Yalçın ARAL

Tarih: 25.08.2018 11:16

ABD DOLAR´I TUVALET KAĞIDIMI?

Facebook Twitter Linked-in

 

Tabi ki bu Lobilerin uzantılarının ve sermaye guruplarının her ülkede olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Gerek Türkiye´de gerekse de başka ülkelerde bu mücadelelerinin yansımalarını maalesef görmekteyiz. Onlar için bu mücadele bir var olma savaşıdır. Yani ölüm kalım savaşıdır.

 

İngiltere´nin Eylül 1931´de, İngiltere´nin kamu borç yükü çok fazlalaşınca ? Ben Sterlini altından ayırıyorum? , ?Artık Commonwealth´de benim param geçerlidir. Onun sahibiyim? ve ?Dünya parası olarak sterlini oynayabilirsiniz ama ben ayırıyorum? demişti. 1931 yılında İngilizlerin almış olduğu kararın 1971 de ABD tarafından alınması artçı deprem olarak düşünüle bilinir. 1931 de İngilizlerin yaptığı gibi aynı film senaryosunun gösterime tekrar sokularak aynı söylemler 1971´de Nixon tarafından gerçekleştirildiği görülmektedir. Peki bunları organize eden dünyanın ve ABD´NİN bu noktaya gelmesini planlayan hangi Lobi idi? Tabi ki şu an ABD Merkez Bankasını kontrol eden ve ABD´NİN borcunun büyük kısmını üstlenen Para Lobisinin! Para Lobisinin (Globalciler) alacakları karşılığı  Silah Lobisine karşı (Ulusalcılara) bu savaşta ABD Dolarının ipini çekmeyeceğini  de kimse garanti edemez!

 

Basit mantıkla bakıldığı zaman şu an basılan ABD Dolarının karşılığında her hangi bir garanti ve karşılığı bulunmamaktadır. Başka bir deyişle ?tuvalet kağıdı? konumuna düşebilme ihtimalide yukarıdaki verilere göre çok kuvvetlidir. Tabi ki ABD´DEKİ Silah Lobisi ve Para Lobisi arasındaki savaşın neticesi olarak ABD´NİN iç savaş ve dağılma potansiyeli taşıdığı da göz önüne alındığı zaman olayların hangi noktaya evirilebileceği de göz önüne alınması gerekmektedir.

 

Başkan Trump´tan evvel ABD´Yİ yöneten Demokratlar yani Lobi Para Lobisi idi, Para Lobisi Globalciliği savunan ve son 16 sene içerisinde de dünyayı sınırları olmayan tek dünya ve tek para düzeni şeklinde oluşturmaya çalışan bir politika izlemekte idi. Bu Lobi ABD´NİN kuvvetini kendi menfaatleri ve emelleri doğrultusunda kullanan güçtür. Bu gücün dayandığı inançta Siyonizm´e dayanmaktadır.

Şimdiki ABD´Yİ idare eden Cumhuriyetçiler, yani Silah Lobisi de Ulusalcı olarak ABD´NİN menfaatlerini ön planda tutan ve ABD´NİN kuvvetini ABD´NİN menfaatleri için kullanan güç olarak görülmektedir. Bu güç  Katolik güce dayanmaktadır. Ama şu anki ABD hükümetinde ki Evanjelist düşüncelerin dominant bir konumda olması da bu mücadelede ciddi problemler çıkarmaktadır.  Çünkü Evanjelistler ve Radikal Yahudiler ARMAGEDDON ( büyük savaş) dan sonra Mesih´in geleceğine inanmaktadırlar. Dünya liderleri içinde can güvenliği tehlikede olanların sıralamasında Başkan Trump´ın birinci sıraya yükseldiği görülmektedir. ABD tarihinde 4 başkan  suikast sonucu can verirken, 2´si yaralı ve 3´ü de yara almadan suikastlardan kurtulmuşlardır. Suikastların bu Lobiler tarafından yapıldıklarının da  atlanmaması gerekmektedir.

 

ABD´DEKİ bir araştırmada ?ABD´YE nükleer bombanın düşmesi mi daha fazla zarar verir yoksa ABD Dolarının itibarını kaybederek zor duruma düşüp krize girmesi mi?? şeklindeki araştırmada Doların zor duruma düşmesinin ve dolar krizinin olması, nükleer bombanın düşmesinden çok daha büyük bir felakete  ABD için neden olabileceği belirtilmektedir. Bu araştırmada para felaketinin  karşısında nükleer bomba felaketinin hiç bir şey ifade etmeyeceği ciddi şekilde Pentagon´un raporlarında vurgulanmaktadır.

