortaya çıkan 367 krizi ve hemen sonrasında 2008 yılında Adalet ve Kalkınma Partisine açılan kapatma davası ile gündem değil âdete bir gelecek kaygısı ile hareket edilmeye başlanmış, belirsizlik ortamında ki kaygılar konuşulmaya başlanmıştı. Maalesef Türkiye de siyasi atmosferin doğasına uygun olarak birçok olay yaşandı ve yaşatıldı.
Asıl amaç ne idi biliyormusunuz?
Erdoğan´a Operasyon.
Küresel güçlerin Erdoğan operasyonu idi. Ama onlara göre başarısızlıkla sonuçlanan olaylar. Küresel güçler yanlarına aldıkları taşeron örgütler ile Gezi Olayları ki bu günün şimdi bizim bakanlarımıza konuşma hakkı tanımayan Almanya´nın başını çektiği Gezi Olayları (2013) 17-27 Aralık Operasyonları(2013) bilindiği gibi cemaat eli ile yapılamaya çalışılmış ve sonrasında 15 Temmuz darbe girişimi sahneye konulmuştu. Milletin iradesi bu olayları püskürtmüş Ortadoğu coğrafyasında oynanan büyük küresel oyunda rol kesen değil artık oyun kurucu olduğunu ispatlamıştı. Tabi ki ?´genç subayların ardından karargâh rahatsız diyeceklerdi. İç dinamikleri hayata geçirecek ve uyuyan hücreleri uyandırmaya çalışacak bağlantısı dışarda olanlar Türkiye´nin bu durumundan rahatsız olacaklardı.
Şimdiye kadar küresel güçler istediklerini iktidar yapmış istediklerini idam etmiş istediklerini hapse atabilmiş bir oyun kurucu rolünden kendilerine yeni biçilen figüran rolünü de istemiyorlardı. Bunun için küresel güçlerin hedefi önce Türkiye´ye diz çöktürmek sonra ise Erdoğan´ı bir şekilde alt etmek.
Tüm istedikleri bu.
Yeni Türkiye´nin geleceğini kendilerine sormadan inşa eden bir lideri küresel güçler istemiyor, gelişen bir Türkiye´yi küresel güçler istemiyor. Küresel güçler ve sermaye baronları kendilerine tabi devlet başkanları istediği için Erdoğanlı bir Türkiye istemiyor. Küresel aktörler ülkenin başına geçirmek üzere nasıl bir lider tasarladığına geçmeden önce başarılı bir lider memleketini seven bir lider istemedikleri kesinlik kazandı.
Bu kadar büyük badireler atlatan Türkiye artık akıllandı. Türkiye eski Türkiye değil. Ümit ediyorum ki, Türk Milleti kendisine dayatılmak istenen darbe girişimlerinde olduğu gibi kendisine layık görülen karanlık bir dönemden yine birlik ve beraberlik ile çıkacaktır. Artık Türkiye dünya siyasetinde hamle yapılan değil kendisi hamle yapan bir ülke konumuna gelecektir.
Erdoğan´a sahip çıkmak milli bir görevdir.
Zamanında Menderese sahip çıkamayan bu ülke nasıl elli yıl geriye gitti ise Erdoğan sız bir Türkiye´de yüz yıl geri gider. Çatışan güçlerin arasında hem küresel sermaye hem ulus devletler varken Türkiye´nin böyle bir lidere sahip olması nedeni ile bu kavgalara ortak olduğunu da unutmamak gerekir. Artık yavaş yavaş oyunun sonu geliyor.
Sevmeye bilirsiniz ama destek olun, dua edin.
Kalın Sağlıcakla