Yalçın ARAL


BÜYÜK ORTA DOĞU PROJESİNİN ÇIKTILARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye karar verdik.


Türkiye’nin, sınırları dibinde terör oluşumuna asla göz yumulmayacağını, sayısız defalar başta müttefikler olmak üzere tüm dünyaya ilan edildiğini ancak sürekli oyalanmaya çalışıldığını dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan,  “Biz de kendi göbeğimizi kendimiz kesmeye karar verdik. İki ayrı harekatla toplam 4 bin kilometrekarelik bir alanı terör örgütlerinden temizledik.  Fırat’ın doğusuyla ilgili de muhataplarımıza her türlü ikazı yaptık. Yeteri kadar da sabırla davrandık. Her türlü devriyelerin hikaye olduğunu görüyoruz. Müttefiklerimize sorumuz gayet açık, siz SDG adıyla gözlerden kaçırmaya çalıştığınız PKK/YPG’yi terör örgütü olarak tanıyor musunuz, tanımıyor musunuz?  Bunu açıklayın. Bu yönde bir beyan duymadığımız gibi bazı Amerikalı yetkililer alenen PKK, YPG’nin birlikte çalıştıkları bir yapı olduğunu da söylüyorlar. Öyleyse sözün bittiği yerdeyiz. Evet ülkemizi terör örgütünden uzak tutmak için sürekli yüzümüze gülen, sürekli diplomatik söz oyunlarıyla kendilerince oyalayanlara diyoruz ki artık söz bitti. Bir taraftan Irak tarafından 30 bin civarında tırı sokacaksınız; silah, mühimmat, araç gereç yüklü ve bunları bu terör örgütlerine teslim edeceksiniz ondan sonra da ‘Biz sizinle stratejik ortağız diyeceksiniz.’ Kusura bakmayın bunu yutmayız.

 

Hazırlıklarımızı yaptık, harekat planlarımızı tamamladık. Gereken talimatları verdirttim. Kararı verilen ve süreci başlamış olan barış pınarlarının önünü açma vakti belki bugün, belki yarın denebilecek kadar yakındır.  Hem karadan hem de havadan bu harekatı yürüteceğiz. Suriye tarafındaki kardeşlerimizin de tüm güçleriyle bizim yanımızda yer alacağından şüphemiz yoktur. Hem kendi güvenliğimiz hem ülkemizdeki Suriyeli kardeşlerimizin bir an önce evlerine dönebilmeleri için bu harekatı yapmaya ve başarıya ulaştırmaya mecburuz. Şayet bugün bu adımı atmazsak yarın karşımıza çok daha büyük sıkıntıların çıkacağı gün gibi aşikardır. Tehlikenin kapımıza dayanmasını beklemeyecek, sorunu kaynağında çözeceğiz. Hiç kimsenin bunun için Türkiye’yi suçlamaya hakkı yoktur. Avrupa ve Arap ülkeleri başta olmak üzere tüm dünyayı bu ulvi mücadelesinde Türkiye’ye destek olmaya davet ediyorum.

 

Sayın Başkanımızın beyanatlarına ve Ortadoğu’da olan olayları bu açıdan değerlendirdiğimiz zaman kendi göbeğimizi kendimizin kesmesinden başka çare kalmadığı ortaya çıkmaktadır. Zor bir durumdur! Kurtuluş savaşında olduğu gibi yine Türkiye’mizin bekası için bu sefer Haçlı ve Siyonist zihniyetine karşı ciddi bir mücadeleye girildiği gözükmektedir.  

 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bazı sözlerine bir bakalım;

“ Özgürlük ve bağımsızlık ,Türk insanının karakteridir.”

“ Ne denli zengin ve refaha kavuşturulmuş olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun, bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak olma konumundan yüksek bir işleme layık olamaz”

 “Ben Batı uluslarını, bütün Dünya’nın uluslarını tanırım. Fransızları tanırım, Almanları, Rusları ve bütün Dünya uluslarını şahsen tanırım.  Bu tanışma savaş alanlarında olmuştur, ateş altında olmuştur. Yemin ederim ki, bizim ulusumuzun manevi gücü, bütün ulusların manevi gücünden üstündür.”

“Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok olma vardır.”

“Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekte kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar!     ( 1919)

“ Amerika, Avrupa ve bütün uygarlık dünyası bilmelidir ki Türkiye halkı her uygar ve kabiliyetli millet gibi kayıtsız şartsız hür ve müstakil yaşamaya kesin karar vermiştir. Bu haklı kararı bozmaya yönelik her kuvvet, Türkiye’nin edebi düşmanı kalır”  

“ Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir. “

 

Her zaman belirtiğim üzere okumakla cahillik bitmez, okumuş cahillerden korkmak gerekir! Bu millet, okumuş bu tip cahillerin algı politikası ile Milli ve Manevi değerlerimize saldırmalarının yanında,  Türkiye’nin bekası söz konusu olunca Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği üzere “ SÖZ KONUSU VATANSA GERİSİ TEFERRUATTIR! ” lafını edip de gereğini yapmayan bu okumuş cahillerden bu ülke çok çekmektedir. Bu kesimin ( sahte Atatürkçülerin) Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine dikkat ederek nelere hizmet etmekte olduklarını iyi görmeleri gerekir.

 

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Ortadoğu ile ilgili söylemlerinde “ Ortadoğu bataklığından kaçınmalıyız!”, “Komşudaki yangına elimizde benzin bidonu ile gittik, faturasını biz ödüyoruz!” Bu şekilde Suriye’deki harekata karşı çıkarak Türkiye’nin güneyinde ABD ve Türkiye düşmanları tarafından oluşturulmak istenen terör koridorunun oluşmasına izin verilmesi gerekliliğini dolaylı olarak vurgulamak istemektedir. Bataklık ancak yerinde kurutulursa mikrop üretemez. Bataklığı yaratanların bu bataklığı Türkiye’ye taşımasına izin verilmesi anlamına gelen bu sözlerin kimlere hizmet etiğini  anlamakta zorlanılmaktadır. Bu sözler, Eski Türkiye’deki gibi PKK’nın bizleri vurmasını beklemek stratejisine dönülmesini çağrıştırmaktadır. “Zor oyunu bozar!” “Cesurlar ancak tarih yazar!” diye boş yere denmemiş. Olayları, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında değerlendirildiği zaman ABD ve İsrail’in ortak hedeflerinin Türkiye’nin bekasına yönelik hamlelerini görmemezlikten gelerek Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylemlerini de hiçe sayarak Devletin arkasında durulması gereken bir süreçten geçilirken, Haçlı ve Siyonist zihniyetin hamlelerine maruz kalındığı bir zamanda yerimizde oturarak başımıza gelecekleri beklemek, ayrıca Suriye’den sonra sıranın Türkiye’de olduğunu göremeyecek kadar öngörüden yoksun bir şekilde muhalefet tarafından hamlelerin yapılması çok korkutucu olduğu kadar da düşündürücüdür!

 

Tabi ki, Siyonistlerin ve destekçisi ABD’nin kurguladığı BOP sinin önünü kesebilecek hamleler ancak Türkiye düşmanı bu kesimin oyunlarını bozararak oluna bilineceği aşikardır. Bunun içinde Suriye topraklarında güvenli bölge tesis edilmesi ve Türkiye’de bulunan Suriyelilerin kendi topraklarında olan tampon bölgeye yerleştirilmesi ile olabileceği görülmektedir. Bunun önüne geçmek için başta İsrail ve destekçisi ABD’nin her türlü zorluğu ve engellemeyi çıkaracaklarından da kimsenin kuşkusu olmasın. ABD ile neden ters düşüyoruz! Diyen kesimin şunu çok iyi bilmesi gerekir ki ! ABD maalesef bizim dostumuz ve müttefikimiz değildir! Bir zayıf anımızı yakalasalar 15 temmuz darbe girişimleri gibi hiç tereddüt etmeden Türkiye’mize ne gibi zararlar verebileceklerini de kimse göz ardı ederek yabana atmasın! Yunanistan’ı Türkiye’ye karşı havlatmaları da bu çıktının bir parçası olarak algılanması gerekmektedir.

