Necmettin ÇUHADAROĞLU


Neler Yaşanmadı?

Türkiye´de son bir ay içerisinde yaşananlara göz atacak olursak kamuoyunu meşgul eden şortlu kıza tekme, benim bahçemde böyle gezme diyen güvenlik görevlileri, hemen ardından Atatürk büstüne saldıran ve HDP ye kayıtlı meczup, ardından da mayoları ile sahi


 

Türkiye´de son bir ay içerisinde yaşananlara göz atacak olursak kamuoyunu meşgul eden şortlu kıza tekme, benim bahçemde böyle gezme diyen güvenlik görevlileri, hemen ardından Atatürk büstüne saldıran ve HDP ye kayıtlı meczup, ardından da mayoları ile sahilde namaz kılan baldırı çıplak biri.

28 Şubatı yaşayan birisi olarak bunlar bana normal geliyor artık.

Ne olmuştu?

Bir hatırlayalım;  Hayat kadını Fadime Şahin isimli bir kadına türban giydirilmiş, sahte uyuşturucu satıcısı Ali Kalkancıya sakal bıraktırılmış, aczimdendiler türetilmiş ellerinde asları ile İstanbul´un göbeğinde zikir çektirilmişti.

Hatırlayın.

Sokak kadını birden bire şeyhler arasında imam nikâhı kisvesi ile dolaşıyor, bir gün Ali Kalkancının koynunda bir gün Müslüm Gündüzlerin koynunda gezerken İslam aşağılanıyor, imam nikahı ve sizin islamınız bu deniyor mütedeyyin kesim aşağılanıyor, Sahte Şeyh Ali Kalkancının zikir görüntüleri televizyonlara servis edilirken zikirde abdest almaktan bir haber sahte şeyh gülüyordu.

Müritler Şeyhlerini uçurmaya programlanmış, Mossad desteği ile Müslüm Gündüzlere sakal bırakılmıştı. Eksik olan ne idi biliyor muzunuz? Sorgularında iki sahte şeyhte 32 farzı bile bilmediklerini itiraf etmesine rağmen bunları kimsenin yazamaması idi. Öyle bir din alimi düşünün ki her Müslümanın bilmesi gereken dini bilgileri bilmiyorlar ama gösterişleri ve reklamları en ileri alimden üstün olduğu sürekli lanse ediliyor ve halk kandırılıyordu.

Sonuçta ne oldu?

Post modem darbeler, Sincan´da tank yürütmeler, darbeler ve bir siyasi partinin hayatını sonlandırması ve halkın dinden imandan, sakalda, şeyhten ve müritten, mürşitten soğutulması.

Cumhuriyetçilerin istedikleri ?´laiklik elden gidiyor´´ açıklamalarına bu görüntülerinde destek olması.  Kendilerini bu işlere bulaştıranların daha sonra sahte şeyhleri kullanıp kullanıp attıklarını gözlemledik. Ali Kalkancının 28 Şubat olayları bittikten sonra İstanbul´da fabrikası basılıyordu. Fabrikasında captagon ve uyuşturucu imal ediliyordu ve suçüstü yapılmıştı. Kendilerini kullananlar şimdide onun hayatını zehir ediyorlardı.

Bu işler böyle idi.

Kullan kullan ve at.

Şimdi ise seçimlerin yapılacağı tarih belli olduktan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın partinin başına geçmesinden rahatsız olan çevreler kendilerinin daha önce eğittikleri yada kurup uzaktan kumada ile çalıştırmaya hazırladıkları elemanlarını faaliyete geçirerek ortalığı karıştırmaya çalışıyorlar.

Sakallı HDP üyesi meczup un elinde çekiç yada balta ile Atatürk heykeline saldırmasının daha infial bitmeden bikinili birisinin plajda namaz kılması ile sonuçlanan görüntülerinin ortaya çıkması da bir o kadar daha düşündürücü.

Gezi parkı olaylarında başaramadıkları provokasyonu şimdi tekrar deneyenlerin tek istedikleri İslami kesim diye adlandırdığımız muhafazakâr çevre ile kendilerine değişik isimler takan insanların karşı karşıya getirilmesi. Yürüyüş parkında gezenlere özel güvenlikçilerin müdahalesi, şortlu kıza, hamile kadına tekme atan hasta ruhlu insanların özellikle seçilmesi, akli dengesi yerinde değil raporu alan ve üzerinde HDP ye kayıtlı kimlik çıkan kişinin Atatürk büstüne saldırması iç dinamikleri hareketlendirmek için kurgulanan oyununda bir parçasıdır.

Biz bu oyunları daha önce gördük.

Ülkem çok cenderelerden geçti; Sağ-Sol çatışmasında çok gencimizi kaybettik. 12 Eylül 1980 i yaşadık. Gencecik fidanlarımızı 18 ine gelemden hayatlarının baharında asan darbeci zihniyeti gördük. Sonra Alevi-Sunni çatışması çıkartmaya çalıştılar, olmadı. Türk-Kürt kavgası çıkartılar, olmadı. Laik-Antilaik dediler, olmadı. Gezi parkı-Arp Baharı dediler, olmadı. Suriyeli-Türk kavgası çıkartmaya çalıştılar, olmadı. Şimdide ise meczuplar türedi.

Müslümanlıkta namazın nasıl kılınacağı belli.  

Örtünmein adabı da.

Ama bunlara rağmen sahilde bikini ile namaz kılanlar var ya, onlar uzaktan kumanda ile çalıştırıldıklarından bazen pilleri bitiyor. Tekrar pilin dolması şarz etmesi derken aradan bayağı zaman geçiyor. Bu tür insanların eylemlerine pek takılmadan işimize devam etmeliyiz. Daha fazla işimize gücümüze, birliğimize, dirliğimize, vatanımıza, bayrağımıza, ezanımıza, toprağımıza sarılarak yolumuza devam etmeliyiz.

Gaza gelme Müslüman.

Kalın Sağlıcakla.