Necmettin ÇUHADAROĞLU


MİLLİ OLMAK

Selahaddin Eyyübi ile başlayıp Kurtuluş savaşına kadar devam eden haçlı saldırılarının ardından Kurtuluş savaşından da günümüze kadar bir savaş içerisindeyiz.


 

Selahaddin Eyyübi ile başlayıp Kurtuluş savaşına kadar devam eden haçlı saldırılarının ardından Kurtuluş savaşından da günümüze kadar bir savaş içerisindeyiz. Bu savaş hak ile batıl arasında bir savaş olduğu gibi akın akın gelen haçlı zihniyeti ile yaptığımız savaş. İki şey; birincisi onlara yani batıya tabi olmamızı ısrarla isteyen ve Türkiye´yi işgal etmeye çalışan haçlı zihniyeti ile Türkiye´ye sahip çıkmaya çalışan milli strateji sürekli bir savaş halinde.

Hatırlanacağı gibi bundan 15 yıl önce ABD eski başkanı Bush haçlı savaşının adına ?´son haçlı seferi´´ demişti. Bir ülkeyi işgal etmek sadece o ülkenin topraklarına saldırmakla olmuyor. O ülkenin ekonomisine, milli duruşuna, dinine diyanetine saldırmakla olur. Yani top yekün bir savaş hali ile mümkün olur.

Türkiyedeki son zamanlarda gerçekleştirilen operasyonlar Amerika eli ile yapıldığını herkes biliyor. Daha dün alenen ağır silahları PYD ye teslim eden ABD askeri yönetiminin görüntüleri çarşaf çarşaf televizyonlarda ve gazetelerde idi. Artık onlarda alenen açık seçik fotograflatmaktan çekinmiyorlar.

Biraz örnek verelim; Türkiye´deki NATO üsleri. İzmir´in 17. Km sinde var. Anlaşma gereği burada savaş uçakları ve füze sistemleri bulunmakta. Daha ülkemizde beş altı yerde var. Aynı zamanda ABD üsleri de bulunuyor. Örnek Adana İncirlik nükleer bombaların yer aldığı ABD nin bölgedeki tek harekât üssü. Bunun dışında lojistik destek sağlayan yerlerde var.

Şimdi ise İsrail gerçeğine bir bakalım; İsrail kurulduğunda tanıyan ülkeler arasında olan Türkiye deki 1970 li yıllardaki iç karışıklıkları fırsat bilen İsrail gizli servisi MOSSAD Türkiye´de istediği gibi at oynatmış. O dönemlerdeki iç karşıkları kendi lehine çevirmeyi başarmıştı. 14 Kasım 1993 yılında ise dönemin Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin İsraili ilk ziyaret eden Dışişleri Bakanı olmuştu. Şimon Perez ile çok önemli 12 maddelik anlaşma imzalanmış MOSSAD ile MİT arasında yapılan protokol ile İsrailin İran ve Suriyeye girmesi kolaylaştırılmıştı.

Hikmet Çetin´in imzaladığı anlaşmanın ardından 1994 Kasımında Başbakan Tansu Çiller İsraili ziyaret etmiş sanki ihtiyacımızı varmış gibi MİT-MOSSAD zirvesi yapılmıştı. O nedenle sözü edilen dönemlerde özel operasyonlar, provokasyonlar, suikastlarda bir artış olmuş sonunda da faili meçhuller ile Türkiye bir hayli uğraşmıştı. Tabi elinizle Siyonizm´i ülkenize çağırırsanız kokusuna da katlanırsınız.

Bu ülke ne zaman MOSSAD ile el sıkıştığında sıkıntıya düşmüştür. Örnek mi? 1980 darbesi, PKK, Barzani-Talabani-CIA ilişkileri. Örnekleri çoğaltabiliriz. Uğru Mumcunun 7 Ocak 1993 tarihte yazdığı MOSSAD-BARZANİ yazısının yayımlanmasının 17 gün sonrasında bombalı tuzakla öldürülmesi, Emeç ve Aksoy suikastlarındaki MOSSAD parmağının olduğu iddialar.

Daha sonraki yazılarımda da devam edeceğim.

Şimdilik bunları yazıyorum. Yukarıda bahsettiğim olayların tamamen doğruluğuna eminim. Şimdi siz devleti aliye olarak MOSSAD ın kucağına oturursanız o da gelir sizin içişlerinizi karıştırır. Kendi kendinize yetinmek ve millileşmek dururken Marshall yardımını kabul etmeniz, İsrail ile ortak projeler üretmeye çalışmanız, yerli ve milli silah üretmeye çalışmadan tank ihalesini İsrail´e vermenizden kaynaklanan sorunlarla baş başa kalırsınız.

Türkiye ne zaman millileşmeye kalkmışsa da başına gelmedik kalmamıştır. Türkiye´nin önünü kesmeye çalışanlar hiç bitmeyecek. Ama dava Milli duruş, Vatan, Bayrak olursa hepimiz ölmeye hazırız.

Ne geldi ise başımıza dedim ya millileşme hamlesi yapmaya başladığımızdan geldi. Ülkemizde Bor madeni, Toryum madeni, petrol araştırmaları denilmeye başlandığında başlarına olmadık şeyler gelen ve suikastlarla hayatlarının baharında bu dünyadan göçen bilim adamlarımızın yaşanmışlarını neden hayatlarını kaybettiklerini, neler yapmak istiyorlardı?

Onların gerçeklerini de bu günden sonraki yazılarımda paylaşacağım.

Milli devlet, Milli kimlik, Milli Ahlak, Milli güç olmadıkça ayaklarımıza paspaye milletler tarafından prangalar vurulmaya devam edecektir.

Kalın Sağlıcakla.