Necmettin ÇUHADAROĞLU


DOST MU DÜŞMAN MI?

DOST MU DÜŞMAN MI?


Dostunu düşmanını iyi bilmek gerekir. Yanında tuttuğun dallamalar belki bizi sana yanlış anlatmış olabilir ama çok da önemli değilsin. Hayatımızda önem arz etmiyorsun.
Emeğinle oralara gelmedin.
Hayatında yaptığın hırsızlıkla, başarısızlıkla oralardasın. Devletin, hazinenin arazisine yaptığın yatırımların önce hesabını ver. Usulsüzlüklerin haddi hesabı yok hayatında. Önce onların bir hesabını vermen gerekir.
Zengin ettiğin müteahhit yalamalarının vebalini ver önce.
Veremezsin.
Çünkü senin bir elinde kir, bir elinde kibir var.
Sende hem kuyruk acısı, hem de evlat acısı var. Başarılı olamazsın. Şimdilerde önüne yatanlar bir günde arkana geçerler. Eeee hayat böyledir ne yapacaksın. Yalladığın dallamalar bir gün de seni satar. Onların işi bu. Boru satar, direk satar, adam satar, senin gibi malları satmış çok mu?
Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım.
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu...
İrticânın şu sizin lehçede ma´nâsı bu mu?
Ne güzel anlatmış, Mehmet Akif;
Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
Bu lale, sizin dağıttığınız laleler var ya üzerinde TL yazan lalelerden, biraz zor anladığından ben detaylıca anlatayım.
Ne olduğunu bir Kayseri biliyor. Sen kendini anlatmana gerek yok. Eşeğe altın semer vursan eşek yine eşek bunu herkes biliyor sende altın semerlerle millete dağıtacağın lalelerle uğraşma Kayseri´de karşılığın yok. Ona buna da laf atma. Lafazanların yanında da olsa artık sen olmuşsun arkadaş. Sana her gün sövenleri yanına alarak kendine olan saygınlığını arttıramazsın.
Gerçi sen olmuşsun ama biz arkadaşlarımızla bir karar verdik, ne yaptıksa sen düzelmeyince seni nefesi kuvvetli bir hocaya okutma kararı aldık. Ali hoca var diyorlar, bulursak seni bir okutacağız.
Hele bir dur.
Daha nelerin çıkacak.
Oralarda da bağlarında da rahat rahat oturamayacaksın.
Ankara´da da.
Gelelim bu fakire. Kuran-ı Kerim´de yüce yaratan ?´ doğru bildiğiniz ve hak saydığınız şeyleri anlatmak, iletmekle mükellefsiniz diyor´´ biz de doğru bildiklerimizi anlatmaya çalışıyorum. Sırtımda biraz kamburluk var, hamallıktan, yıllardır 15 kg kamera taşıdığımızdan, emeğimizden ekmeğimizden, şişmanlığımızda makarnadan. Fakirin başka neyi olurdu ki. Bebeliğimiz öyle geçti. Senin gibi, mal çalmadık, ihale almadık, yalana tevessül etmedik, adam kayırmadık, ihanetin içinde olmadık, torpil yapmadık, daha ileri gideceğim ama sabır diyorum.
Sabır, çünkü her şeyin ilacı.
Son bir şey, evlatlarınıza bakında bir utanın. Neler yapmış, neler yapıyor, kimin malını kimden çalıyor. Haram lokmaları kiminle paylaşıyor.
Aldıkları ruhsatlar bir gün sizi tokatlar.
Şimdi burnundan kıl aldırmıyorsun ama vatandaş bir gün senin nerenden kıl alacağını iyi biliyor.
Kalın Sağlıcakla.