BANA AMBARGO VAR

BANA AMBARGO VAR

AK Parti'nin milletvekili aday adayı Ayhan Oğan kayseri gündemini değiştirecek açıklamalarda bulundu. Oğan, Büyük Kayseri'ye verdiği röportajda, Tabi ki Kayseri'de vesayet var. Bana da medya ambargosu uygulanıyor” dedi. Ve çok önemli açıklamaların altına

 

 

Yaptığı açıklamalarla Kayseri gündemine damga vuran AK Parti milletvekili aday adayı Ayhan Oğan ile konuştuk. Oğan, Kayseri'deki vesayet sistemini yıkacaklarını ve bundan sonraki süreçte Kayseri'deki yapının değişeceğini belirtti.  Açıklamalarının arkasında olduğunu söyleyen Oğan, medyanın da kendisine karşı bir ambargo uyguladığını söyledi… Ayhan Oğan'dan gündemi sarsacak yeni iddialar…

 

Bugüne kadar yaptığınız açıklama ve çıkışlarla milletvekilleri aday adayları arasında dikkat çeken isimler arasında yer aldınız.Siz de kendinizi böyle görüyor musunuz?

Kendimizden konuşmak çok hoşlandığımız bir şey değil. Ama bizim çalışma alanımız siyaset, özellikle de siyasal iletişim. Sivil toplum kuruluşlarından geldiğimiz için de halkla ilişkileri ve halkla iletişimi iyi becerdiğimizi düşünüyorum. O konuyu biliyoruz en azından. Bir de bizim yapısal olarak makam mevkii, milletvekilliği, bakanlık gibi vazgeçilmez hedeflerimiz olmadı. Makamların çokta insanları etkilemek için önem atfetmediğimiz için doğal bir mütevazılığığımız var. Bu insanlar üzerinde etkili oluyor diye düşünüyorum.

BİZİ AK PARTİ YANDAŞLIĞIYLA SUÇLADILAR”

Bir de Kayseri'nin hususi yapısı dolayısıyla, bizim bugüne kadarki 48 yıllık hayatımız boyunca bir pozisyonumuz var. Özellikle de        son 10 yıllık zaman zarfında, Türkiye'nin dönüşümünde kritik dönemeçlerde, insanların kafasının karıştığı durumlarda net tavrımız var. Aldığımız net pozisyonlar var. Bu açıdan zaman zaman bizi AK Parti yandaşlığıyla suçlasalar da kimse yaptığımız işlerle ilgili ciddi bir eleştiri getiremedi. Çünkü mümkün olduğu kadar biz doğru yerde durmayı ve doğru pozisyonlarda görev almaya alıştık. Aldığımız işi de çok layıkıyla yapmak için ne gerekiyorsa bütün eforumuzu o noktada sarf ediyoruz.

 

Siz şu an zatın Ak Parti'den milletvekili aday adayısınız. AK Parti yandaşlığı sözünüzü biraz açar mısınız?

 

Sivil toplum çalışmalarında bizi zaman zaman yaptığımız işlerde AK Parti yandaşlığıyla suçlayanlar oldu. Ulusal basında özellikle. Biz bunlara cevap verdik. Bu sivil toplum duruşunun yapısına uymaz diye eleştiriler oldu.  Aslında sivil toplum kuruluşları tarafsız değildir. Sivil toplum kuruluşlarının her birisi taraftır. Kendi perspektifleri, dünya görüşleri ile ilgili ilkeleri çerçevesinde      taraf olurlar. Aktüel politik konularda bir siyasi partiyle organik ilişkileri olmaz. Organik bağları yoktur. Onların aldığı pozisyonlara göre, pozisyon değiştirmezler. Sivil toplum kuruluşları daha çok makro siyasi konularda tutum alırlar, o hedef ve ilkeler uygun çalışma yapan, program yapan partilerdin de işlerini desteklemeleri taraf olmaları anlamına gelmez. Biz Türkiye'nin bu siyasal dönüşümünde, çok kritik dönemeçlerde birçok düşman edinme riskine karşı net tavırlar aldık. Bunların da Kayseri'de yaptığımız bir aylık çalışmada halka güven vermesi noktasında başarılı olduk kantindeyim.

