Çarşı, Pazar, AVM, orası, şurası, burası siyasetçiden geçilmiyor.
Şikâyet amaçlı değil ama bizim mahallenin gündemine girdiyse bu mevzu konuşmamız gerekiyor.
Kimsenin bu konuda itirazı yok. Tam dersine, herkes fikirlerini insanlara anlatmalı. Tam bu konuyu konuşurken, yuvarlak masamızın etrafına oturmuş dedikodunun dibine dibine vururken, bizim çokbilmiş başladı anlatmaya:
-Yahu beyler, siyasetçi dediğin halkla iç içe olacak; burada beis de, konuşulacak mesele de yok. Ancaak, sizin dikkat etmediğiniz şeyler var; Bakmakla görmek arasındaki feraset sizlerde olmadığı için(!) dikkatinizden kaçıyor. İktidar erkinin içindeki bazı isimlere dikkat edin, insanlara, daha doğrusu seçmene sevimli görünmek adına bin bir kılığa girerken bile, elinden yüzünden kibir akıyor kibir. İşin enteresan tarafı, insanlar da bunun bal gibi farkında.
Bizim mahallenin masasını bir gürültü, homurtu ve dahi itirazlar almış başını giderken, çokbilmiş, ?Bir dakika beyler? dedi, kaldığı yerden devam etti:
-Siz o siyasetçileri dikkatli izleyin, sonra gelelim burada tekrar tartışılım. Göreceksiniz kibiri. Kibirden ölürken, halk adamıymış gibi görünmek paçalardan akıyor abi!
HER GÖRDÜĞÜ SAKALLIYI
Bu konu böylece ilerleyen günlere devrederken, bizim mahallenin her konuda fikri olanı aldı sazı eline:
-Yahu, seçimlere şurada ne kaldı ki, herkesin tıraşı gözünün önüne iner. Lakin siyasetçilerin en büyük yanılgısı şu: El sıktıkları, selam aldıkları, selam verdikleri herkesten oy alacaklarını zannediyorlar. Dahası her görüngüyü, her ak sakallıyı dedeleri zannediyorlar. Oysa birazcık dikkat etseler, işyerine girdikleri, propaganda yaptıkları o insanların nezaketen öyle davrandığını anlayacaklar ama, neyse 24 Haziran akşamı neyin ne olduğunu görürler.
NEYİNDE DEĞİL?
He biz, AK Parti´de liste açıklandıktan sonra ciddi manada eleştiriler olduğundan dem vurmuştuk ya. Daha doğrusu çarşı pazarda konuşulan ne varsa aktarmıştık ya. Aynısı, tıpkısının benzeri Şanlıurfa´da da yaşanmış. Orada bir televizyon kanalına çıkan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba, Şanlıurfa´da AK Parti´nin milletvekili adaylarına ?Beğenmedik? diyen partililerle ilgili, soruyu cevaplarken, bir süre savunmada kaldıktan ve listenin geçerliliğini anlattıktan sonra, ?Desinler çok da benim şeyimde değil? diye yanıt vermiş.
Bizim mahalleli, haberleştirilen bu bakan tepkisinin ardından, durumun Kayseri ile örtüştüğünün altını çizdikten sonra aynı kanaatte birleşti:
-Dua edelim ki, Kayseri´de bir şey vakası yaşanmadı.
CHP´NİN 2, İYİ PARTİ´NİN 3´Ü
Kayseri´de 24 Haziran seçimlerine gidilirken, milletvekili aday listelerinin kamuoyunun gözünün önüne getirilmesiyle birlikte hepimizin merak ettiği CHP´nin Milli Görüş geleneğinden atamayla gelen Ahmet Yılmaz sahalara indi mi, inmedi mi? Aramızda hâlâ bunu tartışıyoruz. Bay Yılmaz, ya Kayseri´ye gelmedi, ya bizim çarşıya uğramadı, işte burasını bir türlü anlayamadık gitti.
Tabii bununla birlikte gözümüzden kaçmayan bir başka durum daha var; İYİ Parti´yi Kayseri´de kurup, donatan ve ciddi anlamda katkı sağlayan, sonrasında da İl Başkanı olan Hüseyin Tekin de görünmüyor sahada, ya da bize öyle geliyor. İl Başkanlığı´ndan istifa ettikten sonra 1. Veya 2. Sıra beklerken, 3 olan Tekin de kayıplarda. Bundan sonrasında ortaya çıkar mı, bilemiyoruz. Eğer bizim mahalleden geçerse, haberimiz olur, dolayısıyla sizlerin de.
Neyse efendim, haftanın ilk gönü böyle olsun. Herkese huzurlu günler dileriz.
