Hokus-pokus hikayeleri

14.07.2015 09:58:44

Akıl sınırlarını zorlayan ve hep nasıl olduğu anlaşılmaya çalışılan gösterilerinin temel anahtarı konumunda bulunan illüzyon, bazı kesimler için görsel sanatların bir dalı, kimi kesimler içinse akıl almaz şovlarla şaşırtma becerisini en üst seviyeye taşım

 

Özgür Kapmaz kimdir?

Özgür Kapmaz üniversite mezunu bir sihirbaz.2008 yılı Anadolu Üniversitesi İngilizce İşletme mezunuyum. 32 yaşındayım şu anda. Üç yıl boyunca çeşitli firmalarda çalıştım, kendi mesleğim ve bölümümle ilgili. Olmadı kiminin maaşı kiminin şartları yapamadım. Sihirbazlığı da çocuk yaşta hobi olarak kendime edinmiştim. Üniversite yıllarında da yarı profosyenel bir şekilde gösteriler yapmaya başlamıştım ama diploma boşuna gitmiş olmasın istedim. Birazda Türkiye´de sosyal bir baskı var biliyorsunuz, toplum olsun aile olsun boşuna mı okudun tarzındaki düşüncelerden dolayı. Bir yere kadar çalıştım ama ondan sonrası tamamen bu işe yönelmeye karar verdim.

Kolay oldu mu bu geçişi yapmak peki?

Elbette benim için zor bir karardı. Hem çevre, hem de ailem açısından. Annemi ve babamı ikna etmek zor oldu.

/resimler/2015-7/14/1001063600072.jpg

Ne zamandan beri gösteri yapıyorsun?

2011´in Mayıs ayından itibaren tam zamanlı illüzyon gösterileri yapıyorum. Daha çok yetişkin gösterileri yapmaya çalışıyorum. Türkiye´de biraz illüzyona bakış açısı çocukları eğlendirme olarak görülüyor. Bunun kırılması ile ilgili uğraşıyoruz. Kayseri´de de yaptığım gösteriler klasik sihirbaz gösterisi değil. Şapkadan tavşan çıkartmıyorum mesela. Daha modern bir anlayışla çalışan bir sihirbazım.

Modern olmak için sürekli çalışmak gerek galiba?

Sürekli gündemi ve dünyayı takip ediyorum. Olan biten her şeyden, bütün yeniliklerden elimden geldiğince haberdar olmaya çalışıyorum.

İllüzyon denilince aklımıza ne gelmeli? Yani gerçekten bir insanı bir yerden diğer yere ışınlamıyorsunuz herhalde?

Elbette böyle bir şey mümkün değil. Her şeyin bir tekniği var. bana göre de illüzyon sanatının 3 temel tekniği var. Birincisi el becerisi el hünerleri buna manipülasyon da diyebiliriz. Belirli teknikler üzerinde sihirbazlar çalışıyorlar kendi el becerilerini daha yoğun ve daha pratik hale getirmek için. İkincisi malzeme oyunların seyirciye iletiliş şekli. Kullandığımız sahnede o gördüğünüz büyük kutular yâda o küçük kutular, mendiller, bastonlar. Sihirbazlıkta çok çeşitli materyaller var. Birincisi bu malzemelerin sağladığı bir illüzyon tekniği var. Üçüncüsü ve en önemlisi bence bütün sihirbazların üzerinde çalışması gereken konu, oda yönlendirme. İnsan zihnini veya insan beynini yönlendirme. Buna yanlış yönlendirmede diyebiliriz. Mesela neden sihirbazlar güzel asistan kullanırlar sahnede? Çünkü gözler sürekli o güzel bayana bakar. O sırada sihirbaz yapabileceği birçok şeyi yapar size belli etmeden ve gösteriyi tamamlar.

Biraz daha detaylı anlatsak?

Şöyle açabiliriz, büyük hareket küçük hareketi gizler diye bir ifade var. Örneğin ben kolumu büyük bir şekilde salladığımda göz otomatik olarak oraya bakacaktır. Küçük bir hareketle çalmak istediğim her şeyi çalabilirim. Ve siz bunu göremezsiniz. Kısacısı üç temel tekniğe dayanıyor el becerisi, malzeme birde yönlendirme. Benim tanımım bu şekilde. Tabii ki bunun gerçek sihirle, büyüyle hiçbir alakası yok. Zaten o algıyı yıkmak içinde elimizden geleni yapıyoruz. Gerekirse açıklamalarda yapıyoruz.

/resimler/2015-7/14/1001279226384.jpg

Neden illüzyonistlik? Başka ve daha kolay bir iş değil?

