DERTLERİ MEZUN OLMAK DEĞİL!

14.04.2015 10:05:36

7 Haziran seçimleri yaklaştıkça adayların açıklamaları da hız kazandı. Vatan Partisi'nden 25. Dönem milletvekili adayı olarak gösterilen Kamil Albayrak çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

Kayseri'nin Büyük Tuzhisar Kasabası`nda, çiftçi bir ailenin çocuğu olduğunu, ilkokul ve liseyi kasabada tamamladıktan sonra Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümünden mezun olarak, Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi bölümünü kazandığını ve eğitimine devam ettiğini belirtti.

Hocaların Egolarına Dayalı Bir Eğitim Dayatılıyor

 

Ben bir çiftçiyim, öğrenciyim, gazeteciyim. Aslında bu ülkenin yüce meclisinde keyif çatan ceplerini dolduran, ülkeyi her geçen gün bölünmeye sürükleyenlerin mukabilinde ben halkın gerçeğiyim diyen Albayrak, Eğitim sisteminin geldiği son noktaya bakınız. Kaçak sarayın atadığı rektörler ve onların atadığı dekanlar Kemalizm'e, bilimsel eğitime savaş açmış durumda. Kendi okulumdan örnek vereyim satılmış okul yönetimi sınıflarımıza Türk Bayrağı, Gençliğe Hitabe, İstiklal Marşı ve bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal'in fotoğrafını asmaktan korkuyorlar. Bilimsel eğitim yerine hurafelere ve hocaların egolarına dayalı bir eğitim dayatılıyor. Bizler yıllarca parasız eğitim için mücadele ettik. Birileri harçların kaldırılmasını parasız eğitim olarak görebilir, fakat durum öyle değil” dedi.

Öğrencilerin dertleri sadece okuyup mezun olmak değildir!

 

Birçok öğrencinin cebinde iki liralık yemekhane yemeğini yiyecek parasının bulunmadığını, devlet yurtlarının öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını karşılayacak kapasiteye sahip olmadığından öğrenciler birleşerek ev tuttuklarını belirten Albayrak açıklamalarına şu şekilde devam etti, Tabi uyanık insanlarımız bunu fırsata çevirmesini çok iyi biliyor. Normal bir aileye verilen kira teklifinin çok üstünde rakamlar öğrencilerden talep ediliyor. Bu gene iyi olan, Cumhurbaşkanı`nın evde kalan öğrencilere açtığı savaşla yobaz bir kesim artık öğrencilere ev vermek istemiyor.  Üniversite içerisinde yâda çevresinde sadece çay ücretlerine bakınız. Devletin eğitim kurumlarında gıda satışlarının kampüs dışından daha ucuz olması gerektiğini öngörmesine rağmen fiyatlar iki katı daha fazla.  Şimdi soruyorum sizlere çocuğunu özel okullarda ‘parası neyse veririz' diyerek okutmuş bir zihniyet asgari ücretli bir insanın çocuğunun haklarını mecliste gözetebilir mi? Hayır gözetmezler yâda gözetmezler. Zaten kendileri de eğitim sistemini yok ettiklerinin farkında olduklarından çocuklarını yurt dışında veya özel okullarda okutuyor. Kendi çocuklarına hiç bir şekilde yetişemeyelim diye dershanelere gözlerini diktiler. Burada ben dershane yapısını savunmuyorum en azından tüm okullar kamulaştırılıp eğitim eşitliği sağlandıktan sonra kapatılmalıdır. Öğrencilerin dertleri sadece okuyup mezun olmak değildir. Bundan daha büyük bir dert var. Mezun olduktan sonra onları bir ordu bekliyor, bünyesine katmak için adı işsizler ordusu. Atanamayan binlerce öğretmen veya iş bulamayan binlerce mezun var. İşte bu gerçek öğrencilerin en büyük korkusudur. Kaçak sarayın çakma sulatanı nasıl bir gençlik isterse istesin bunu başaramayacaktır. Çünkü Vatan Partisi gençleri Atatürk`ün izinden geliyor, o sarayı çakma sultanın başına yıkmaya geliyor. Söz veriyoruz ki yurt sayıları arttırılıp, yurtlar ücretsiz olana kadar,  kampüs içerisinde ki gıda satan işletmeler üniversite tarafından çalıştırılana kadar, yemekhaneler ücretsiz olana kadar ve öğrencilerin korkulu rüyası olan işsizliği yenene kadar bizim kavgamız bitmeyecektir” diye konuştu.



Anahtar Kelimeler: DERTLERİ MEZUN OLMAK DEĞİL!