 

Dünyada terörist guruplar üzerinden yapılan vekalet savaşlarının Ekonomik savaşlara evirildiği görülmektedir. Artık kimse kendisini geri plana çekip saklama ihtiyacını bile duymamaktadır.  Bundan sonrada bu savaşın hangi konuma evirile bileceğini düşünmek bile korkutucudur. Eğer iki Lobinin diğer ülkelerdeki sermaye gruplarına yönelik saldırılar ve suikastlara bu savaş evrilirse o zaman bunun sonucun olarak da ABD´NİN iç savaşa ve dağılma sürecine gire bileceğini göz ardı etmemek gerekir. Tabi ki Para Lobisinin elinde olan ABD´DEN alacakları konusunun da bu süreçte devreye girebileceği unutulmamalıdır. Kaliforniya´daki yangınların izlerini iyi sürmek ve mesajı iyi algılamak gerekmektedir. ABD seçimlerinden sonra Başkan Trump´a baş kaldıran ilk eyalet olması, protestolarla Türkiye´de olduğu gibi ? Bizim Başkanımız değildir!? sloganları ve ayrıca Türkiye´de İzmir´in ayrılarak AB´ye girmesini savunan CHP milletvekili gibi Kaliforniya´nın ABD´DEN ayrılması söylemlerinin yapıldığını tekrar hatırlamakta fayda vardır! Kaliforniya Para Lobisinin kalelerinden önemli bir ayağını oluşturmaktadır.

Ayrıca Para Lobisinin ve Silah Lobisi aralarındaki savaşı ve bilek güreşini dünya da başka ülkelerde olduğu üzere ağırlıkla Türkiye üzerinde yaptıkları görülmektedir. Türkiye´yi her iki lobinin kaybetme lüksü yeni dünya düzeninde bulunmamaktadır. Türkiye´yi kaybeden Dünyadaki Yeni Dünya düzeninde yerinin olamayacağını çok iyi bilmektedir. Türkiye´de kendi doğruları ve menfaati doğrultusunda bu iki lobiden hangisine destek verirse savaşın galibi onun olacağı görülmektedir. Tabi ki Türkiye´yi kimin nereye itmek istediğine dikkat edilmelidir! Trump´ın söylem ve davranışları Türkiye´yi Silah Lobisinden uzaklaştırırken bu hamlelerin Türkiye´yi Para Lobisine doğru iten hamleler olarak görülmektedir. Bundan da Silah Lobisinin Hristiyan ağırlıklı Pentagonun ciddi şekilde rahatsız olduğu bir gerçektir. Trump´ın hangi Lobiye hizmet etmekte olduğu ileride netlik kazanacağı da açıktır! ABD´DEKİ Başkan Trump üzerindeki baskılarda bu savaşın bir yansıması olduğunun bilinmesi gerekmektedir.

Bu iki lobide Türkiye´ye Eski Türkiye´de olduğu üzere hiç bir şey vermeden yanlarında olmalarını ve kendi menfaatleri doğrultusunda her dediklerini yapmasını isteyerek yine eski Türkiye´de olduğu gibi Türkiye´yi ileri karakol olarak kullanmak istemektedirler. Bu iki lobi kendileri arasında ki meydan savaşını Türkiye´ye taşımış görülmektedir. Maalesef Türkiye ne yaparsa yapsın bu iki lobi arasındaki  her türlü mücadelenin tam  ortasında bulunmaktadır.

 

Şimdi gelelim ABD´NİN kendi Lobileri arasında ki savaşta ABD´NİN evirilebileceği duruma?

Türkiye bir bankerlik felaketi geçirdiğini biliriz. Bankerlik sisteminin batmasının nedeni olarak da bankerlik sisteminden çıkan paranın tekrar bankerlik sistemine dönmemesinden kaynaklandığı görülmektedir. Zaten sürdürüle bilir bir ekonomi politika olmadığı için sisteme yeni taze paranın ve geri ödenen veya nemaların tekrar bankerlik sistemine dönmemesinden dolayı sistem çökmüştür. Bankerlere para yatıranlar da ciddi zarar görmüşlerdir.