Neden seçtiğime gelince de çocukluktan beri bende var olan bir şeydi. Televizyonda izleyerek karar verdim. O zaman TRT tek kanal ve siyah beyazdı. Her sihirbaz gördüğümde mutlaka oturur izlerdim, çakılıp kalırdım ekrana nasıl yapıyorlar diye, o gizemli dünyası beni acayip içine çekti. Daha sonra da bu ilgiden hiç vazgeçmedim. Tabii ki ara ara ergenlik, yetişme çağı derken elbette başka heyecanlar girdi hayatıma ama illüzyon her zaman kalıcı oldu bende. Mezun olup çalıştığım büyük firmalarda tutunamayınca da olmak istediğim yerde olmak istedim. Sahneye bir kez çıkan, gösteri sanatçısı kolay kolay inemiyor. Bir kez o heyecanı aldıktan sonra insan kolay kolay vazgeçemiyor.

Maddi olarak getirisi yüksek bir iş mi?

Çocuk sihirbazlığında tesis, alan daha geniş. Bu işte iyi iseniz maddi olarak getirisi iyi. Ama yetişkin gösterileri yâda başka ürün lansmanları o tarz gösteriler daha az ağırlıkta. Ama son dönemlerde yine firmalar aktivitelerini, ürünlerini daha zenginleştirmek adına illüzyonistlerle daha çok çalışıyorlar bu dönemlerde. 

İnanılmaz gösteriler yapan illüzyonlar var Hani insanın hayal gücü bile almıyor bazen?

Aslında bu daha çok bol prova yaparak olabilecek bir şey. Örneğin bir bölme numarasında el çabukluğundan ziyade malzeme önemli. Yani ikinci ve üçüncü teknik geçerli. Yönlendirme ve malzeme. Elbette illüzyonist kullandığı gizli aletleri hiçbir zaman seyirciye göstermemelidir. Zaten gösterirse olayın esprisi de biter. Aslında her şey gözünüzün önünde olup bitiyor ama göremediğiniz teknikler var.

Milyonlarca insan nasıl görmüyor bu teknikleri peki? Birde göz önünde diyorsun?

Gösterinin başarılı olmasının nedeni onları göstermemekte, olay bu kadar basit. Ben şunu söyleyeceğim bir illüzyonisten belki kolay kolay duyamazsınız bunu aslında illüzyon sanatının sırları çok basit. Yani o kadar basit ki biz hep zoru düşündüğümüz için, zor olanı düşündüğümüz için kolay olanı görmüyoruz. Mesela çocuklar bilirsiniz hayal güçleri daha gelişmiştir yetişkinlere göre, çocuklar sizin göremediğiniz o sırrı ilk izleyişinde anlarlar.

/resimler/2015-7/14/1002053913594.jpg

İlerisi için hedefleriniz nelerdir? Bu işte nerede olmak istiyorsunuz?

Dünyada ve özellikle Amerika´da bu iş bir sektör. Ciddi bir sektör, bir sanayisi var sihirbazlığın. Elimden geldiğince takip ediyorum, yurt dışındaki kongrelere konverşınlara da katılmaya çalışıyorum vaktim olduğunca. Dünya hangi yöne gidiyorsa sihirbazlık anlamın da benimde ilerlemek istediğim Türkiye´deki nokta o. Yani en iyisi olabilmek, bu işi yapanlar arasında iyi olabilmek hedefim.

Türkiye´de bu sektöre gerektiği kadar kıymet veriliyor mu peki?

İllüzyonistler tarafından veriliyor tabii ama maalesef toplum olarak henüz hak ettiği değeri aldığını düşünmüyorum. Birazda eskiye dayalı nedenleri olduğunu düşünüyorum bu işin. Açıkçası eskiden falcılık, büyücülükle karıştırılıyormuş bu işler, gerçekten sihir olarak yapıldığını düşünen insanlar hala var ülkemizde. İşin ticari açısından da yeteri kadar değer verilmediğini düşünüyorum. Organizasyonlar yeteri kadar değil, gerekli sponsorları bulamıyoruz. Oysa Türkiye´de de çok iyi sihirbazlar var ama çoğu kendi yağından kavrulmaktan öteye gidemiyorlar. Dediğim gibi prodüksiyon yönümüz çok zayıf. Bu işi pazarlayabilecek, dev şovlar yapabilecek sponsorlar olursa tabii ki Türkiye´de bu işin rahatlıkla götürebilecek sihirbazlar var.

Gelelim, Kayseri´ye nasıl buldunuz şehrimizi?

İlk gelişim değil işim gereği gelip gidiyorum sürekli. Buranını insanını ve illüzyona olan bakış açılarını seviyorum. Elbette birde meşhur yemeklerinizi.

 /resimler/2015-7/14/1010460017556.jpg

Röportaj: Berna Utaş Utangan



Anahtar Kelimeler: ELLERİN ÇABUKLUĞUNDA GİZEM