 

Suriye halkı BEŞŞAR ESAD vasıtası ile yok edilmek istenmesinin karşısında yalnızca Türkiye durmuştur, Batı toplumu kılını bile kıpırdatmamıştır. Olaylar bu açıdan değerlendirildiği zaman neden Batı toplumunun Suriye’deki halkın yok olmasına ses çıkarmadığı da daha net anlaşılmaktadır.

 

 

Sayın Cumhurbaşkanımızın son beyanatlarında Siyonistlerin BOP sine karşı senaryolarımızı belirtmektedir. Bu hamlelerin bir satranç hamlesi olarak görülmesi gerekmektedir. Sahada ne kadar kuvvetli isen masada da o kadar kuvvetli olursun! felsefesi doğrultusunda Türkiye düşmanlarına karşı Türkiye hamlelerini yapmaktadır.

 

Batının şunu iyi bilmesi gerekir ki!

  • Türkler dosta dost ama düşmana da amansızdır!
  • Tükler kendilerine yapılan kötülükleri asla unutmazlar!
  • “TÜRKLER öyle bir millettir ki, eğer saldırırsak tamamını yok etmemiz gerekir. Yoksa bir tane bile hayatta bırakırsak, yeni bir devlet kurar ve intikamını alır. Dünyada savaşılmayacak tek ülke Türkiye’dir” Adolf Hitler  
  • “Bir Kürt devleti kurabilseydim, tarihten Türkleri silecektim ama başaramadım.” İngiliz ajanı – LAWRENCE
  • “Türklerin Avrupa’da kalması sorununu yıllarca düşündüm ve inceledim. Türklerin Avrupa’dan defedilmesi (cleared out) yönünde vermiş olduğum karar her yıl daha da güçlendi.” ABD BAŞKANI WİLSON
  • “ Savaşın zevkini almak isteyen herkes Türklerle savaşmalıdır.” İngiliz Tümgeneral Sir Charles Vere Ferrers Townshend.

 

 “ Efendiler, Dinsiz bir milletin idamesine, imkan yoktur. İslam dini öyle yüce bir dindir ki; ‘İlim Çin’de de olsa alınız’ diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Biz İslam olduğumuz için geri kalmadık. Yüce Dinimize ne zamanki, Hurafeler ve bidatler ilave yapıldı; O zaman gerçek İslam’dan uzaklaştırıldık, onun için bu hallere düştük.” Gazi Mustafa Kemal Atatürk -1924 

 

Bu analizler yabana atıla bilinecek  söylemler değildir! Atatürk sonrası Türkiye’sinde Toplumumuzun değer yargılarını ortadan kaldırmak için algı ile yapılan hamleler ciddi şekilde toplumda bazı erozyonlara sebebiyet vermiştir.  Ama 15 Temmuz darbe girişiminde darbeye karşı koyanlar hala toplumumuzun değer yargılarından uzaklaşmayanlar ile, bunun karşısında o gece ATM ve makarna  kuyruklarında olanlar da değer yargılarını yitirmiş, bu toprağın insanı olduğunu hissedemeyen, başkalarının  maşası olma potansiyeli taşıyan zavallılar olarak maalesef saflarını belirlemişlerdir.

 

Herkesin şunu iyi bilmesi gerekir ki!

Türkiye’nin en büyük gücü birlik, beraberlik ve dayanışmadır. Bu güç öyle bir güçtür ki ne parayla, ne diğer imkanlarla kıyas kabul etmez. Bundan dolayı her fırsatta bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız ve kardeş olacağız ki;

Türkiye üzerinde oynanmak istene oyunların ancak bu şekilde bertaraf edebileceğimizden de kimsenin kuşkusu olmasın.

Ayrıca, Türkiye’nin bekası ve Türk milletinin menfaatleri söz konusu olduğunda tüm siyasi partilerin, tüm toplum kesimlerinin birlikte hareket edebilme erdemine sahip olması gerekmektedir. Bundan koptuğumuz zaman başımıza gelmedik kalmayacağının da bilincinde olunması gerekir! Türkiye düşmanı Batı toplumunun peşinde olduğu noktada budur.