Şu an ABD´YE bakıldığı zaman aynı senaryo görülmektedir. Dünyada kazanılan para tekrar ABD´YE dönmediği zaman ABD´NİN 22 trilyon dolar civarı borcunu döndüre bilmesinin mümkünü olmadığı görülmektedir. Şimdiki ABD politikasına bakıldığı zaman, ABD Başkanı Trump´ın da başka ülkelerin tasarruflarını ve kazandıkları paraların peşinde olduğu görülmektedir. Bu paraların ABD sistemine dönmemesi durumunda Türkiye´deki bankerlik faciası gibi bir facia ile ABD´NİN yüzleşe bilineceği zor olmayan bir öngörüdür.

ABD´NİN bu para politikasının sürdürüle bilir bir para politikası olmadığı ortadadır. Eninde sonunda bu politikanın çökeceğini ve ABD´NİN duvara toslayacağının bu işlerle uğraşan kesimlerin farkında olduğunun atlanmaması gereken bir gerçektir. Bu çıktıyı görebilmek için de ekonomist olmaya da gerek yoktur.

Zaten Para Lobisinin adamı olan Başkan Obama´nın son dönemin de  yeni ABD Doları için çalışmalar yapıldığı ABD basında ve Para Lobisine ait olan The Ekonomist dergisinin  kapağında ? NEW MONEY 2018 ? şeklinde yer almıştı. Bu dergide DLR ve EURO yakılarak kapak yapılmıştı. ABD´NİN borç yapılanmasına bakıldığı zaman da ABD´NİN borcunun, çok ağırlıklı olarak  Para Lobisinin sahip olduğu ABD Merkez Bankasına ve Para Lobisinin finans kuruluşlarına ve Dünyada ABD tahvilleri alan Para Lobisinin kontrolünde olan ülkelerin sırtında olduğu görülmektedir. 

ABD´DE 2007 yılında patlak veren Mortgage krizinde yani operasyonunda Avrupa ülkelerinin ve Uzak Doğuda ki ülkelerinin ve başta Japonya´nın tasarruflarının nasıl iç edildiği görülmüştü. Bu suretle de başta Avrupa´da olmak üzere ilgili ülkelerde çok ciddi  Ekonomik krizler yaşamış hala da yaşanmaktadır! AB Ülkelerin hala bu krizle boğuşmalarından dolayı ABD´NİN bu hamlesine karşılık veremeyecek duruma düşürüldüğü de atlanmaması gereken bir konudur. ABD´NİN şimdi de borçlarını ödeyemeyecek noktaya gelmesinden dolayı yeni bir para operasyonunun peşinde olası bu ekonomik tablo çerçevesinde normal olarak karşılanması gerekmektedir.

 

Trump´ın Başkan olduğundan beri yaptığı icraatlarına bakıldığı zaman ;

 

 

Zaten şu itibarı ile ABD gerek enerji ihtiyacını karşılaya bilecek noktadadır. Önümüzdeki bir kaç sene içinde de kaya gazı üretiminden elde edilen gaz ile senelik 100 milyar metre küplük bir gaz ihracatı potansiyeline de kavuşacaktır.

 

Pentagonun raporlarında ?Enerjinin % 100 kontrol edemeyen dünyada söz sahibi olamaz? şeklinde ifadeler bulunduğunu atlamamak gerekir.

 

Ayrıca;

 

Bu hamlelerini de tamamladıkları zaman artık ABD´NİN başka bir ülkeye bağımlılığı kalmayacaktır. Zaten 4.0 teknolojisi ile de işçilik maliyetinin çok düşeceği ve vasıfsız işçilere ihtiyaç duyulmayacağı bir döneme girileceği de ortadadır. 

Bu zincir tamamlandığı zaman ABD kendi kendine yeten bir ülke onumuna gelecektir. Zaten borçlarını ödeme gibi bir düşünceleri olmayan şu anki ABD yönetimi tedavülde bulunan karşılıksız olarak basılan Dolara ihtiyaç duymayacaktır. Bu suretle de Para Lobisinin elinde bulunan ABD Merkez Bankasının fonksiyonunu ortadan kaldırarak ABD´NİN borçlarının üzerini çizerek yada yeni Dolar ile 22 trilyon dolar civarı borcu yok edeceği yada kuşa çevirerek Para Lobisini de kalbinden vuracağı göz ardı edilmemesi gereken bir durumdur.

