Metin SÖNMEZ


NAZENDELER GiBi DEĞiL!

NAZENDELER GiBi DEĞiL!


Kazanmak, fevkalade olacaktı. Kaybetmedik ama kazanamadık da!
Kayserispor, kendiyle birlikte Lig’in en pahalı kadrosuna sahip G.Antep Büyükşehir Belediyespor’u salladı ama düşüremedi. Özellikle ilk 45 dakika rakibine karşı açık ara üstün olan sarı-kırmızılı takım, hücum bölgesine kadar iyi geldi ama ne olduysa orada oldu ve beklenen golü bulamadı.
Rakibin kadrosunun ne kadar iyi olduğunu uzun uzun anlatmanın bir esprisi yok. Esame listesine bakanlar, neyin ne olduğunu görür. Ancak elbette Kayserispor rakibine göre açık araya daha iyi bir kadroya sahip. Zor bir mücadele olacağını herkes biliyordu ama kimse beraberlik lafını bile etmiyordu. Ve elbette Kayserispor adına Mutlu Topçu, G.Antep Belediye tarafında da Nurullah Sağlam Hoca’nın stratejileri önemliydi. Maçın kaderini de bu durum belirledi zaten.
Stoper Cemil Adıcan’ın yokluğunda, Biseswar gibi etkili bir silahını tribüne gönderen ve tercihini defansın göbeğinde Smic-Fonseca ikilisinden yana kullanan Topçu Hoca’nın kurgusu ve kadro seçimi bir anlamda kader tayin etti.
Kimse Smic-Fonseca ikilisine itiraz etmez sanırım. Ancak, Biseswar’ın 3 kişilik yabancı kontenjanının kurbanı olmaması gerekiyordu sanırım… Hadi daha açık yazalım, bu maç için Bobo feda edilebilir miydi sorusunun cevabı, “Elbette” olmalıydı… Serkan Kurtuluş, Simic-Fonseca Ömer Bayram defans dörtlüsünün önünde İbrahim Dağaşan ve Abdullah Durak’tan oluşan iki ön liberoya kadar kadro bağlamında bir sorun yoktu. Ancak, Santrfor Bobo’nun hemen arkasında oynayan Nobre’nin, top rakipteyken aşırı eforla takımına yardım etmek isterken İlker Avcıbay’ın koruduğu kaleden çok uzak kalması, orta sahanın solunda Turgut Doğan’ın tam hazır olmaması, Yener Arıca’nın dikine kaleye gitmemesi en büyük handikaptı… Dikine kaleye gitmemek deyince, işte esas ve ana sorunlardan birisi de bu… Kayserispor’da takımı direkt hücuma çıkaracak en etkili isim Biseswar… Bu oyuncu bir biçimde sahada olmalı… G.Antep Belediye maçında takım bunun acısını fazlasıyla çekti…
Bir değer önemli konu ise tempo ve futbol ritmi… Sarı-Kırmızılıların pas şiddeti ve dikine oynama isteği noktasında daha gayretli olması, olmazsa olmaz koşul… Nazendeler gibi pas alışverişinin ruhuna Fatiha okunduğu dönemler, 80’li yılların sonuyla bitti, gitti. Buraya dikkat çekiyorum.
Elbette kanat varyasyonları da eksik kaldı. Takım bunun üzerine de yoğunlaşmalı. Artı, herkesin şikayetçi olduğu bir konu var: Maç esnasında Mutlu Hoca’nın kenarda çok sakin kalması, eleştiri kaynağı… Hoca, yapı itibariyle sakin ve gerçekten de insan olarak müthiş biri. Lakin, futbolcular kenara bakınca hocalarından biraz atraksiyon görmek ister. Bunlar ilk iç saha maçında göze çarpan noksanlar…
Bu mikro eleştirilerin ardından şunu da yazalım: Bu kadro, PTT 1. Lig’e çok fazla. Lig’in en kaliteli takımı. Eminim ki, önümüzdeki haftalarda bu farkındalık ortaya çıkacak. Ancak unutmayalım ki, bu yarışta Osmanlıspor, Ş.Urfa ve G.Antep Belediye gibi büyük bütçeli takımlar da var. Ve tabii ki, sürpriz yapmaya hazır en az dört takım daha saymak mümkün. İşi bu yüzden çok dikkatli olmalıyız, desteğimizi eksik etmeden!