G.Antep’te yaşananları gördükten sonra bir kez daha bu konuya parmak basmak, dikkat çekmek şart oldu diye
düşünüyorum…
Evini kiraladığı Suriyeli’ye, “Burayı boşalt. Evimden çıkman gerekiyor” diyen yaşlı adam, bıçaklanarak öldürüldü. Suriyeli’nin bıçak darbeleriyle can veren ev sahibinin ardından şehir karıştı. Cinayet işlenmedi ama Kayseri’de de herkesin bildiği malûm olaylar yaşandı.
Bugünkü manşetimizi dikkatle irdelemek lazım…
Türkiye genelinde 1 milyon 500 sayısına yaklaştığı, Kayseri’de 20 bin Suriyeli yaşadığı ifade ediliyor… Tamam bu insanlar parasız, pulsuz, zor durumdalar ve Türkiye’nin dört bir tarafına dağıldılar. Lakin, kültürleri ile bizim kültürümüzü yan yana, alt alta yazmak mümkün değil. Yukarıda da ifade ettik… Suriyeli çocuklar, dilenmek için camilerin içlerine kadar girdiler… Demem o ki, bu durum sıkıntı arzediyor…
Bu insanları bir biçimde kontrol altında tutmak şart… Aksi halde, açlık ve imkansızlık insana her şeyi yaptırır…
Bugüne kadar “huzur kenti” olarak adlandırılan Kayseri’de yeni problemler yaşanmaması adına alabildiğince ve dahi olabildiğince kontrol mekanizması işletilmedi. Geçtiğimiz günlerde hükümet cephesinden yayımlanan açıklamada, “Dilenen Suriyelileri bize bildirin” denilmişti… Alın size Kayseri’de hem de camide dilenen bir Suriyeli çocuk…
Bu şehrin ilgilileri, bu yazılanalara kulak tıkarsa, işin-önünü sonunu almak mümkün olmayacak gibi görüyor…
O yüzdendir ki, Suriyeliler adına…
Kayseri adına… Yapılması gerekenler bekletilmeden, hatta hiç bekletilmeden hayata geçirilmeli…
Zira orta yerdeki fotoğraf iyi şeyler söylemiyor, vesselam.