 

Aday adayları arasından sizi  yaklaşık 50 kişi ziyaret etmiş. Bakıldığında her iki tarafta aynı kategoride, vekil adayı olmak için çaba sarf ediyor. Sizi neden ziyaret ediyorlar?

 

Sağ olsun arkadaşlar teveccüh gösteriyorlar, geliyorlar ziyarete. İstişare ediyoruz daha çok. AK Parti Kayseri'den 9 aday belirleyecek. Elbette birbirimizi tanımamız lazım. Çünkü 9 adayın uyumlu çalışması il için faydalı. Teşkilatla uyumlu çalışması ve kendi aralarında uyumlu çalışmaları önemli şeyler. Bu açıdan karşılıklı fikir alışverişinde bulunuyoruz. Biz onları tanımış oluyoruz, onlar bizi tanımış oluyorlar. Bunlar iyi şeyler. Biz de zaman zaman aday adaylarını ziyarete gidiyoruz.

 

Aday adayları belirlenirken Genel Merkez tarafından sizin de görüşleriniz sorulmuş, bu doğru mudur?

Ben bu soruya cevap vermek istemiyorum.

 

Neden? Siz cevap vermek istemezseniz ben bunu ‘demek ki sizin görüşlerinize başvurulmuş' olarak algılarım…

Ben bu soruya cevap vermek istemiyorum.

 

Sizin ‘vesayet' açıklamalarınız çok sese getirdi. Vesayet derken kimi, neyi kastediyorsunuz?

Ben burada şahıslar bazlı bir vesayetten bahsetmedim. Hiç kimseyi de hedef alıcı bir konuşmam olmadı. Ama şurası da bir gerçek. Kayseri'de hem sivil topluma, hem bürokrasiye hem siyasi aktörlere hem yerel medyaya hem iş dünyasına dönük bir baskı merkezinin olduğu da açık. Bunu herkes biliyor. Ben herkesin bildiğini, herkesin bilip de söyleyemediğini ifşa etmiş oldum. Daha da iddialı bir şey söyledim artık bu dönem kapandı, Kayseri'de artık yeni bir dönem başlayacak dedim. Çünkü başlaması gerekiyor. Bunu da herkes görecek dedim. Sözlerimin de arkasındayım. Yeni bir dönem başlayacak, Kayseri için. Bu dana doğal birilerinin belirleyici olduğu değil, daha geniş eleklerden geçerek bu saydığım alanlarda doğal gelişimlerin olacağı bir dönem olacak. Yani normalleşme olacak. Türkiye'de olduğu gibi, Kayseri'de de normalleşmenin olması gerekiyor. Benim söylediğim vesayet, bu vesayettir. 

 

Kayseri'de 20 yıldır belediye başkanlığı yapmış bir isim var, Mehmet Özhaseki. Vesayet derken onu mu kastediyorsunuz?

 

Bir belediye başkanı isterse 40 yıl bu görevi yapsın, tek başına böyle bir vesayet yapısı kuramaz. Ben şahısları kastetmiyorum.

 

Şahısları kastetmiyorsanız, AK Parti'yi mi kastediyorsunuz?

 

Hayır. Bu vesayeti kuran klik yapının içerisinde çok farklı partilerden insanlarda var. Burada daha farklı bir vesayet yapısı var. Bunu da daha fazla deşmek istemiyorum. Çünkü kendimi açık ve net ifade ettiğimi düşünüyorum. Herkes anlayacağını anladı zaten. Ben burada ilkelerden bahsediyorum. Bu da AK Parti'nin ilkeleridir. Ben AK Parti'yi mi kastediyorsunuz sorusunu yanlış bulurum. Buradan böyle bir şey çıkmaz. AK Parti gücünü yalnızca halktan alan bir partidir. Belli kliklerden, uluslar arası hegemonyadan güç almaz. Böyle bir yola gitmez. Kendi içerisinde de klik oluşmasına müsaade etmez.   Toplumu merkeze alan bir siyasi yapısı vardır AK Parti'nin. Bundan dolayıdır ki bu halkın yarısı AK Parti'ye oy veriyor. Bundan dolayıdır ki oy vermese bile bu hareketin lideri Tayyip Erdoğan'ın yaptıklarını bu ülkenin, anketlerde yüzde 65 ile 70 arası çıkıyor, güvenilir ve dürüst buluyor. Bu güç kliklerden, vesayetlerden geçmiyor. Başka odaklardan güç devşirmekle olmuyor. AK Parti'nin de temel ontolojisi budur.  Gücünü halktan alır ve klik yapılanmalarına, vesayet yapılanmalarına asla tahammülü yoktur. AK Parti hareketi vesayetle mücadele ede ede bugünlere gelmiştir. Önce yüzde 34, sonra yüzde 47, şimdi de yüzde 50'leri geçiyor. Bunun sebebi işte bu kliklerle, vesayetle ve meşru olmayan siyaseti belirlemeye kalkışan odaklarla mücadele ederek, âdeti çarpışarak bu günlere geldi. o açıdan benim söylediğim AK Parti'nin politikalarının temel ilkeleridir. Bunun AK Parti'ye karşı bir tutum gibi anlatılması yanlıştır.

