Necmettin ÇUHADAROĞLU

Tarih: 18.03.2016 09:23

Avrupa´da insan olmak,

Facebook Twitter Linked-in

 

İki gündür televizyonlara Avrupa´nın göbeğinde yaşanan çirkinlikleri defalarca televizyon ekranlarından maalesef izledik. Müslümanların sığınmacı olarak gittikleri daha doğrusu Avrupayı kurtuluş olarak gören sığınmacıların düştükleri durumları üzüntü ile seyrettik. Kendini bilmez PSV taraftarlarınca önlerine para atılarak onlara şinav çektirenler, oynatanlar bu utanç onlara yetmeli mi? Bunu da iyi idrak etmek lazım. Avrupa´ya geçebilmek için teknelerle gittikleri bir ülkede İspanyada düştükleri, düşürüldükleri duruma bir bakın.

Çaresizlik bu kadar mı can yakar, yakıyor işte. Bu mazlumlara kapılarını açmayanlar, açanlarında onları bu hale getirmelerine ne diyeceğiz, hangi tanımı kullanacağız onu da bilmiyorum. PKK ve onun uzantılarına açıktan destek veren Avrupa ülkeleri Suriyeliler ve Müslümanlar söz konusu olunca aman bize gelmesin tek üstüne para verelim demeye başladılar. Hadi onlar gayrimüslim, 2 Milyar müslümanın yaşadığı bu coğrafyada kendilerine Türkiye´nden başka kucak açacak başka İslam devleti bulamamaları da ayrı bir durum aslında. Bu utanç aslında tüm İslam âlemine yeter. Suudi Arabistanı Müslüman ülke olarak saysak mı saymasak mı bilmiyorum ama bilinen şu ki tamamı küresel güçlerin eline geçmiş İslam devletlerinin. Petrolleri olmasa hiçbir varlık dahi gösteremeyen Arap coğrafyasındaki bu korkaklar sürü topluluğunu da kınıyorum. Ellerinde ki petrollerini bir yerlerine sürsünler. İnsanlık maalesef bir avuç petrole satılmış durumda. Satılık coğrafyada, satılık insanların ve devletlerinde olması normal. Maalesef Avrupa´da insan olmayı beceremeyene kapitalist ve küresel güçlerin uşakları kendi memleketlerinde de garip olan insanları para karşılığı oynatmaya devam ediyorlar. Aslında Avrupalıların bu yaptıkları ne ilk nede son olacak. Belçika kralı nın Afrika ülkelerindeki sömürgelerden biri olan Kongo da kendilerine yeterince kauçuk toplamadıkları için zenci kölelerinin bilelklerini kesmesine şahit olmadı mı? Daha örnekleri bu işte çoğaltabiliriz. Onun için İslam dünyasının kendisine bir çeki düzen vermesi gerekiyor. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın Yahudi Atasözünü kendimize şiar edindiğimiz sürece daha İslam dünyasının başına çokkkk ama çok işler gelir. Avrupa´dan medet uman mültecilerde haklı kendilerine Müslüman ülkeler yardım etmeyince ne yapacaklar, ancak bu şekilde geçinmeye çalışılacak. Bazen söylüyorum ya cemre her yere düştü ama insanlığa bir türlü düşmedi.


Günün sonu; Japonya´da yaşanmış gerçek bir olay şöyledir: Evini yeniden dekore ettirmek isteyen Japon bunun için bir duvarı yıkar. Japon evlerinde genellikle iki tahta duvar arasında çukur bir boşluk bulunur. Duvarı yıkarken, orada dışarıdan gelen bir çivinin ayağına battığı için sıkışmış bir kertenkele görür. Adam bunu gördüğünde kendini kötü hisseder ve aynı zamanda meraklanır da kertenkelenin ayağına çakılmış çiviyi görünce.

Muhtemelen bu çivi 10 yıl önce, ev yapılırken çakılmıştı. Peki, nasıl olmuş da kertenkele bu pozisyonda hiç kıpırdamadan 10 yıl boyunca yaşamayı başarmış? Karanlık bir duvar boşluğunda hiç kıpırdamadan 10 yıl boyunca yaşamak çok zor olmalı.

Böylece adam çalışmayı bırakır ve kertenkeleyi izlemeye başlar. Sonra nereden çıktığını fark edemediği başka bir kertenkele gelir ağzında taşıdığı yemekle... Adamı sersemletir gördüğü manzara. Bu nasıl bir sevgi? Ayağı çivilenmiş kertenkele, 10 yıldır diğer kertenkele tarafından beslenmektedir. Bir kertenkele bile olmaya cesaret edemeyenlere duyurulur.

Kalın Sağlıcakla,




Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —