Necmettin ÇUHADAROĞLU


DOLAŞ´MIYORUM!

DOLAŞ´MIYORUM!


Dönekliğinizden, vicdansızlığınızdan, zalimliğinizden, adaletsizliğinizden, hainliğinizden bahsediyorum. Geçmişte paralelliğinizle gurur duyarken bu gün baş paralel düşmanı olanlar size sesleniyorum. İnsanın kim paralelci kim değil diye hiç mi aklına sorular gelmiyor sanıyorsunuz. Bu kadarda milleti aptal yerine koyamazsınız.
Sizler ellerinize verilen sorular ile üniversitelerde kendi yerleştirdiğiniz atamalarında yardımcı olduğunuz hocalar ile sözde yüksek lisans yaparken ben devletin okullarında kendi emeklerimizle okulumuzu bitirme gayretinde idim.
Siz çocuklarınızı bu gün sabah akşam küfrettiğiniz cemaat okullarına göndermek için tomar ile para harcarken ben çocuklarımı devlet okulların da okuttum.
Sabahlara kadar onlar ile ben ders çalışırken sizler onun bunun yanında takla atıyordunuz. Yüksek lisan, doktora yapmak için olmadık işler çeviriyordunuz. Sizler hoca olmak için paralelin değirmenine su taşıyan dekanların kıçını yalarken ben, İbranice sınavlarına hazırlanıyordum.
Evini geçindirmek için Arapça çevirileri gece gündüz demeden çevirirken sizde çevir kazı yanmasın oynuyordunuz. Siz sohbetlerde, mütevellilerde din tüccarlığı yaparken, çek ve senet adı altında bağış yada zekat toplamaya çalışırken ben evimin rızkını temin etmek için turistlere tercümanlık yapıyordum.
Siz Paralellerin üst hiyerarşisine yükselmek için gazete aboneliği yapmaya çalışırken, gösteriş için üç beş kurbanı cemaatinize bağışta bulunurken, bizde kendimize göre 300-400 TL arası küçükbaş hayvanı Allaha kurban etmeye çalışıyorduk.
Odanızın en iyi yerine, dükkânlarınızın camekânına paralelin gazetesini koyup 15 gazete aboneliğini ile öğünürken bizde tercümanlık diplomamızı büromuza asma gayretinde idik. Siz himmet diye kaz gelecek yerden tavuğu esirgemezken, ben çocuklarımı nasıl üniversite de okutacağım diye düşünüyordum.
Elhamdülillah çocuklarımı okuttum hem de devlet okul ve üniversitelerinde. Rabbim kimseye muhtaç ettirmedi ne kadar şükretsem az. Sizler Bank Asya´ya paralarınızı inat ile yatırmaya devam ederken bizler dişimizden tırnağımızdan arttırdıklarımızla çocuklarımıza cep harçlığı biriktiriyorduk.
Sizler kadro almak için paralel hocaların bir selamı ile üniversiteye yerleşirken benim ?´Yurt Haber Müdürlüğüm´´ cemaatten torpilim ve referansım olmadığı için engelleniyordu. Hatta çalıştığım kurumda paralelci gruplar tarafından dışlanıp haberlerimiz bile kullanılmıyordu.
Biz bunlarla uğraşırken siz paranıza para kazandırıyordunuz. Cemiyet, Cemaat, Gazete, Paralelciler ve Partiniz ile birlikte gününüzü gün ediyordunuz. Bizler ise çalışmaya, devletine bağlı kalmaya ve sadakat a yemin etmiş insanlar olarak dua dan başka tutar dalımızın olmaması sebebi ile başka bir şey yapmıyorduk.
Sorarım sizlere bu arada kim paralelci?
Kim devletini seviyor?
Kim hocasına pensilvanyaya gitmiş?
Kim abilerinden icazet almış?
Dönemin milletvekilleri ile kim pazarlık yapış ve sonunda kimleri genel merkez paralelci diye görevden almış. Gelin bunları bir bir sorgulayalım. Ama size de çok kızamıyorum. Eşeği anırttıranda taşağı derler. İşte sizi anırttıranı bulmak gerekir. EEEEeee o da güvenlik güçlerinin işi değil mi?
İşte bu yüzden ben bu işe başladığımda ne isem şimdi de oyum. Dolaşmıyorum. Düz duruyorum. Sizin gibi kedi yumağı değilim. Konuştukça batan battıkça da hareket eden ve dibe gömülenlere hayret ediyorum.
İbretle bakıyorum.
Arsız hırsız ev sahibini bastırır derler, biraz utanma olsa sizde bu kadar yapılanlardan sonra Kayseri´yi terk eder, ama sizde nerede o yüz.
Tükürülse yağmur yağıyor zannedersiniz.
Kıymetli okurlarım, normal yaşantımda çok fazla argo kelimeleri kullanan birisi değilim ama insanı pes dedirten olaylar karşısından kendimi frenleyemiyorum. Hepinizden özür diliyorum.
Kalın Sağlıcakla.