 

Son yapılan anketlere bakıldığında düşüş olduğu, ifadeleri gündemde…Size göre, Ak Parti'nin oy oranlarında düşüş var mı, Kayseri adına elinizde bir veri söz konusu mu?

 

Elimde ciddi veriler olmadan konuşamam. Ama genel olarak değerlendirdiğimiz zaten yakın zamanda yapılmış elimde bir anket yok. Ama benim genel olarak gördüğüm bir düşüş yok, aksine AK Parti'nin oylarında bu seçimde artış olacağını düşünüyorum. Tabii burada yapılacak milletvekilleri adaylardı ile de alakalı bunun olumlu yansıyacağını düşünüyorum. AK Parti'nin adayları buradaki artışı daha da yukarı taşıyacaktır diye düşünüyorum. Benim tahminim AK Parti 6 milletvekilini değil, 7'yi rahat alır ve 8'e de zorlayacağını düşünüyorum. AK Parti bu seçimlerde ciddi bir oy artışı yaşayacak.

 

Basının size ambargo uyguladığı yönünde beyanatlarınız var. Bu ambargoyu kim uyguluyor ya da kim uygulatıyor?

 

Bilmiyorum bunu gazetecileri sormak lazım. Bu ambargoyu ben uygulatmıyorum, kim uygulatıyor onu da bilmiyorum. Bunu gazeteciler bilir, ben nereden bileyim. Ayhan Oğan haberlerini yapmayacaksınız ya da basına girmeyeceksiniz veya gireceksiniz diyen kimse ambargoyu uygulayan odur. Ben toplantılarıma herkesi çağırıyorum.

 

Yani Kayseri medyasından şikayetçisiniz?.. Fakat ambargo konusunda tavrınız net bu kanıya nereden vardınız? Bildiğiniz bir isim varsa söyleyin açık açık…

 

Benim böyle bir bilgim yok. Şahıslar üzerinden de konuşmam. Böyle bir şey söylendiyse, bu medya mensuplarına söylenmiştir. Bunu gazeteciler çıkıp, medyaya baskı yapılıyor, bize falan aday adayı ya da filan şahıs şu haberleri yapın, bu haberleri yapmayın diye baskı uyguluyor demeliler. Biz de orada özgür basının önünü açmak için size sahip çıkarız. Ama basına birileri baskı uyguluyor, vesayet kurmaya çalışıyor, ambargo koyarlar birileri için bunu da biz bilmezsek basına sahip çıkamayız.  O baskı altında ezilir giderler.

Herkes istediği haberi yapmakta özgür. Bin kimseye bir şey diyemem. Yapan da sağ olsun, yapmayanda. Basından bizim beklentimiz doğru, ilkeli haber yapmaları. Hiçbir şekilde, hiçbir baskıya yönlendirmeye boyun eğmemeleri. Biz böyle bir durumdan haberdar olduğumuz an da o gazeteciye sahip çıkarız. Hangi görüşten, hangi siyasi partiden olursa olsun. Bizim temel olarak anlayışımız, AK Parti'nin de anlayışı budur. Böyle bir baskıya, böyle yönlendirmelere karşı, her zaman biz baskıya uğrayan mazlumun yanında olmak boynumuzun borcudur.

 

Yani size bir ambargo uygulandığını düşünmüyorsunuz?

Biz ambargo uygulandığını düşünüyoruz.

 

Kimler tarafından peki?

Onu bilen biliyor zaten. Benim söylememe gerek yok.

 

İsim istesek, kimdin size ambargo uygulatan ya da uygulatanlar?

 

Ben isimler üzerinden konuşmam. Siz biliyorsanız eğer, açıklayın bunu bize falan şahıs baskı yapıyor diye, biz de o zaman size sahip çıkalım. Bunu söylüyorum, gayet net.

 

Bazı milletvekili aday adayları temayüle katılmayacakken, sizin tavrınız nedeniyle o havuzun içine alındığına dair ciddi ifadeler yer buldu. Böyle bir dahliniz söz konusu mu?

 

Ben kimse için kulis yapmam. Kendim için de kulis yapmam. Bunu da ayıp bulurum. Kulis yapanları da sevmem. Böyle bir şey söz konusu bile değil. Ama bize Genel Merkezimiz, Genel Başkanımız, bu hareketin lidere Cumhurbaşkanımız bu konularda bilgi isterse, bilgi ve malumat veririz. Onu yapın, bunu yapın demek bizim haddimiz değildir. Biz teşkilat terbiyesini biliriz.

 

Sizin ardınızdan bazı aday adayları da vesayetin yıkılacağı yönünde açıklamalar yaptı. Mehmet Özhaseki'nin de Sözde vesayeti yıkmak isteyenler, Ak Parti'nin Kayseri'de aldığı yüzde 60 oranında ki oyu mu yıkmak istiyorlar?” ifadelerine yer vermişti. Bu sözler üzerinize alınıyor musunuz?

 

Ben şahıslar üzerinden konuşmam. Ne dedi, ne kastetti onu da bilmiyorum. Bilmediğim için bir şey diyemem.

 

Milletvekili aday adaylarının ismi Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun önünde. Siz 9 kişilik liste içerisinde, sansınızı nasıl görüyorsunuz?

 

Bu benim sorumluluğumda değil. Üst Kurul'un sorumluluğunda. Benim haddim değil oraya etki etmeye çalışmak.

 

Siz kendi şansınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Bizim için milletvekilliği veya bakanlığın bir önemi yok. Biz temel olarak amacımız bu millete hizmet etmektir, bu milletin istikbal mücadelesine katkı sağlamaktır. Bu çerçevede burada olur, başka yerde olur bize verilen her türlü görevi yerine getiririz. Kendimizin de varlık sebebi bu millete hizmettir. Hangi statüde olursak olalım, bu hizmetimize devam ederiz. Onun için ben takip etmiyorum. Bize bir görev tevdi ederse partimiz, Genel Beşkanımız, hareketin ve Türkiye'nin lideri Cumhurbaşkanımız biz her türlü görevi ne verirlerse yaparız.

 

Size Adana'dan milletvekilliği teklifi geldiği söyleniyor, bu doğru mu?

Benim bilgim yok. Bunu nereden çıkarıyorlar, telefonlarımızı mı dinliyorlar.

 

Demek ki telefonda bunlar konuşuldu?

Bizim bilgimiz yok. Kim, nerede, nasıl teklif etmiş, bizim bir bilgimiz yok.

 

Şu an AK Parti vekil aday adayları arasında şehirli köylü ayrımı yapıldığı yönünde duyumlarımız var. Bu mümkün mü?

Benim vesayet dediğim şeyin içerisine hepsi giriyor. Vesayet ve ayrımcılık var demiştim. Bu ayrımcılıklar bugüne kadar Kayseri'de yapıldı. Kayseri siyasi tarihinde yapıldı. Ama bundan dolayı şahısları suçlamam ben. Bu ayrımcılığa da biz karşı çıkarız. Bunu da açıkça ifade ediyorum. Çünkü biz her türlü ayrımcılığa karşıyız. Partimizin genel politikası da budur.  AK Parti'nin temel ilkelerinden birisidir, her türlü ayrımcılığa karşı çıkmak. Bu noktada asla taviz vermeyiz. 

Haber: Dilek Bolat



Anahtar Kelimeler: BANA AMBARGO VAR