 

Sayın Bakanımız Berat Albayrak ? ABD Doları itibarını kaybetmektedir!? diye boş yere söylem yapmamaktadır!

Sayın Başkanımız;

 

Bu söylemlerin ve hamlelerin laf olsun diye  yapılmadığının idrakinde olunması gerekmektedir.

 

Ayrıca Çin ile Rusya´ya bakıldığı zamanda;

 

Başkan Trump´ın çok zeki birisi olduğunun, kendini ve ailesini korumak için öngörülemez bir politika izlediğinin atlanmaması gerekmektedir. Bu veriler çerçevesinde Başkan Trump ve ekibi finans olarak ABD´NİN duvara toslayacağını çok iyi bilmektedirler.

Zaten Para Lobisi iktidara gelmiş olsa idi, ABD´NİN borçlarından dolayı 2018 yılında Dolara bir operasyon yapacakları ve bu operasyonu da yeni Dolar ile yapacakları yazılıp çizilen konulardandı. Dünyayı da sanal para sistemine geçirmeyi planlayan da bu Lobi olduğunu da atlamayalım. Trump ve ekibinin, ABD´NİN seneler boyunca Para Lobisi tarafından getirilmiş olduğu bu finans çıkmazından çıkara bilmesinin imkansız olduğu görülmektedir.

 

Bu açıdan ABD ve şu an ABD´Yİ yöneten Silah Lobisinin ve öngörülemeyen Trump´ın neden bu şekilde davranarak dikkatleri Dolar dışında başka konulara çekmeye çalışmakta olduğunu iyi analiz etmek gerekmektedir.

 

 

Zaten Para Lobisinin Silah Lobisi ile mücadelesinde, Para Lobisi köşeye sıkışınca Trump´tan evvel uygulamaya soktukları ABD Dolarına karşı hamlelerinin geleceği kaçınılmaz bir gerçektir. Bir kedi köşeye sıkıştırılırsa ne yapacağını herkes çok iyi bilmektedir!  Yukarıda belirtiğim üzere bu iki lobi arasında ki mücadele onlar için bir ölüm kalım mücadelesidir. Türkiye´de bu mücadelenin maalesef jeopolitik olarak tam ortasında bulunmaktadır.

 

Tabi ki ABD Dolarını basıyor olması ayrıca da dünyanın da en büyük ekonomisi olduğunu göz önüne alarak bu gerçekleri şu anki pozisyonları çerçevesinde görmezden gelmek isteyen kesimler muhakkak mevcuttur. Ama gerçeklerin balçık ile kapanamayacağını, gerçekler ile yüzleş ildiği  zaman daha iyi anlayacaklarından da kimsenin kuşkusu olmasın. ABD dünya ülkelerinden ayrışarak yalnızlaşmaktadır, buda kendi istekleridir! Yeni dünya düzeninde ABD´NİN nereye evirilebileceği de görülecektir.

 

Dünyanın hiç bir ülkesinin bu savaştan zarar görmeden çıkması söz konusu değildir. Maharet de bu savaştan az zararla çıkmaktır. Sayın Başkanımız bu konuların içinde ve bu oyunların farkında olduğunu hamleleri ve söylemleri ile belirtmektedir. Mühim olan oynanan bu satranç oyununda hamleleri çok akıllı yapmak olduğunun bilincinde  olunmasıdır. Dünyanın yeni dünya düzenine geçerken hata yapma lüksümüzün olmadığı da bir gerçektir. Bu mücadeleden her zaman belirtiğim üzere birlik beraberlik içinde olunarak ancak çıkabileceğimiz bir gerçektir. Sakin olmak ve paniğe kapılmadan hamlelerimizi yapmamız şu anki en büyük kazancımızdır.

 

Dünyanın girmiş olduğu bu kaos ve fırtınalı ortamda , Gemimizi donanımlı hale getirdik ve  dümeni emanet ettiğimiz  Reisimize de güvenmemiz gerekmektedir. Bizim vatandaş olarak yapmamız gerekende dünyanın girmiş olduğu bu kaos ortamında bize karşı yapılan gerek siyasi gerekse de ekonomik saldırılarda devletimizin ve  hükümetimizin yanında olmaktır.  Bu mücadeleden başarı ile çıkmanın yolu da hep birlikte Türkiye olmaktan geçtiğinin idraki önemlidir.

 

Bu mücadelede Allah yar ve yardımcımız olsun.

 

Bayramınızı en içten dileklerimle kutlarım,

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —