Maç bu koşullarda başladı. Kayserispor, önce rakibini durdurarak daha sonrada 6 haftadır devam eden gol krizini çözmek adına hamleler yaptı. İşte öyle bir pozisyonda Oğulcan Çağlayan soldan ceza sahasına girdi, açısı darılmışken vurdu kaleciye çarpan meşin yuvarlak filelere gittiğinde Sarı-Kırmızılı takım adına kurtuluşun ilk işaret fişeği Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu´nda ışıl ışıl yandı.
Gol sonrası daha agresif oynamasını beklediğimiz Kayserispor, tam tersi depresif görüntü içine girdi. Hucüm etmekte zorlanan rakip ataklara karşı koyma, mecelinden uzaklaşan Sarı-Kırmzılılar özellikle Biseswar, Ömer Bayram ve Furkan Özçal´ı savunmaya katkı vermemesi yüzünden kalesinde ciddi tehditler gördü. Bu tehtitler karşısında kaleci Ali Ahamada ve şans faktörü Kayserispor´un yanındaydı. Tam devre böyle bitrcek denilirken uzatma anlarında boş-beleş bir gol skora denge getirdi.
İkinci yarıda aynı tempoda tıngır mıngır başladı. Taa ki Hakan hocanın aynı dakika içinde Ömer Bayram ve Biseswar´ı çok doğru bir tercihle Deniz Türüç ve Sinan Bakış´ı içeri atması bence maçın kırılma noktasıydı. Bu değişiklikler sonrası hem takım savunması hemde hucüm organızyonları daha emniyetliydi.
Nitekim oyuna girdikten sonra çok şık bir gol atan Sinan Bakış günün adamı olmayı başardı. Böylesi zor bir deplasmandan 2 gol atarak 3 puan almayı beceren Kayserispor, alt taraftaki 3 takımında hevesini kursağında bıraktı. Bu galibiyet kümede kalma adına sezonun en önemli virajıydı kuşkusuz. 90 dakikadan altından daha öte bir 3 puana sahip olarak ayrılan Kayserispor hem şeytanın bacağını kırdı, hem de favkaledenin fevkinde bir icratın altına okkalıca imza attı. Kutluyoruz.
