Bulaşmaz demeyin, bulaşır.
Siz üzerinize kiri, pası, dışkıyı sürüyorsunuz sonrada üzerim kokuyor diyorsunuz.
Olmuyor.
Bulaşır.
Bulaştırdı iseniz de kokusuna katlanacaksınız. Zamanında paralarınızı bu malum yapıya aktardı iseniz, kurban verdi iseniz, fitre zekatınızı vadeli de olsa bu yapıya verdi iseniz bulaşmışsınızdır. İş ortaklarınız, kardeşiniz, ablanız, babanız bu yapıya hizmet etmişse bulaşır kardeşim bulaşır, her yerinize bulaşır.
Neden çekiniyor ve korkuyorsunuz ki?
Suçun karşılığında cezası da var. Sizde malum yapı içerisinde iseniz cezanızı çekeceksiniz. 15 Temmuzdan sonra etekleriniz tutuşunca mı aklınıza geldi. Paralel devlet yapılanması da ne demek, vatana ihanette ne demek. Biz yazınca da karşımıza çıkan ve mail atanlar benim kimse ye borcum yok, ben bu vatan için ölürüm. Allaha verecek bir can borcum var. Onu da bu bayrağın, bu toprağın, bu ezanın okunduğu memleketimde ölürüm. Ölmekten öte dualarım da hep şehadet şerbetini içmek vardı. Ama rabbim bize kısmet etmedi.
Bu vatan için ölünmeyecekte neye ölünecek arkadaşlar. Bu toprak için, bu bayrak için ölünmeyecekte, ne için ölünecek. Pensilvanya pezevengi için mi ölünecek. Ne yazdıklarım için korkuyorum nede cemaatçiler, paralelciler, pkk lılar kimseden korkmuyorum.
Bir insan bir kere ölür. Şerefi ile haysiyeti ile vatan savunmasında, milletin menfaatini savunduğu için ölür. Varsın kurşun adres sormasın.
Bu memlekette daha nice Ömer Halisdemirler var. Elhamdülillah. Elimden geldiğince satılmayan kalemimle doğru bildiğim ve hak saydığım şeyleri yazmaya devam edeceğim.
Bu işin medya ayağı, ticari ayağı ve diğer ayaklarına da sıra geliyor. Tütsü yapanlar, kaçmaya çalışanlar, sosyal medyasını donduranlar, telefonlarını değiştirenler, bağlarına çekilenler, tatile gidenler, Mersinde bulunanlar artık gelin memleketinize bu işten kaçışınız yok.
İftiraya uğradım diyenler, on günün sonunda mahkemeye çıkıyorsunuz. İnşallah dediğiniz gibi mahkemeye sizin iftiraya uğradığınız konusundan sizinle hem fikirdir. Yoksa mahkemenin kararına kadar bekleyeceksiniz.
İçerde ben konuşacağım diyenler, itirafçı olacağım diyenler, dışarı salınanlar mahkeme sonuçlanıncaya kadar suçsuzdurlar. Boy boy resimlerini gazetelere sansürsüz basanlar unutmayın ki daha tutuklanmayanlar suçsuz olabilir ona da dikkat etmek gerekir. Ama kendilerine göre ABD ye gidip hocalarından icazet alanları da unutmamak gerekir. Bir adam burada bu kadar hacı hoca varken neden ABD ye 14 saat uçak yolculuğu ile gider ve orada namaz kılar ve icazet alır ki? Aklı ile arası var mı acaba bence ruh hallerinin bir araştırılması gerekir. Önce sağlık kontrolünde bunların aklıselim olup olmadığı araştırılması gerekir.
Kalın Sağlıcakla.
