Kul hakkı günah, yalan günah, gıybet günah. Ama maalesef bizim işimizde bunları hepsi var demeyin. Günaha girmeyin. Boş yere de oruç tutmayın. Allahın sizin tutacağı oruca´da ihtiyacı yok.
Ne yine güveneyim, de get yalan dünya, seni nasıl seviyim, ömrümü çalan dünya der şair şiirinde gerçektende doğru değil mi? Yalan dünyada Allahın verdiği canı taşımaya gayret ediyoruz. Gerisi teferruat gerisi hep angarya.
Makam, mevki, yer yurt hepsi bize birer emanet. Alla
hım her şeyimiz sana emanet diye dua ederdi büyüklerimiz. Evet, her şeyimiz ona emanet. Aklımızda, yaşantımızda.
Guru ve kibir ise şeytana emanet edilmiş. Makamlarda denenenler, sınananlar bunu anlasın diye yaradılışın esrarında gurur ve benlik kimse ise onu anlatmış yüce yaradan kitabında. Firavunlardan örnekler vermiş, makamlarda, mevkilerden örnekler vermiş ama bunu kim anlayacak ki demeyin.
Allah var, gam yok. Rızkımızı veren rabbim. Kimseye muhtaç değilim ondan başka diye bilmek yeterli olur sanırım. Gerçekten kimseye ihtiyacımız yok hele hele yavşak ve döneklere hiç ihtiyacım yok. Arkadaşını, yoldaşını yarı yolda bırakmak, onu savunamamak? Yazıklar olsun demekten başka bir şey değil.
Kimseye kalmayacağı gibi size de kalmayacak. Dalkavuklar ve Padişahın soytarıları bu söz size olsun.
Gün gelirde birinden helallik dilemek aklınıza gelirse en ön sırada ben varım bilginiz olsun. Sizi ne hacılığınız ne hocalığınız ve her sene gittiğiniz kabe kurtarır. Rabbim benim yanıma KUL hakkı ile gelmeyin diyor. Siz gidin affınıza söz konusu olmayacak. Kabeler.
Ömreler.
Dualar.
Niyazlar.
Kula kuluk edene yazıklar olsun.
Kalın Saglıcakla
