"O GÖREVDE BULUNMAMASI GEREK"

9.12.2014 10:22:55

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde yayınladığımız, ‘Allah'ım sen aklımızı koru' başlıklı haberimiz, tepki toplamaya devam ediyor. Engelsiz Sanatlar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ersin Çimen düzenlediği basın açıklamasıyla Anadolu Sakatlar Derneği Ba

3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde yayınladığımız, ‘Allah’ım sen aklımızı koru’ başlıklı haberimiz, tepki toplamaya devam ediyor. Engelsiz Sanatlar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ersin Çimen düzenlediği basın açıklamasıyla Anadolu Sakatlar Derneği Başkanı Osman Kılıç’ın sözlerini kınadı. Ersin Çimen, Osman Kılıç’ın bulunduğu görevde olmaması gerektiğini söyleyerek, “Erdemli bir şekilde, ben bu yanlışı yaptım ve bütün camiamdan özür diliyorum demesi gerekiyor” ifadelerinde bulundu.

 

Engelsiz Sanatlar Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Ersin Çimen, Osman Kılıç’ın yaptığı açıklamayı kınayarak, “Bu açıklama insanların bindiği dalı kestiğinin tam karşılığıdır” dedi. Engelliler dünyada yaptıkları günahların cezasını çeken kullardır. Hatta satır arasında şöyle de bir şey var. Diyor ki önemli olan ayrıntı insanı  sağlıklı yaşatmak. Sevgili kardeşime ben yine saygı duyuyorum. 4 bin üyesi olan sivil toplum kuruluşunun lideri olmak, rol model olmak ayrı bir özellik. İnsanlara liderlik görev olarak verilmez. Liderdliği kendi icraatlarıyla alırlar. Sen 4 bin tane insanın başına geçmişsin, demişsinki sen bu işte lider olacağım. Fakat şimdi kalkıp kendi camiana diyorsunki, biz Allah tarafından cezalandırılan kullarız. O zaman şöyle bir sonuç çıkıyor. Aşık Veysel, 87 yıl yaşamış, bunun 75 yılını Türk kültürüne, şiirine, folklörüne, edebiyetına harcamış. İnsanlar bunun peşinden gitmiş. Hak aşığı olan bir engelliyi, Allah cezalandırır mı?

Hhergün insan kendi hayatı içerisinde küçük veballer işliyor. Allah bunların hepsini cezalandıracak olsa, dünyada 8 milyar insan yaşıyor, herkes engelli olur. Daha da enteresanı konuşmanın içerisinde diyor ki, sağlıklı insanı sağlıklı yaşatmak. Çelişkiye bakın. Sağlıklı insanı yaşatacak toplum,  engelliyi ne yapacak? Ret mi edeceksiniz. Tıp fakültelernide psikiyatri diye bir ana bilim dalı kurlumuş. Sen diyorsunki müftülüğe havale edilmeli. O zaman sen, tıpa da,pozitif  bilime de karşı çıkıyorsun. Her yıl bin tane doktor mezin oluyor, bunun içerisinde de yüzde onu psikoloji mezunu oluyor. Ona da karşı çıkmış oluyorsun. Yani engelliyi hem tehdit ediyosun, hem cezalı olarak nitelendiriyorsun.  Ve sen engelliyi temsil ediyorsun. Bunun içerisinde engellilere ben rehabilitasyon merkezi kuracağım, bana destek vermiyorlar diyorsun. Nasıl destek gelmiyor. Büyükşehir belediyesi bu işe her ay zaman ayırıyor. Yaklaşık 6 aydır, her ay bir istişare toplantısı düzenliyor. Diyorlar ki bize proje getirin biz size yardımcı olalım. Ticare kaygıyla, hizmet kaygısını birbirinden ayırmak lazım. Toplum nereye hizmet edeceğini çok iyi biliyor. Ama sen kalkıpta biz cezalıyız dersen, toplumun nazırında kendi kendini küçük düşürürsün.  Sana uzanacak elliri de itmiş olursun. Kendi camianın yüzüne nasıl bakmış olacaksın.

 

Osman Bey bulunduğu derneğe ihanet etmiştir. O görevde bulunmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu erdemli bir davranış olur ve insanların daha çok saygısını kazanır. Kayseri’de minimum 50 bin engelli yaşıyor. Biz 3 gündür, bu olaya destek olmaya çağırıyoruz. Biz kampanya başlatsak bindiğimiz dalı kesmiş oluruz. Kampanya b.aşlattığımızda herkes bunlar birbirine düştü demez mi? İnsanlar söyledikleri sözün arkasında durmalı. Eğer özür diliyorsa erdemli bir şekilde, ben bu yanlışı yaptım ve bütün camiamdan özür diliyorum demesi gerekiyor. Bunu diyemiyorsa gereğini yapmalı.