Memduh BORAZAN


NERDEN NEREYE!...

Bir takım işte böyle yok edilir? Göz göre eriyor, her geçen gün...


Bir takım işte böyle yok edilir? Göz göre eriyor, her geçen gün...
Geçmişi başarılarla dolu bir takım, Avrupa da boy göstermiş,Türkiye kupasını haksız kaybetmiş,ligde büyük takımların korkulu rüyası olmuş bir takımdan bahsediyoruz. Kayseri Erciyesspor.
İsmi, rengi bambaşka bir takımdı. Taraftarı inanılmaz destekçisiydi. Kayserispor´dan çok Mavi-Siyahlı ekibin taraftarları fazlaydı. Ziya Eren başkan olduktan sonra hem para hem huzur vardı, takımda bunu inkar etmemek
Yanlış yönlendirmeler, bilinçsiz transferler yani acemice yapılan alış veriş derken yavaş yavaş çökmeye başladı. Art arda alınan kötü sonuçlar, ve başarısız bir yönetimin eseri Kayseri Erciyesspor´un sonunu hazırlamıştı. Tüm uyarılar, yazılanlar çizilenler kimsenin umurunda olmadı.
Onursal Başkan Memduh Büyükkılıç başta olmak üzere Kayseri´nin önde gelen isimleri maalesef takıma sırtını döndü. Takım düştü de düştü. Süper Ligden, PTT 1.Lige, ardından bir alt lige derken durum ortada. Nereden nereye getirildi bu takımın haline bakın. Kimlerin eline teslim edildi. Ne iş yaptığı belli olmayan kişilere bırakıldı. Çok geçmez bu kulüp kapanır diyenlerin haddi hesabı yok.
Geçenlerde alt yapıya kilit vuruldu. Sıra geldi efsane kulübe. Şimdi ligin başlamasına günler kaldı. Para yok, futbolcu yok, tesislerde elektrik-su-doğalgaz yok. Hepsini boş veren futbolcu yok!. Sayılı günler kaldı ligin başlamasına.
Kayseri Erciyesspor diye bir takım yok! Yönetim desen zaten evlere şenlik. Adamlar o kadar rahat ki, sanki herşey yolunda. Tesislere gelip, nargile ve çay keyfi yapacak kadar vurdumduymaz insanların eline bu takımı emanet eden her kimse ALLAH´a havale ediyoruz.
Bu şehrin markasını, bu şehrin takımı yok eden, eriten bitiren ve karşısına geçip izleyebilecek vicdana sahip olan büyük-küçük her kimse elbette bir gün bunun hesabını verecektir. Kimlerin eline teslim ediyorsunuz bu takımı dönüp bir baktınız mı arkanıza. Senetlerle futbolcuları bağlamaya çalışan, senetle oyuncu gönderen hatta sahte senetlerin bile gündeme geldiği, futbolcu ailelerine icraların gönderildiği şu hal Türkiye´de rezillikten başka öte gidemez. Leş kargalarının toplandığı bir mekan haline getirilen Erciyesspor, bu saatten sonra zaten dikiş tutmaz. Bu kulübü kimse ayakta tutamaz. İşi gücü belli olmayan kişilerin sadece nargile içeceği bir mekan olur. Artık zaman geçirilmeden bence bu kulübün kapatılması daha avantajlı. Hiç olmaz ise mekana bir oyun alanı, bir sirk,ne bilelim bir hayvanat bahçesi gibi bir şey yapılsın. İsmi de Erciyes hayvanat bahçesi olsun!. Ne dersiniz daha faydalı olmaz mı? Hiç olmaz ise çocuklara hitap eden bir yer olur. Koskoca Erciyesspor şu duruma bakın yahu. Elim titriyor, gözüm doluyor bu kulübün içinde bulunduğu durumdan.
Çalışanın maaşını alamadığı, futbolcusunun olmadığı, sahte senetle düzenbazlık yapan bir mekan haline getirilen bu tesisin biran önce kapatılmasını tekrar tekrar altını çizerek yazıyorum. Tesisler başka amaçla kullandırılmamalı. Madem takım yok, madem hiçbir şey yok neden hala orası var?. Kapatın gitsin.
Alın hayrını görün, can çekiştirmeyin artık. Komadaki bu kulübün fişini çekin gitsin.Ne gerek var. Yazıktır günahtır?
Elinizi vicdanınıza koyun değerli büyüklerim. Vicdanınız yok mu sizin? Tamam anlaşıldı istemiyorsunuz, fazla geldi Kayseri´ye bu takım. Sildiniz, bitirdiniz ama artık yok ediniz ya ayıp oluyor ama!
Son sözümü bir fıkra ile tamamlamak istiyorum.
Nasrettin hoca bir gün yolun kenarında kedisini yıkıyomuş. Yoldan geçen arkadaşı hocaya: -Hocam kediyi yıkama ölür. demiş. Hoca aldırış etmemiş ve yıkamış. Arkadaşı dönüşte hocayı tekrar yolun kenarında görmüş. Kedi ölmüş. Adam: -Hocam ben size kediyi yıkamayın ölür demedim mi? demiş. Hoca: -Ben kediyi yıkarken ölmediki sıkarken öldü demiş.